Seçim bitti, tartışma bitmedi. Mutlak bir zafer ve mutlak bir yenilgi var. Ama yenilgiyi kabul etmeyenler de…

CHP’de birkaç gündür olup biteni izliyor musunuz?

Kılıçdaroğlu’nun 28 Mayıs gecesi çıkıp, rakibi Erdoğan’ın mutlak zaferini “tebrik” edemeden, “mücadeleye devam” demesini tartışamadan…

İstanbul’un belediye başkanının, “Değişim” demesini konuşmaya başladık.

Oysa önce Kılıçdaroğlu’nun, Metin Akpınar’ın ifadesiyle “Bükemediğin eli öpeceksin” düsturu gereği Erdoğan’ı “tebrik etmesi”ni beklerdik. Ne gezer!

Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs sonrası ilk kez CHP Genel Merkezi’ndeki Genel Başkanlık Makamı’nda 9 saniyelik bir video çekmiş ve “Buradayım be buradayım. Vallahi de billahi de buradayım” derken genel başkanlık makamına eliyle vurmuştu.

O video, “Kılıçdaroğlu seçimi kaybetti ama CHP Genel Başkanlığı’ndan vaz geçmeyecek. Koltuğu terk etmeyecek” şeklinde yorumlanmıştı.

Yanlış yorum olmadığı 28 Mayıs akşamı verdiği mesajla teyit edilmiş oldu.

Siz bakmayın CHP medyasından bazı gazetecilerin, “Bırak”, “Git”, “Kazanamadın, CHP’yi terk et” minvalindeki açıklamalarına…

Kılıçdaroğlu istemediği sürece onu o koltuktan kaldırabilecek bir Allah’ın kulu yok şu anda CHP’de.

Zira, 2010’dan bu yana CHP’nin delege yapısını değiştiren Kılıçdaroğlu aynı zamanda genetiği ile de oynadı!

Ne kast ettiğimi CHP’liler daha iyi anlıyor.

Neyse..!

OĞUL BABAYA ERKEN BAŞ KALDIRDI?

Baba-oğul metaforunun kurulduğu günlere biraz dönelim. Hani şu Saraçhane’de Meral Akşener ile İstanbul’un belediye başkanı “Yeni başlıyoruz” diyerek sarıldıkları günlerde… Hani, o anlarda Almanya’da olan Kılıçdaroğlu’nun apar topar geri dönüş yoluna revan olduğu günlerde…

Bir tartışma vardı. “6’lı masanın cumhurbaşkanı adayı olarak” İstanbul’un belediye başkanının ismi öne çıkmıştı.

Tam o günlerde, Kılıçdaroğlu, belediye başkanını Ankara’da çağırdı. Grup toplantısına aldı. O bir an önce kürsüye çıkıp kendini anlatmak istediyse de Kılıçdaroğlu, “Biz onunla baba oğul gibiyiz” dedi. Beklemesi gerektiğini telkin etti. Daha gençsin demeye getirdi. Önümüzde daha 2028 var. CHP Genel Başkanlığı var demeye getirdi.

“Oğul” o zaman “bir süreliğine” kala kaldı!

***

İşte o “oğul” bugün seçimin ertesinde “Değişim” diyerek “Baba”ya baş kaldırdı!

Bize göre “erken” bir karar.

Türkçemizde çok güzel bir deyim var. “Erken öten horozun başını koparırlar.”

Bizce, henüz kurultay kararı bile almamış olan CHP’de şimdiden genel başkanlık için “değişim” diyerek öne atılan İstanbul’un belediye başkanını Kılıçdaroğlu’nun yıllardır kurduğu yapı hallaç pamuğu gibi atacak.

Ama şimdi o mesele henüz kıvama gelmedi.

Çünkü, Kılıçdaroğlu’nun önceliği farklı.

Birinci olarak, artık Meclis’te olmadığı için CHP Grubu’na hakim olmak isteyecek.

Yani CHP Meclis Grubu yöneticilerini tayin edecek.

Ardından, parti içinde hızlı bir tasfiye yapacak.

Bunları yaparken de “seçmenine”, yine Erdoğan nefreti üzerinden salvolar verecek… Ki, CHP içindeki operasyonu çok tartışılmasın.

Sonrası malum…

Sonbaharda kurultay. Tabi tam da o zaman yerel seçimler için belediye başkan adaylarının belirlenme süreci!

Böyle bir tabloda, İstanbul’un belediye başkanının “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma” olasılığı kat be kat artacak.

Hele bir de CHP’yi şu anda her şekliyle kuşatmış ve teslim almış “klik”in aleyhte kampanyası başladığında…

ERDOĞAN, KALDIĞI YERDEN DEVAM EDİYOR

Seçim sonrası Erdoğan hızlıca kaldığı yerden devam ediyor. Dün TOBB Genel Kurulu'na katıldı. Cuma günü Meclis’te vekillerin yemin töreni var. Cumartesi Erdoğan yemin edecek. Sonra Külliye’deki tören ve hemen akabinde yeni kabine açıklanacak.

Önümüzdeki hafta, yeni kabine ile yola devam edilecek. (Bir çok ismin adı yeni kabine için geçiyor. Ama biz yine bakan toto oynamayacağız.)

Buna mukabil biz yine CHP başta olmak üzere muhalefet partilerindeki iç rekabetini ve mücadelesini izleyeceğiz.

Bakalım, CHP değişebilecek mi? Bakalım İyi Parti kurultayı sulh ile sonuçlanacak mı? Bakalım küçükler CHP seçmenine seçtirdikleri milletvekilleri ile Meclis’te grup kurabilecekler mi?

Bakalım “Millet İttifakı” ya da 6’lı masa ne olacak?

Takipteyiz.