Berlin’de aynel yakin gördüklerimiz ve “o an”

  • GİRİŞ18.11.2023 15:08
  • GÜNCELLEME18.11.2023 15:08

Berlin’deki tarihi basın toplantısında bir an vardı dikkatinizi çekti mi? Muhtemel ki çekmedi.

Çünkü, basın toplantısının her anı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her cümlesi ziyadesiyle dikkat çekiciydi. Önemliydi. Tarihiydi. O yüzden “o an”ı fark etmemiş olabilirsiniz.

Toplantının “o an”ın doğrudan muhatabı olarak sizinle paylaşmak istedim.

ERDOĞAN’IN BERLİN ZİYARETİ ALMANLAR TARAFINDAN İSTENMEDİ Mİ?

Önce, Almanya Başbakanlık Binası’ndaki basın toplantısına kadar gelişen süreci hatırlayalım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya ziyareti iptal edilsin istendi. Almanlar bunun için olağan üstü bir çaba sarf edildi.

Son ana kadar ziyaretin gerçekleşmeyebileceğine dair haberler Alman medyasında yer aldı. Erdoğan’a yönelik ağır ithamlarla dolu haberler günlerdir Alman medyasında yer buldu. Bazı, medya kuruluşları ziyaret öncesi reklam kamyonu kiralayıp, Erdoğan ve Türkiye karşıtı slogan ve fotoğraflarla donattıkları kamyonları Berlin caddelerinde gezdirdi.

PKK ve FETÖ, kitlesel protesto gösterileri yapmaya kalkıştı.

BASIN TOPLANTISI SALONUNDA GERGİN BEKLEYİŞ

Ziyaret öncesi iki ülkenin yetkilileri tüm bu gerginliğe rağmen sürekli irtibatta kaldı. Planlama yapıldı. Ortak basın toplantısının bile ziyaretin en kritik görüşmesinin önüne alınması “kriz yönetmeye” matuf bir çabaydı.

İşte böyle bir ortamda Erdoğan-Scholz ortak basın toplantısı için salona doğru birlikte yürüyerek girmeden önce…

Salonda da ilginç bir tablo vardı. Biraz gerginlik, biraz tedirginlik, biraz merak herkesin yüzüne yansıyordu.

Ortak açıklama başladı. Ev sahibi Scholz’un, İsrail’in Gazze’deki “orantısız” saldırılarını “orantısız” biçimde savunmasını içeren konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan söz aldı.

Erdoğan’ın, Filistinlileri savunan ve İsrail’in orantısız saldırılarına ilişkin sözleri belli bir süre sonra hem Scholz hem Almanlar tarafından rahatsızlık doğurmaya başladı. Scholz’un sık sık çeviri için kullandığı kulaklığa dokunması. Görüş mesafesindeki “sözcüsü”ne bakması ile birlikte Alman tarafında tedirginlik arttı.

Bir ara Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerini kesmeye yeltenirler mi tedirginliği bile yaşamadım desem yalan olur.

Gergin ortamda Erdoğan, İsrail-Filistin savaşına ilişkin Türkiye’nin tutumunu net bir şekilde anlattı. Konuşmasını tamamladı.

Önceden belirlenmiş iki gazeteciye soru sorma fırsatı verildi.

GÖZ GÖZE GELDİĞİMİZ O ANDA ERDOĞAN’IN MİMİKLERİ..!

Ve o an…!

Türk gazetecinin sorusunca cevap vermek üzere söz alan Almanya Başbakanı Scholz, konuşurken Cumhurbaşkanı Erdoğan gözleriyle salondaki gazetecileri süzüyordu.

Scholz, “İsrail’in kendini savunma hakkı vardır. Son derece feci, hunharca bir saldırıydı. Çocukları, barışçıl insanları öldürdüler” diye başlayan bir cümle kurdu.

İşte tam da “o an”da, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile göz göze geldik.

Erdoğan, “şaşkınlığımı” fark  etmiş olmalı. Ki yüzünde bir anda mimikleri değişti.

Bize göre “o an”da basın toplantısının tümünü 2 saniyelik mimikleriyle özetledi.

Dudaklarını büzdü, gözlerini kapadı, başını sağa sola salladı!

 “O an” Erdoğan ile Scholz’un…

Türkiye ile Almanya’nın…

Türkiye ile Batı dünyasının…

İsrail’e “borcu olanlar” ile eyvallahı olmayanların…

Vicdan ile oportinizmin…

Farkını ortaya koyması açısından tarihi bir andı!

Manidardı göz göze geldiğimizde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mimikleri…

Muhatabının sözlerinden duyulan şaşkınlık da vardı mimiklerinde, hicran da… Söylenenlerin “ezberden ibaret” olduğuna ilişkin kanaat de!

***

Tarihi basın toplantısının tarihi “o anı”na şahitlik ettiğimizde…

Ve basın toplantısı bitip de salonu terk etmeye başladığımızda…

İçimden şöyle mırıldandığımı fark ettim:

Türkiye 100 yıl sonra bir lider buldu. İşte o lider, Almanya’nın Başkenti Berlin’de, Almanların tarihi en büyük bagajı “Holokost”u yüzlerine söyledi. “İsrail’e borçlusunuz” dedi. Ama muhatabının inandırıcılıktan uzak “ezber sözleri” karşısında şaşkınlığını ve hüznünü de gizlemedi.

***

Alman Devlet Ajansı muhabirinin provokasyon kokan sorusuna, ustalıkla cevap vermesi bir yana…

Erdoğan, sahici bir insan. Rol yapmayan bir lider. Düşündüğü ile söylediği arasında…

Sözüyle duruşu arasında bir uyum var.

Ve o uyumu o tarihi basın toplantısında aynel yakin gördük.

Yorumlar83

  • o yılmaz 1 yıl önce Şikayet Et
    işimiz gücümüz algı
    Cevapla
  • Bu ne 1 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye'den İsrail'e bugün 10 ticari kargo gemisi gönderildi. Savaşın başından bu yana giden gemi sayısı 293'e yükseldi. (Metin Cihan)
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Trabzon 1 yıl önce Şikayet Et
    Aferin sana Hasan.25 yıl sonra Atatürk ün büyük bir lider olduğunu anladın.Aferin.Bence yazındaki tek doğru şey de o.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Müseccel 1 yıl önce Şikayet Et
    Sen bir şey anlamamışsın. Normal tabii.
    Toplam 1 beğeni
  • Şakir 1 yıl önce Şikayet Et
    Yüz yıl sonra bir lider daha buldu,deseydi haklısın ama yazılanı bile anlamamışsın
    Toplam 1 beğeni
  • Rahatsız 1 yıl önce Şikayet Et
    Uçağı isteyen biziz şov yapan biziz, adamlar mı dedi gelin size uçak verelim diye. Bu şuna benziyor rusyadan atom bombası istiyorum, sonra vermezsen verme diyorum. Komik en basit tabiriyle.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Mukaddes 1 yıl önce Şikayet Et
    En Avrupacı sensin biz istiyoruz Eurofighterları İspanya İngiltere veriyor Almanya israil korkusuyla vermek istemiyor basın toplantısında da gazeteci Almanya gibi israil in arkasında değilsiniz diyor Reis de vermezsen başkasından buluruz diyor gayet omurgalı bir davranış ittihatçı kafaların havsalası almaz
  • YUNUS ASLAN 1 yıl önce Şikayet Et
    Ülkenden rahatsızsın anlaşılan! Bizden çok Almanlara yakınsın anlaşılan! Bu ülkenin ekmeğini yiyip bu ülkeye çoooook yabancısın anlaşılan! Uçağı isteyen biziz, vermeyen onlar. Bunun neresini anlayamıyorsun! Anlamak istemiyorsun, anlaşılan! Herkes hakettiği yere gidecek, vesselam.
    Toplam 2 beğeni
  • Bülent duman 1 yıl önce Şikayet Et
    Allah razı olsun
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat