Toplumsal gerilim için çift manivela kullanılıyor olabilir mi?
- GİRİŞ09.01.2024 08:10
- GÜNCELLEME10.01.2024 09:18
Meczupların sayısı mı arttı, yoksa birileri düğmeye mi bastı?
Son iki haftadır olup bitene bakınca insanın bu soruyu sormasından daha doğal ne olabilir?
Yağmurdan sonra, ortaya çıkan solucanlar gibi bazı “tipler” tek tek ortaya çıktı.
Kimi, Anıtkabir’de, kimi Fatih Camii’nde slogan attı toplumun sinir uçlarıyla oynadı.
1 Ocak sabahı Galata’daki yumruklama hadisesi de…
Bir önceki gün Anıtkabir bahçesindeki densizlik de…
Riyad’a oynanmayan maçtan sonra başlatılan tartışma da…
Dozu artıran hadiseler olarak kayıtlara geçti.
Daha yeni yeni “Hilafet”, “Şeriat”, “Araplar bizi arkadan vurdu” tartışmalarını bitirip yatışmaya başlayacaktık ki…
Dün gece yatsı namazı öncesi Fatih Camii’nden gelen menfur saldırı olup biteni bambaşka boyuta taşıdı.
Bir saldırgan Fatih Camii İmamı Kurra Hafız Galip Usta’yı ve talebesi Bilal Erdem’i, imam odasında bıçakladı. Saldırgan bir Türk vadandaşı.
Dahası, camiye girip “Camideki putları temizleyin” minvalinde slogan atıyor.
Saldırıdan önce camiiye girip slogan atıyor. Cemaati rahatsız ediyor. Bu yüzden Galip Hoca tarafından müdahale edilip dışarıya çıkartılıyor.
Yatsı namazına 10 dakika kala saat 19.15 sularında camiye yeniden gelen saldırgan, doğruca imam odasına dalıyor. Önce Galip Hoca’yı “öldürmek kastı ile” sol göğüsünden ve sol omuz altından (kalbine vurmak için) bıçaklıyor. Sonra Galip Hoca’nın yanındaki talebesi Bilal Erdem’i karnından ve kasıklarından bıçaklıyor. Sesi duyan etraftaki güvenlik görevlileri ve cemaatin müdahalesiyle saldırgan yakalanıyor.
CAMİDE SLOGAN ATIP İMAM BIÇAKLAYAN ŞAHIS, TERS MANİVELANIN APARATI MI?
Bu son olay bize göre “toplumsal gerginlik” için harekete geçen “iyi saatte olsunlar”ın ters manivelasıdır!
Nedemek istiyoruz biraz izah edelim.
1 Ocak’ta şehitler ve Gazze için toplanan insanlarımızdan birinin elindeki İlahi Kelimetullah yazılı flama bir genci rahatsız ediyor. O genç, “Ben Türküm” diyerek vatandaşa yumruk atıyor.
Bu olay form olarak, dindar bir insana “ulusal duyguları kabarmış” (Suudi Arabistan’daki maçı oynanamayan maçı bahana ederek) bir gencin tepkisi olarak görülüyor. (“Eline sağlık”, “Tutuklama kararı ağır değil mi” tartışmalarını hatırlayın)
***
Bu olaydan hemen öncesinde Anıtkabir bahçesinde yapılan densizlik ise “hilafet ve şeriat” özlemcisi birinin Atatürk’e saygısızlık yaptığı şeklinde yorumlanıp, “gerici” bir form üzerinden tartışılıyor.
***
Peki Fatih Camii’ndeki saldırının formu ne? Görgü tanıklarının ifadesine göre saldırgan camiye girdiğinde “Allahu ekber. Müslümanlar uyanın. Camideki putları kırın” filan diye slogan atıyor. Galip Hoca müdahale edip dışarıya çıkartılıyor. Sonra gelip Hoca’yı ve öğrencisini imam odasında bıçaklıyor.
Bu saldırının formu da “dini duyguları kabarmış” birinin camidekilere “daha dindan niye değilsiniz” serzenişine öfkelenmesi şeklinde yorumlanıyor!
OLAYLARIN BİR BİRİYLE İLİNTİSİ VAR MI YOKSA BİZ Mİ HAVADAN NEM KAPIYORUZ?
Acaba öyle mi?
Yoksa son 10 gündür olup bitenlerin tamamı bir biriyle ilintili mi?
Bu soruların cevabını elbette güvenlik güçlerimiz, istihbaratımız ve yargı verecek.
Biz sadece 12 Eylül 1980 darbesine giden süreçte kayıtlara geçmiş şu hadiseyi hatırlatalım:
Bir Belçika yapımı silah, sabah bir miliyetçinin eline tutuşturulup, bir devrimciyi vurdu…
Öğleden sonra bir devrimcinin eline tutuşturulup bir milliyetçiyi vurduğu. Nerden mi biliyoruz? İtirafçılardan, polis ve adli kayıtlardan.
***
Acaba diyorum, Anıtkabir’in bahçesindeki densiz de…
1 Ocak’ta vatandaşı yumruklayan genç de…
Fatih Camii İmam Hatip’i Galip Hoca’yı bıçaklayan saldırgan da…
Tıpkı 12 Eylül öncesinde aynı silahı iki çatışan grubun üyelerine veren el gibi bir el tarafından da mı harekete geçirildi?
Yoksa hepsi bir tesadüf ve biz havadan nem mi kapıyoruz?
Bizce, hava gri ve puslu!
Ve bizce, tuhaf bir iklim oluşturuluyor.
Şiddetin dozunu artırmak için çift manivela kullanılıyor olabilir?
Aman dikkat?
Yorumlar62