Yenimahalle’den KALE’ye, 1926’dan 2024’e… MİT nereden nereye?

  • GİRİŞ11.01.2024 08:04
  • GÜNCELLEME12.01.2024 08:44

Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) 97’nci kuruluş yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen törene katılmak üzere dün KALE yerleşkesindeydik.

Bundan tam 12 yıl önce 2012 yılının aynı ayında MİT’in bir önceki yerleşkesi Yenimahalle’deki törenlere katılmıştık.

O törende çiçeği burnunda yeni MİT Müsteşarı Hakan Fidan, tüm istihbarat birimlerinin bir araya getirilme sürecini anlatmış ve gelecek perspektifinde istihbarat birimlerinin güç birliği sayesinde Türkiye’ye dönük tehditlerle daha etkin mücadele edileceğine işaret etmişti. Hatta o gün gösterilen kısa bir videonun sonundaki görüntü hala zihnimde. Satranç tahtasındaki tüm taşların oyunun sonunda bir torbaya konulduğu final sahnesi.

TÜRKİYE EKSENİNİN OLUŞMASINDA MİT’İN ROLÜ BÜYÜK

Bugün artık MİT, yeni ve çok muazzam bir yerleşkede. Adı KALE. 4 yıl önce hizmete girdi. Ve çok kutuplu dünyaya evrilen yeni dünya düzeninde “Türkiye ekseni”nin oluşmasında çok önemli bir rol oynuyor!

İşte o yerleşkedeki konferans salonunda MİT’in kuruluşunun 97’nci yıl törenine katıldık. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan da katıl.

Erdoğan’ın konuşmasını Ülke tv ve haber7.com’dan takip etmişsinizdir. Size sadece birkaç küçük hatırlatma yapayım yetsin.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MİT’in tüm unsurlarıyla “Türkiye ekseni”ne verdiği katkıya değindi. Terörle mücadelede, piyonlarla değil sözde yönetici kadrolarla mücadeledeki başarısına atıf yaptı. Hem Hakan Fidan’ı andı, hem yeni MİT Başkanı İbrahim Kalın’ı övdü.

Yeni istihbarat kadrolarının yetiştirilmesine destek vereceğinin altını çizdi.

Geçtiğimiz hafta MOSSAD ajanlarına yönelik operasyonları övdü. DEAŞ ve PKK ile yapılan mücadelede MİT’in başarılarının altını çizdi.

***

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan önce konuşan MİT Başkanı İbrahim Kalın’sa, “Bir büyük belirsizlik çağında yaşıyoruz” dedikten sonra, “Çok kutuplu bir dünyaya geçişin sancıları yaşanırken bu geçişin sebep olduğu iskirarsızlık ve güvensizlik, yeni hibrit tehditleri ve yırpartma savaşlarını da beraberinde getiriyor” dedi.

Bu yeni tehditlere göre MİT Başkanlığı’nın yapılandırıldığını anlattı. Milli İstihbarat Akademisi’nin kurulduğu müjdesini verdi.

Kalın, konuşmasında dünyada olup bitenlere karşı “istihbarat” anlamında MİT’in gereken alt yapıya ve insan kaynağına sahip olduğunu anlattı.

“MİT, Türkiye’nin artan jeopolitik önemi ve etkinliği bağlamında taktik ve operasyonel süreçlerin yanısra stratejik istihbarata odaklanmak ve ülkemizi yeni tehdit ve fırsatlara hazır hale getirmek için çaba sarf ediyor” diye konuştu.

***

Yıllarca, iç tehdit diyerek kendi milletini fişleyen teşkilattan, Türkiye’yi tehdit eden unsurlara karşı startajik istihbarata odaklanan teşkilata evrilen bir MİT var artık.

1970’li yılların MİT Müsteşarı Fuat Doğu’nun şu sözünü hatırladım İbrahim Kalın konuşurken, “Ben MİT müsteşarlığı yapmadım, CIA'nın şube müdürlüğünü yaptım. Bir CIA yetkilisi gelse, beni Sinop'a götür dese onu oraya götürmekle memurum."

KALE’deki tören bir anlamıyla MİT’in millileşme sürecinin de bir göstergesiydi bizim için.

***

Yeni dünya düzenini kurulamadı… Belirsizlik çağının yaşandığı bir ortamda artık Türkiye hem bölgesinde hem dünyada önemli bir aktör. Türkiye’ye rağmen yakın coğrafyamızda oyun kurmak neredeyse mümkün değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da işaret ettiği üzere, 30 yıllık Karabağ işgali

Türkiye’nin etkin inisiyatif kullanmasıyla sona erdi. Libya’da meşru hükümet Türkiye’nin desteği ile ayakta kaldı. Suriye’nin kuzeyinde kurulmak istenen terör koridoru Türkiye’nin sert gücüyle bertaraf edildi.

Bütün bu olup bitenlerde “istihbarat” ve “karşı istihbarat” başarısı MİT’e ait. Yine, terörle mücadelede sınır ötesi operasyonel kabiliyeti tartışılmaz. MİT’in görünmez kahramanlarının olağan üstü gayret ve çabası Türkiye’nin bölgesel ve kürüsel bir aktör olarak öne çıkmasında etkili.

12 YILDA MİT’İN GELDİĞİ NOKTA

MİT’te 12 yıl arayla iki törene katıldım.

İlk katıldığım dönemde FETÖ’nün hala etkin olduğu bir süreç yaşanıyordu. MİT, Uludere hadisesi başta olmak üzere bir çok konuda her gün yıpratılıyordu. Hatta daha sonra MİT Müsteşarı Hakan Fidan FETÖ’cü savcılar tarafından tutuklanmaya bile kalkışılmıştı.

12 yıl sonraki bugünse MİT, içindeki FETÖ’cü hainleri temizlemiş, içeride ve dışarıdaki terörle mücadelede başarılı olmuş, alt yapısını tamamlamış, insan kaynağını güçlendirmiş halde. Bu haliyle Türkiye’nin başat aktör olmasında büyük rol almış durumda.

***

Güçlü bir istihrabatınız olmazsa, müzakere masasına güçlü bir şekilde oturamazsınız.

Güçlü istihbarat için güçlü istihbarat örgütüne sahip olmalısınız. Sadece güçlü olması yetmez, milli de olmalı ki Türkiye’yi öncellesin.

Görünen o ki MİT her geçen gün daha da millileşiyor. Daha da güçleniyor.

İşte MİT’in kuruluş kararnamesi

Törenden hemen önce Cumhurbaşkanı Erdoğan, KALE yerleşkesinde, “Teşkilat Müzesi”ni açtı.

Müzede, hem MİT’in bir asra yakın tarihine ilişkin hem de Türkiye’nin yüz yıllık tarihine ışık tutacak çok önemli belgeler, objeler yer alıyor.

Buraya bizi çok heyecanlandıran ve 19 Aralık 1926’daki MİT’in ilk ismi olan “Milli Emniyet Hizmeti Teşkilatı”nın kuruluş kararnamesinin Osmanlıca orijinalini ve yeni Türkçeye çevirisini koyuyorum.


Yorumlar28

  • HIDIR BUDUR 10 ay önce Şikayet Et
    15 Temmuz öncesi GES komutanlığının tüm bilgilerinin ABD/İsraile aktarıldığı ortaya çıkmış ve "GES MİT'E BAĞLANMIŞTIR". Peki TV'de tartışma programlarında eski İstihbarat başkanı İsmail Hakkı PEKİN Cnn de neden "GES Komutanlığının tekrar geri Genelkurmaya bağlanması" isteğinde bulunmuştur???
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Kuş Kaffa 10 ay önce Şikayet Et
    Elinize sağlık, yazı güzel Hasan Bey . İşci ve bağkur emeklilerin son 20 yılda nasıl mağdur olduğuna dair bir yazınızla destek bekliyoruz. İşci emeklisinin intibak haklarını da lütfen dile getirin.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Semendire 10 ay önce Şikayet Et
    Allah yardımcınız olsun.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • hakan er 10 ay önce Şikayet Et
    gözümüzün nuru İbrahim abim duamız seninle karanlık adam
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • öneri 10 ay önce Şikayet Et
    her kültürden dilden o dili ana dili gibi konuşan operasyon birimleri kurulmalı. böyle birimler olsaydı her yere sızar içerden çökertir
    Cevapla Toplam 7 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat