2030 Vizyonu çerçevesinde Suudi Arabistan’daki değişim ve Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerinde yeni dönem (2)
- GİRİŞ21.01.2025 09:20
- GÜNCELLEME21.01.2025 09:20
Suudi Arabistan, turizmden, bilişim sektörüne, savunma sanayiinden, büyük yatırımlara kadar ekonomisini çeşitlendirme yoluna girdi.
Türkiye – Suudi Arabistan arasındaki ticaret hacmi geçtiğimiz yıl, 7 milyar dolara seviyesindeydi.
Yakın gelecekte ise bu rakamın 10 milyar doları aşacağı öngörülüyor.
Hele hele Suudi Arabistan’ın 2030’a kadar 3.3 trilyon dolarlık yatırım yapacağı bir ortamda, müteahhitlikten, savunma sanayiine kadar birçok alandaki iş birliği iki ülkenin ticaret hacmini ziyadesiyle artıracak.
ORTADOĞU’DAKİ YENİ DENKLEM TÜRKİYE-SUUDİ ARABİSTAN İLİŞKİLERİNE OLUMLU YANSIYOR
Sadece Hicaz Bölgesi açısından değil, Kızıldeniz’den, Basra Körfezi’ne kadar tüm Suudi Arabistan’da Türkiye’nin iş yapabilme potansiyeli var. Hele hele, son dönemdeki iki ülke devlet adamlarının geliştirdiği inisiyatif sayesinde artık bu çok daha kolay.
***
Suriye’de Esad rejiminin düşmesiyle bölgemizdeki oluşan yeni dönem iki ülke ilişkilerini olumlu yönde etkiliyor.
Suriye’nin yeni dışişleri bakanı ilk ziyaretini Suudi Arabistan’a yaptı. Onu havaalanında karşılayan isimse, Türkiye’yi çok yakından bilen Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı El Khereiji’ydi. Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Suudi Arabistan’dan sonra geçtiğimiz hafta Türkiye’ye geldi.
Yine Suudi Arabistan, Arap ülkelerini ve bazı batılı ülkeleri Riyad’da Suriye özel oturumunda bir araya getirdi. O toplantıya Türkiye adına Dışişleri Bakanı Hakan Fidan katıldı.
Ve o toplantının Suriye ile bölge ülkeleri açısından çok olumlu çıktıları oldu. Türkiye ve Suudi Arabistan, doğrudan Suriye’nin yeni siyasi mimarisinde inisiyatif alıyor.
***
Ortadoğu’da yep yeni bir atmosferin oluştuğu bugünlerde, bölgenin iki önemli aktörü olan Türkiye ve Suudi Arabistan’ın daha da yakınlaşması artık bir zorunluluk.
Suriye’de birlikte çalışmanın önündeki engeller kalkıyor. Gazze meselesinde Türkiye’nin aldığı rol yeni sürece çok olumlu yansıdı. Yine Filistin davasında, Suudi Arabistan’ın tarihsel misyonu bugünlerde öne çıkmış görünüyor. Gazze’deki ateşkesin kalıcı olması için Türkiye ile birlikte çaba sarf ediliyor.
SAVUNMA SANAYİİNDEN, İNŞAAT SEKTÖRÜNE TÜRKLER, SUUDİ ARABİSTAN’DA YILDIZLAŞIYOR
Bölgenin istikrarı ve iki ülkenin geleceği açısından inşaat sektöründen, turizme, gıdaya, savunma sanayiine kadar geliştirilecek ikili işikliler artık çok daha değerli ve önemli.
Özellikle Körfez’in en önemli ülkesi konumundaki Suudi Arabistan ile son dönemde askeri ve savunma sanayii alanlarındaki iş birliği, stratejik ortaklıkların gelişimine büyük katkı sağladı.
Bu bağlamda Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün Suudi Arabistan’ın önde gelen savunma otoriteleriyle Ocak ayının başında bir dizi görüşme gerçekleştirdi.
Suudi Arabistan Genel Askeri Sanayiler Kurumu (GAMI) Başkanı Ahmed Al Ohali ile başlayan görüşmede ortak askeri projeler ele alındı.
Bu tür görüşmelerin meyvelerinden olan bir örnek vermek isteriz. Türkiye’nin savunma sanayiindeki önemli şirketlerinden Turalı Group Riyad’da yatırım yapacak.
İlk etapta, Suudi Arabistan şirketi ACMI ile anlaşan şirket, teknoloji transferi kapsamında 20 ürüne ilişkin teknoloji transferini 8 aylık dönemde tamamlayacak.
Ürünler arasında insansız hava aracı (İHA), insansız kara aracı (İKA), kamikaze dronlar, bomba atar dronlar ve daha bir çok yenilikçi savunma sanayi ürünü yer alıyor.
Ayrıca yapılan anlaşma ile iki şirket birlikte silahlı insansız hava aracı (SİHA) geliştirecek.
İkinci etapta, Cidde’de bir fabrika kuruluyor. İHA, SİHA, İKA ve minikopter üretimi yapılacak, fabrika bu yılının ilk çeyreğinde hizmete girecek. İkinci fabrika ise Riyad’da inşa edilecek.
Savunma sanayiindeki ikili ilişkilerin gelişimine katkı sunacak bir ziyarette Türkiye’de gerçekleşti.
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün ve beraberindeki heyet, Suudi Arabistan Savunma Bakan Yardımcısı Khaled bin Hussein Al-Biyari ve Hava Kuvvetleri Komutanı Turki bin Bandar Al Saud’un da yer aldığı heyeti İstanbul’da ağırladı. Görüşmeler, KAAN gibi büyük çaplı projeler üzerinden iş birliği kurmak amacıyla yapıldı.
SUUDİ ARABİSTAN, AKINCI İHA’DAN SONRA YERLİ-MİLLİ KAAN SAVAŞ UÇAĞINDAN 100 ADET ALMAYI HEDEFLİYOR
2030’lu yıllara yönelik planlamalar çerçevesinde Türkiye’nin yerli -milli 5’nci nesil savaş uçağı KAAN’dan 100 adet satın almayı hedeflediği Amerikan’nın önemli dergilerine konu oldu.
Suudi Arabistan’ın silahlanma konusunda yaptığı harcamalar milyarlarca dolar. Ve artık sadece Amerika’ya bağımlı olmak istemiyor.
2024’ün Ekim ayında Prens Turki’nin Türkiye’yi ziyareti sırasında Roketsan, Aselsan ve KAAN savaş uçaklarının üreticisi TUSAŞ gibi Türk savunma şirketleriyle görüşmeler gerçekleştirmesi de iki ülke arasındaki işbirliğinin göstergesi.
Bu arada bir hatırlatma daha yapmak isteriz, Suudi Arabistan, 2024’ün 18 Temmuz’unda Baykar tarafından üretilen AKINCI insansız hava aracını (İHA) tedarik etmek için 3 milyar ABD dolar yatırım yapmayı planladığını duyurmuştu.
Baykar ile Suudi Arabistanlı ortağı, AKINCI İHA’larının bileşenlerinin yüzde 70’inin yerel olarak ülkelerinde üretecek.
VİZYON 2030 İÇİN TÜRK MÜTEAHHİTLER EN ÖNEMLİ PARTNERLERİ
Öte yandan, "Vizyon 2030 projeleri kapsamında çok büyük yatırımlar planlayan" Suudi Arabistan’a, başta inşaat olmak üzere hemen hemen tüm sektörlerde çok büyük yatırımlar yapılacak. 3,3 trilyon dolarlık yatırımın yaklaşık 1,6 trilyon doları, inşaat sektörüne ait.
Ve Türk inşaat firmaları dünyanın en iyilerinden.
Suudluların bütün inşaat firmaları bir araya gelse bile, Vizyon 2030 çerçevesindeki dev inşaatları yapmaları mümkün değil.
Dünyanın birçok müteahhitlik firması ile çalışmak zorunda olan Suudlular, “En önemli partnerimiz olarak Türk firmalarını tercih ederiz” diyorlar.
Çünkü, Türk müteahhitlik sektörü dünyanın birçok ülkesinde çok başarılı işlere imza atıyor."
Suudi Arabistan, Türkiye’nin dostu ve kardeş ülke. Siz bakmayın, iki ülkedeki zaman zaman çıkan çatlak seslere.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Veliaht Prens Bin Selman arasındaki ilişkinin çok iyi bir seviyeye gelmesi, iki ülke işadamlarını da birbirine yaklaştırdı.
Sıkıntılı dönemlerin aşılmasıyla çok büyük fırsatlar doğdu.
Orta vadede 10 milyar dolarlık ticaret hacmi uzun vadede 30 milyar dolara çıkacak.
Böylece iki ülke arasındaki etkileşim ileri seviyeye ulaşacak.
Savunma ve askeri alanlardaki işbirliği ise stratejik ortaklık çabasına büyük hizmet edecek.
Türkiye ve Suudi Arabistan ilişkilerinin ivmelenmesi hem iki ülkeye hem bölgemize hem de dünyaya büyük etkileri olacak.
***
Amerikan Başkanı Trump’ın dün yemin ederek, koltuğa oturması…
Gazze’deki ateşkes sürecinin işliyor olması…
Suriye’de YPG/PKK’nın tasfiye ediliyor olması…
Türkiye ve Suudi Arabistan’ın hiç olmadığı kadar yakınlaşmasına neden olabilir.
İki ülkenin siyasetçisinden iş adamına, kanaat önderinden gazetecisine kadar geniş bir kesiminin ayrılıklara değil ortak paydalara odaklanmasında fayda var.
Bilmem anlatabiliyor muyuz?
Hasan Öztürk /Haber7
Yorumlar3