Kritik eşik aşılırken, umutlanacağımız ve temkinli olacağımız noktalar
- GİRİŞ14.03.2025 08:42
- GÜNCELLEME14.03.2025 08:42
Kritik eşik aşıldı” dedi, Cumhurbaşkanı Erdoğan. “Terörsüz Türkiye” projesinde gelinen noktanın altını çizerken…
Açıklamayı Meclis’teki iftar programında yaptı.
Bir adım daha attı.
ERDOĞAN, ÖNDER’E EL UZATTI, İKİLİ ARASINDAKİ SOHBET MERAK UYANDIRDI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki Meclis Başkanlarının ve Meclis Başkanvekillerinin de aralarında bulunduğu protokol masasının etrafında ilerlerken…
Çoğu muhatabını elini kaldırarak selamladı.
Ama… DEM’in Meclis Başkanvekili ve İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder’in yanına geldiğinde elini uzattı. Önder, Erdoğan’ın uzattığı ele hemen karşılık verdi. O anda kameralara yansıyan kısa bir sohbet görüldü.
Sırrı Süreyya Önder’in yüzünde tebessüm vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da sohbetten memnundu.
Bu görüntüyü ekranda görür görmez, o yemeğe katılanlardan bazılarını aradım, bazılarına mesaj attım. “Acaba ikili ne konuşmuştu?”
Açıkçası, o konuşmayı duyma ihtimali olanlar deyim yerindeyse “ser verip sır vermedi.”
Bu yazıyı yazdığımız saatlere kadar, açık kaynaklardan da bir bilgiye ulaşamadık.
KRİTİK EŞİK AŞILDI, “BUNDAN SONRASI DAHA KOLAY”
Olsun!
Sonuç itibariyle o iftar programında Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kritik eşik aşıldı” dedi. Temkinli yaklaşımını sürdürdü.
Yine o yemekte olan çok önemli bir isim, “Bundan sonrası, daha kolay” dedi.
HAKAN FİDAN BAŞKANLIĞINDAKİ HEYET ŞAM’DA
İftar programının hemen ardından bir flash gelişme daha oldu. Son dakika haberleriyle öğrendik ki Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın Şam’a gitmiş.
Türk heyeti, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara ile görüştü. Görüşmenin iki önemli maddesinin olduğunu öğrendik. İlki, geçtiğimiz hafta Lazkiye-Tartus hattında yaşanan provokasyon ve sivil ölümleri. İkincisi, Şam hükümeti ile SDG’nin imzaladığı mutabakat metni.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Şam’da imzalanan 8 maddelik mutabakat metnine yaklaşımı “uygulanmasının takipçisi olunacağı” yönündeydi ve temkinliydi.
Amerika’nın yaklaşımı “memnuniyet” üzerineydi.
Tam böyle bir atmosferdde Hakan Fidan’ın başında olduğu heyet Şam’a gitti. Şam’daki heyette Milli Savunma Bakanı Yaşar Paşa’nın da olması önemli. Zira geçtiğimiz hafta, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Suriye sınırında hareketlendiğini biliyoruz.
O zaman şu soru akla gelebilir: Acaba, Türkiye ile yeni Suriye hükümeti arasında bir askeri anlaşma zemini mi oluştu?
Çünkü aynı gün Şara yeni anayasanın ilkelerini de içeren bir metne imza attı, gücünü pekiştirdi.
Sorunun cevabını henüz bilmiyoruz.
Lakin, şu an itibariyle, güneyde İsrail ve batıda vekalet üzerinden İran’ın bütüncül Suriye’yi tehdit ettiği bir ortam vardır.
SDG’nin Şam’a 9 aylık bir süreç içerisinde entegrasyonu söz konusudur.
Türkiye’nin askeri ve siyasi anlamda Şam’a daha güçlü bir inisiyatif ile destek verme zarureti belirmiştir.
***
Toparlayalım.
İçeride yürüyen “Terörsüz Türkiye” projesinde eşik aşıldığı. Ayna şekilde, Suriye’de Şam ve SDG arasında imzalanan mutabakat bir başka eşiğin aşıldığını göster miyor mu?
O halde, hızlıca PKK’nın kongresini toplayıp kendini lavettiğini ilan etme sürecinde, Suriye sahasında Acilciler terör örgütü gibi provokasyon amaçlayanlara…
Esad artığı silahlı grupların çatışma arzularına…
Ve elbet, vatansızların sivil katliamlarının önüne geçmek için…
Suriye hükümetine destek olma vaktidir.
Bu aynı zamanda başta Lazkiye-Tartus hattındaki sivillerin güvenliğinin temini…
Diğer sivillerin güvenliğinin garanütisi anlamında da gelir.
Nasıl ki YPG içindeki terörist PKK’lıların Suriye’yi terk etmesini istiyorsak…
Fransız, Çin, Rus, Cezair, Afgan gibi uyruklular başta olmak üzere hepsinin Suriye’den çıkmasını da istiyoruz.
Yoksa, daha çok provokasyonlara ve sivil takliamları yaşanır.
***
Muhatabına Not: Bu köşede, Türkiye’deki karar alıcıların bazılarının Amerika ile Suriye’deki YPG/PKK konusunda uzun süredir çalıştığını söylemiştik.
Bu tespitlerimizden rahatsız olanlar vardı.
Şara’nın Şam’a yürüdüğü dönemde Amerika’nın aldığı pozisyon bilindiğine göre…
Ve SDG ile Şara arasında imzalanan mutabakat metninden Amerika ile birlikte Türkiye’nin de memnun olduğu aşikarken…
O gün rahatsız olanlar, bugün ne düşünüyor acaba?
***
Biz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem gücünü hem sınırlarını bilen sorumluluk sahibi bir lider olduğunu göreli çok oldu!
Bilmem anlatabildik mi?
Yorumlar14