Ya sabır taşı çatlarsa? CHP'nin haline dair bir fıkra
- GİRİŞ30.06.2011 07:56
- GÜNCELLEME30.06.2011 07:56
Ağustos’ta Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplanacak...
Balyoz sanıkları için hazırlanan iddianame mahkeme tarafından kabul edildi.
Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) son toplantısı Suriye özel gündemi ile yapıldı.
Mustafa Balbay’ın tutukluluk haline yapılan ikinci itiraz da reddedildi…
***
“Tecrübeli” yazar Cengiz Çandar TESEV için “PKK Dağdan Nasıl İner?” raporu hazırladı.
“Kürt sorunu: PKK ve Öcalan sorunudur” dedi.
Diğer “tecrübeli” yazar Hasan Cemal, “İyi iş çıkardın Cengo” diyerek selam çaktı.
Kandil’den ses verdi:
“Ya anayasal çözüm… Ya devrimci halk savaşı..!”
İmralı’dan Apo, Erdoğan’ı Saddam’a benzetip Amerika’nın tuzağına düşmekle suçladı.
Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Yasemin Çongar ve Ahmet Altan’a selamlarını yolladı.
Taraf gazetesini övdü.
Taraf birinci sayfadan selama, “ve aleykümselam” diyerek karşılık verdi.
***
Genelkurmay Başkanlığı “rutin uygulama”larından birini sessiz sedasız internet sitesinde bir bilgi notu olarak duyurdu:
“Küpeli, Cudi, Yazlıca dağı güneyi, Mehmet Yusuf ve Meydan dağları; İncebel, Altın dağları; Çağlayan, Pirinçeken, Buzul dağı, Alandüz, İkiyaka dağları; Balkaya, Karadağ, Gedik Tepe, Çimen dağı, Yassı dağ, Yazlıca dağı kuzeyinde 1 Temmuz- 1 Ekim tarihlerinde giriş yasağı uygulanacaktır.”
***
27 Haziran’da Meclis yemin töreni için buluştu.
Demokrasi şöleni Meclis avlusunda kakofoniye döndü.
“Yemin etmemek çözüm mü? Şimdi ne olacak? Türk siyaseti bu kaotik ortamı nasıl aşacak?”
Cevap arandı.
BDP destekli Bağımsızlar Diyarbakır’da toplandı.
Gültan Kışanak diliyle, “Artık her hafta grup toplantısını Diyarbakır’da yapacağız” dendi.
Sırrı Süreyya Önder Radikal’deki köşesinden,
“Meclis güven vermiyor… Tekme tokat gözaltına alınabiliriz” diyerek 19 yıl öncesini hatırlattı…
Devam etti, yeni filminin dramatik aksiyon sahnelerinden birinin senaryosunu yazıyorcasına,
“İşte şimdi meydanlarda yoksullarla birlikte gaz ve bombaya maruz kalıyorum. Polisin hedef gözeterek otobüsümüzün içine sıktığı bombaya karşı, bir yaşlı Kürt kadını bize siper olabiliyor meydanlarda. Meclis şimdilik bu güveni vermiyor, sabıkası var” dedi.
Kandil’den Murat Karayılan ses veriyor:
“Anayasal çözüm süreci açılmazsa devrimci halk savaşı başlar. Eğer saldırmazsa, hedefimiz milli ordu değildir. Öncelikle orduyu hedef almayız. Demokratik özerklik eğer fiiliyata geçerse, geçtiğinde kim saldırırsa hedef olur, polisse polis… uzun lafın kısası, bir konsept değişikliği var eylem hedefinde..!”
***
CHP lideri Kılıçdaroğlu grupta kürsüye çıkıp, “Uzun ve meşakkatli bir mücadeleye başlıyoruz… dayanamayan arkadaşlarımız için kapı açık çıkabilirler. Tutuklu arkadaşlarımız yemin etmediği sürece yemin etmeyeceğiz” diyerek bağlayıcı karar aldı.
Deniz Baykal Meclis bahçesine çıkıp, etrafına gülücük saçtı.
Zihninden geçenleri şeytan bile anlamakta güçlük çekti.
CHP’li milletvekillerinin bir kısmı “niye yemin etmediğimizi anlayamıyorum” düşüncesiyle koridorlarda sendeledi.
Fikret Bila Erdoğan’a sordu: “Kılıçdaroğlu sizden bir söz bekliyor. O sözü verecek misiniz?”
Başbakan Erdoğan konuştu, “Onların teklifi nedir. Önce onu ortaya bir koysunlar. Tekliflerini bir versinler bakarız .”
Kılıçdaroğlu, MHP’ye “Biz arkadaşlarımızı satmayız” diyerek gönderme yaptı.
MHP’li Faruk Bal, “Asıl siz 11 milyon oya ihanet ettiniz” diyerek topa girdi.
***
Bir aslan miyav dedi
Minik fare kükredi
Fareden korktu kedi
Kedi pır uçuverdi.
Kayahan yukarıdaki şarkıyı söylerken tam da nakaratta gitarın tüm tellerini parmaklarını açarak tutar ve objektife öyle bir bakardı ki o bakışta, “Bakın size masalmış gibi geliyor ama olup biten bundan ibarettir” anlamı ziyadesiyle çıkardı.
Şimdi gelelim uzun lafın kısasına:
Devletin rutinleri devam ediyor. Kriz alanları derinleşiyor. Günü birlik politik manevralar yapılıyor. Mevzi kaybedilip, mevzi kazanılıyor…
Bütün bunlara eyvallah..!
Ancak, ya sabır taşı çatlarsa?
Tasavvur edebilen var mı?
Tahiyyat duasını ayakta okumak: CHP’nin hali! |
Fıkrayı sevgili dostum Abdullah Abdulkadiroğlu’ndan duydum. Mahallenin bitirim gençleri namaz kılmaya karar verir. Bir tanesi imam olarak öne geçer. Tekbir getirir ve ardından “Ettahiyyatü lillahi” diye başlar tahiyyat duasına. Arkadan, gençlerden biri seslenir, “Ayakta tahiyyatı okuyorsun. Geriye bir şey bırakmadın. Bakalım oturunca ne okuyacaksın?” CHP’li vekillerin Meclis’te yemin etmemesi, imamın ayakta tahiyyat duasını okuması kadar vahimdir. Zira sonda yapılması gereken başta yapılmıştır. Müzakerede sonda söylenecek başta söylenmiştir. Demokratik olgunluk bu mudur? Ama Kılıçdaroğlu’na da hak vermiyor değilim. Zira CHP içi iktidar savaşı kızışmıştır. İçeride biriken enerjiyi dışarıya vermek en pratik yol olarak tercih edilmiştir. Bakalım, Kılıçdaroğlu bu savaşı kazanabilecek mi? Bekleyip göreceğiz! |
Hasan Öztürk - Haber 7
hasan.ozturk@ulketv.com.tr
Yorumlar7