Bengi Yıldız Kürt gençlerine rol model olabilir mi?
- GİRİŞ26.08.2011 07:20
- GÜNCELLEME26.08.2011 07:20
Üç gündür bu soruyu soruyorum, hem kendime hem de aklına ve vicdanına güvendiğim dostlarıma…
Hani şu Batman’da ayağına Mekap, sırtına yelek, bacağına şalvar giyip polis otosunu taşlayan…
“Özerklik ilan ettik.”
“Ankara gönderecek biz harcayacağız.”
“ Vergi ödemeyeceğiz. “
Oltasının ucuna balık taktıran komutan dönemi kapandı! SAT Komandolarına, oltasının ucuna balık taktıran paşadan, “Halimiz tam bir kepazelik” diyen komutana evirilen bir Türk Silahlı Kuvvetleri kimin yararına acaba? Ya da evinin badanasını, çocuğunun ayakkabısını er’e boyatan komutandan, “bu işlerden uzak durmalıyız” diyen komutana evirilen Genelkurmay Başkanlığı kimin yararına acaba? Birkaç gündür müstafi Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’in ses kayıtlarını siz de okumuşsunuzdur. Bence bu “özeleştiri” nedeniyle Işık Koşaner’e şükranlarımızı sunmalıyız. Zira “kral çıplak” diyen bu kez öyle sıradan biri değil. Meselenin çözümü ilkin meselenin tespitinden geçer. Işık Koşaner bunu yapmıştır. Artık başta terörle mücadele olmak üzere çok daha sağlıklı bir düzlemde yürüyecektir TSK’daki işler göreceksiniz! Ve bu kazanım başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere hepimizin olacaktır. |
“Biz ilan ettik, ya uyacaksınız ya uyacaksınız” diye diklenen BDP milletvekili Bengi Yıldız’dan bahsediyorum…
Ya da Ramazan ayının tam orta yerinde, Türkiye’nin güzelim tatil beldesinde, “aile dostu” hanımefendi ile bira yudumlayıp, deniz sefası süren Bengi Yıldız’dan…
Ve ya seçim öncesi “sivil itaatsizlik” eylemi diyerek yağmur altında cadde ortasında şemsiye ile iskemlede oturan Bengi Yıldız’dan…
Hatta, bir yasa dışı gösteride yerlerde sürüklenen Bengi Yıldız’dan…
Aynı zamanda, Çukurca’da o bombalı saldırıda şehit olan 7 asker ve bir korucunun haberi ulaştığında, “artık söz bitmiştir” diyen Erdoğan’ın ardından kalkan F16’lar Kandil’i bombalarken…
O sınır ötesi operasyonda 100 tane PKK’lı öldürülürken…
Bodrum’da “aile dostu” bir hanımefendi ile bira yudumlayan Bengi Yıldız’dan söz ediyorum…
Hatta, Malatya’da “Çocuklarımın başındayım. O kadın aile dostumuzsa benim neden haberim yok” diyen mahreminin şaşkınlığına aldırış etmeden, Bodrum sahilinde yat sefası süren Bengi Yıldız’dan…
İşte bu Kürt büyüğü (!) Bengi Yıldız’ın, Kürt gençlerine örnek olup olamayacağını düşünüyorum birkaç gündür..!
Şayet, maksat sadece “tribüne oynamak” ise o zaman tribündeki Kürt gençlerinin Bengi Yıldız’ın o tiyatro sahnesinde sergilediği “oyunu” yuttuğunu düşünmeliyiz.
Zira, muhtemeldir ki Bengi Yıldız’ın polise taş attığı sırada yanında bulunan gençlerden bazıları çıktıkları dağlarda F 16’ların bıraktığı bombalarla öldü…
Ya da kafalarını soktukları mağaralarda “ne oluyor?” sorusunu soruyor…
Oysa o dağa çıkan Kürt gençlerinin rol model olarak seçtiği Bengi Yıldız, -yakıcı bir gerçek olarak-Bodrum’un o muhteşem doğasında yazın tadını “aile dostu” hanımefendi ile çıkartıyor.
Aklıma gelmişken söyleyeyim…
Yoksa diyorum İmralı sakini Abdullah Öcalan’ın, “Küçük burjuvazi oldular” diyerek eleştirdiği BDP’lilerin ruh hali ya da yaşam biçimi Bengi Yıldız’ın şahsında toplandı da benim mi haberim yok!
Bir tarafta şapkasını önüne koymuş, “özeleştiri” yapan bir Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Cumhuriyeti devleti var. (Ki bakınız, müstafi Genelkurmay Başkanı Işık Koşener’in internet sitelerine düşen ses kayıtları... H.Ö)
Öbür tarafta, Batman’da peşinden sürüklediği gençleri sokaklara döken…
O gençlerden 100 tanesinin bombardımanlarda hayatını kaybettiği saatlerde “aile dostu” hanımefendi ile Bodrum’da bira yudumlayan Bengi Yıldız var!
Birileri kötü bir senaryosu olan kötü bir tiyatroyu oynayarak gençleri ölüme götürüyor ya, zoruma giden bu!
Tribünde olmayı reddeden Kürt gençleri…
Sahi sizin de zorunuza gitmiyor mu bu durum?
Kalın sağlıcakla.
Hasan Öztürk - Haber 7
hasan.ozturk@kanal7.com
Yorumlar60