Los Angeles'da raks ve beyaz yakalı Türkler

  • GİRİŞ13.10.2011 09:42
  • GÜNCELLEME13.10.2011 09:42

Başbakan Erdoğan’ın özellikle Avrupa’daki vatandaşlarımıza hitaben ancak tüm yurt dışındakileri kast ederek söylediği “Asimilasyona hayır, entegrasyona evet” sözünün gereğini Los Angeles’in tam orta yerinde anladım; ayn’el yakin!

Meksikalı yerlilerin Los Angeles şehir merkezindeki dansını izliyorum… tuhaf!

Hislerim kabarmış..!

Tuhaf..!

Yerli Meksikalılar, davulun her vuruşuyla raks ederken, onların yüzlerine bakıyorum…

Arıyorum ki bir mutluluk ibaresi var mıdır?

Tuhaf..!

Kadın ve adam, dans ediyor.. mutlu olmalılar…

Yok..!

Yüzlerinde mutluluk ibaresi yok… görüyorum..!

Dans ediyorlar…

Lakin mutluluk okunmuyor yüzlerinden... görüyorum..!

Amerika’dayım, Los Angeles, Türkçesi Melekler şehri’ndeyim..!

Nedense Los Angeles şehir merkezine melekler hiç uğramamış; görünüyor..!

Sanki iyilik Los Angeles’in sahilinde kalmış.

Tıpkı zenginlik, tıpkı güzellik… tıpkı ihtişam gibi..

Yerliler dans ediyor…

Tuhaf…  dans ediyorlar lakin mutluluk gözlerinden uzak…

Etraflarındaki turistlere inat, hemen ötede ağaç diplerinde sızmış evsizler..!

kullan

Los Angeles’teyim…

Şehrin tam orta yerinde..

Tepemden bir küçük uçak geçiyor…

Arkasında bir pankart:

“İspaniklere daha yaşanabilir bir hayat” istiyor.

Az ileride canlı yayın araçları öbeklenmiş, tepelerinde 2 polis helikopteri, belli ki “New York’taki protestolar buradaki banka önlerine de sıçramış…”

kullan

Amerika’dayım… Los Angeles’te…

Bir yanda  Holywood ve Bevirli Hilss… Santa Monika, diğer yanda gözlerinde endişe dans eden Meksikalı yerliler ve evsizler..!

Bir yanda sahilde sörf yapan “mutlular”, öbür yanda kirli bavulunu sürükleyerek bir bank arayan zavallılar!

Balzac’ın romanı geliyor aklıma “İHTİŞAM VE SEFALET”

Xxx

“BEYAZ YAKALI TÜRKLER”

Amerika’dayım…

Bu kaçkınlar ülkesi Amerika’da kök salan Türklerin yanındayım..!

Asimile olmadan, entegre olmanın yöntemini bulmuş Türklerin yanında…

Eğitimleri tam, ilişkileri mükemmel, algıları açık Türklerin yanında..!

Öyle bir organizasyona imza attılar ki Los Angeles’te, kelimenin tam anlamıyla gurur duyulacak ve şapka çıkartılacak bir organizasyon bu.

Çünkü yıllarca Ermeni diasporasının etkisi altında kalmış bir şehirde…

Hatta Ermenilerin “Küçük Ermenistan” dedikleri  “Armania” isimli bir semtin bile bulunan şehirde… Dahası iki diplomatımızın ASALA terör örgütü tarafından katledildiği Los Angeles’te…

50 bin kişinin katıldığı bir festivale imza attılar…

Amerika’da asimile olmadan entegrasyonu sağlamak için çabalayan bu insanlar, sadece Türkiyeli Türkleri değil aynı zamanda Ahıskalıları da Boşnakları da Arnavutları da aynı çatı altında toplamak için büyük çaba gösteriyorlar.

Sonuçta kurdukları federasyonlar ve enstitülerle Türkleri, asimile olmadan bu uzak kaçkınlar ülkesinde birbiriyle buluşturuyorlar…

Asimile olmadan entegre olmanın pratiğini yapıyorlar.

Festivale gelecek olursam.

“BU AZİME GIPTA EDİLİR”

Anadolu Kültürleri ve Yemekleri Festivali’nin 3’ncüsü düzenlendi.

Festival ile igili haberleri izlemiş ve okumuşsunuzdur.

Ben sadece başımdan geçen ve beni etkileyen bir hatıramı aktarayım…

Kur’an ziyafeti de, ezan sesi de, üç boyutlu küçük Türkiye portresi de buradaydı..!

Lakin en etkileyici olanı, insanların yüzündeki ifadelerin anlamını çözmek için kalabalıkta şaşkınlıktan  sersemlemiş olarak yürürken, bir yaşlı amcanın “Hasan Öztürk ne bu halin iyi misin?”demesiyle toparlandım.

“İyiyim” dedim ve ekledim, “Burada mı yaşıyorsun..?”

“Yok” dedi , İzmir’de yaşıyorum…

 “Ne işin var… hadi biz haber için geldik de?” dedim..

“Kızım için” dedi..

“Kızım  burada üniversitede doçent…  Fakat bir haftadır burada ikram edilsin diye gece gündüz hamur açtı, yemek yaptı. Ben de onun bu gayretini yerinde görüp, yanında olmak için kalktım festivale geldim..”

 “Nasıl yani?” dedim.

Şaşkınlığıma bir şaşkınlık daha ekleyip, sersemliğimin baş dönmesiyle oracıkta çöke kaldım..!

Bu öz veriye sadece “Anladım!” diyebilmek düştü haneme..!

Amerikalılar önce yerlileri sonra zencileri…

Birinin soyunu kuruttu, diğerinin onurunu incitti yüz yıllarca..!

Ve şimdi bu uzak kaçkınlar ülkesinde kök salan onurlu Türkler, asimile olmadan gururla entegre oluyor bu topluma!

Gittim…

Gördüm…

İnanın bana..!

Kalın sağlıcakla.

***

Not: “İnna  lillahi ve inna ileyhi raciun” ben Amerika’dayken Başbakan Tayyip  Erdoğan’ın biricik anneleri rahmeti Rahman’a kavuştu… Sayın Tayyip Erdoğan’a  ve cümle yakınlarına baş sağlığı diliyorum… Tenzile Erdoğan hanımefendiye Rabbim’den gani gani rahmet diliyorum.

Hasan Öztürk / Haber 7
Hasan.ozturk@kanal7.com

Yorumlar1

  • mustafa ozturk 13 yıl önce Şikayet Et
    yapmayin Allah askina. Amerikada yasayan birisi olarak benim ulkemde gecelere kadar calisip mutlu olmayan insanlardan daha mutlu calismayip yatan hispanikler.En azindan teror yok,tore cinayeti yok,polisin sokaklara hakim olmadigi yerler yok.Aldiklari ucret ve yasam standartlarida bizim ulkemizdekilerden cok cok iyi.Nasil iki kisinin suratina bakip cikarim yapiyorsunuz anlamadim.Amerikada insanlar kendi ulkelerinde olduklarindan daha mutlu olmasalar heralede o kadar zor sartlarda (vizesiz,kacak olarak vs) kalmak icin ugrasmazlar burada.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat