Yakanlar, Yaktıranlar, Destekleyenler
- GİRİŞ19.08.2024 07:56
- GÜNCELLEME19.08.2024 07:56
Kaç gündür ülkemizin ciğeri yanıyor. Geleceğimiz yanıyor, ateş düştüğü yeri yakmıyor sadece, bütün bir ülkemizi yakıyor. Bunu anlamamak, aldırış etmemek ahmaklık alametidir.
Şurası muhakkak ki ve muhakkak olmalı da. Ormanlarımızı yakanlar, yaktıranlar, destekleyenler, yangınlar üzerinden iğrenç siyaset üretenler, menfaat temin edenler, topluma; fitne, fesat ve kötülük yayanlar, yaptıklarının bedellerini ödeyeceklerini bilmeliler.
Bu dünyada bir şekilde hem de hiç tahmin etmedikleri ve “Ben ne yaptım ki, bunlar başıma geldi” diye isyan ve şirke bulaştıklarında hatırlasınlar ki, millete ve devlete yaptıkları kötülüklerin bedelinin bir kısmını ödemektedirler.
“Bu dünya etme bulma dünyası, eden bulur” sözü, tecrübelerin neticesidir. Geleceğin yanmasının yanı sıra esas adları, sanları bilinmeyen irili ufaklı yüzlerce hayvanlar yanmaktadır. Geyiklerden ayılara kadar, binbir türlü börtü, böcek yakılmaktadır.
Bunların bir bedelinin olmaması imkânsızdır. Vakti saati geldiğinde kimler bu cinayete ortak olmuşsa, tek tek İlahi adaletin tecellisiyle yaptıklarının bedelini ödeyeceklerdir.
Suçluların hukuk karşısında ödeyecekleri bedelden söz etmiyorum. Kulların adaletinden anlamam. İlahi adalet istisnasız işleyecek ve zerre sekmeyecektir.
………………..
Sizce, aylardan beri çıkan yangınların kaç tanesi kazara çıkmıştır? Bir, iki veya üçü geçmez. Diğer yangınları çıkaranları bilmeyen var mı?
Çıkaranlar açık açık deklare etmiyorlar mı? Kim olduklarını ve hangi terör örgütüne mensup olduklarını beyan etmiyorlar mı?
Peki, bunların arkasındaki siyasi güç nerede? TBMM’de değil mi? Bu gerçekleri Anayasa Mahkememiz sayın üyeleri ve diğer adalet kurumlarının tümü bilmiyor mu?
Bütün bu hakikatlere rağmen, hukuki boşluklardan yararlanarak terör örgütü müntesip yahut sempatizanları partilere ve sözde vekillere karşı, Cumhur İttifakından başka neden ehli vicdan başka vekiller seslerini çıkaramıyor?
Bırakın seslerini çıkarmayı, Cumhurbaşkanımızın amentüsünden ve devlet adamlığından huzursuz olan malum muhafazakâr sanılan kimseler bile, Erdoğan’ın imanına olan samimiyetinden dolayı diğerlerinin yanında yer almıyorlar mı? İşte bu durum, Müslüman halkımızın kanına dokunuyor ve inandıkları dinlerini sorguluyorlar.
Allah aşkına yeter artık! Demokrasi sakızı çiğnenmekten çürüdü. Bu demokrasi denilen sistem ne onduruyor ne olduruyor. Devleti de milleti de bitkisel hayatta tutuyor.
Devletimize, milletimize, dağımıza, taşımıza, toprağımıza, ormanımıza, suyumuza kim ihanet ederse etsin; hangi dinden, dilden, ırktan olursa olsun, ister ateist, ister deist ne halt olursa olsun ama fatura artık devletimize ve milletimize çıkmasın.
……………………
Ezcümle:
Bir de sanki içimizdeki ihanet şebekeleriyle bir kısım vekiller yetmiyormuş gibi ABD ve AB’den bir sürü meymenetsiz, kişiliksiz, kimliksiz, domuz yemekten şişmiş bir sürü yamyamın, ülkeme dair söz sahibi olmak istemeleri de başka bir afet.
Bu hususta nezaket veya diplomatik dil kullanılmaz. Devletim yamyamlara haddini bildirmelidir vesselam.
Yeni Akit
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol