ABD eski Başkanı, yeni başkan adayı Donald Trump, çok enteresan bir yarış sürdürüyor… Seçim kampanyası sırasında uğradığı suikast teşebbüsü, kendi ifadesiyle “ölmüş olması gereken” Trump’a doping oldu!..

Kafasını rahatlıkla paramparça edebilecek kurşun, sadece milim farkıyla (başını yana doğru çevirdiği için) yüzünü sıyırarak kulağına isabet edip geçti… Ölümün kıyısından dönen Donald Trump’ın bizzat kendisi, “ölmüş olmam gerekiyordu…” şeklinde yaşanan olayı tanımlıyor. Ama insanın eceli gelmeyince planlanan, uygulanan suikastlar ve saldırılar ne kadar ince kurgulanmış olursa olsun, beklenen sonuç hâsıl olmuyor. Trump’tan ve dolayısıyla Joe Biden’dan da kurtulmak için, tezgâhlandığı gayet açık “kusursuz cinayet” planı, teşebbüs safhasında akamete uğradı. Ortadan kaldırılmak istenen Trump’a, sıkılan kurşun âdeta doping oldu. 13 Mayıs Cumartesi günkü yazımızda (Joe Biden’ın bilinçaltındaki Putin…) bir noktaya dikkat çekerek, Trump’ın başkan olmaması için her yola başvurulduğunu, aleyhine dava üstüne dava açıldığını, ancak şu ana kadar durdurulamadığını ifade etmiştik. Amerika’da istenmeyen şahısların başına neler geldiği çok meşhurdur. Bugüne kadar görev başında dört tane başkan öldürülmüş… Reagan ve Trump’la birlikte ikisi de suikasttan yaralı kurtulmuş. Devlet içindeki bağlantıları ifşa olmasın diye, suikast dosyasına yüz yıllık gizlilik kararı getirilen John F. Kennedy’nin Adalet Bakanı olan kardeşi Robert F. Kennedy ise, adaylık sırasında Ürdün asıllı bir göçmen tarafından öldürüldü. Çok enteresan bir şekilde, bugün bağımsız aday olan Robert Kennedy’nin oğlu Robert F. Kennedy Jr’ın bir şekilde Trump ile yolu kesişti… Yüzde dokuzluk bir oy potansiyeline sahip olduğu belirtilen Kennedy’nin Trump lehine destek vermesiyle bağlantılı gizli telefon görüşmesi deşifre oldu. Bakalım devamında neler gelecek!
 

Yukarıda bahsini ettiğimiz cumartesi günkü yazıda, kişisel olarak artan gücünden endişe edilmesi ve durdurulamaması sebebiyle, ABD’ye başkan olmaması için hakkında kanun çıkarılan, eski Kamyoncular Sendikası Başkanı ve mafya babası Jimmy Hoffa’nın (James Riddle Hoffa) nasıl ortadan kaldırıldığına kısaca işaret etmiştik. Donald Trump’ın giriştiği bu yarışı sonuna kadar götürüp götüremeyeceğini sormuştuk. Saat farkıyla önceden değerlendirdiğimiz ihtimal aynı gün cereyan etti… Jimmy Hoffa 1975’te, eski iş ortakları gangsterler Antony Provenzano (sendikacı) ve Antony Giacalone (FBI’ın bir türlü konuşturamadığı gangster) ile öğle yemeği için restoranda buluşmaya gittikten saatler sonra, ortadan kaybolmuştu… 1982’de ölü ilan edildi. Ve bugüne kadar aydınlatılamayan Hoffa meselesi, neredeyse Başkan Kennedy suikastı kadar esrarengiz bir hâl aldı. Kennedy’yi vurduğu iddia edilen Lee Harvey Oswald, Dallas Polis Merkezinde, dedektiflerin ortasında ve televizyonların canlı yayını sırasında, gece kulübü işletmecisi Jack Ruby tarafından öldürüldü… Ruby de daha sonra şüpheli şekilde öldü. Amerika böyle oynuyor!.. Trump’ı vuran Thomas Matthev Crooks’a birkaç el ateş etmesi fırsatı verildikten sonra, oracıkta işi görüldü. Ama daha önce silahlı olduğu ve binanın çatısına tırmandığı ihbar edildiği hâlde, nedense görülmedi.
 

Trump kendisine doğrultulan namluyu görmeyen/görmek istemeyen gizli servisi “harika iş çıkarmakla” övdü. Bu bir taktik de olabilir. Zira Trump’ın başkanlığa uzanabilmesi için daha birkaç aya ihtiyacı var. Ve bu süre zarfında da iyi korunması gerekir… Kurşun her zaman adres de sormaz! Evet, şu saate kadar Trump’ın muhalifleri istedikleri neticeye ulaşamadı. Bundan sonrası için de ısrarlı olacaklar mı, olacaklarsa taktik değiştirecekler mi, bunu kestirmek zor. Velakin 2021 Ocak’ındaki Kongre baskınından bu yana, Amerika’nın siyasi ve sosyal kimyası fena hâlde bozulmuş durumda. Bir zamanlar fantezi olsun diye filmlere konu edilen hâl ve hareketler, birer kaskatı gerçekler olarak Amerika’yı büsbütün paniğe sokacak şekilde sökün ediyor.
 

ABD’nin 45. Başkanı Trump, 35. Başkan J.F. Kennedy’den daha şanslı çıktı. Dallas’ta üstü açık arabada hareket hâlindeyken gelen kurşun 43 yaşındaki genç adamın beynini dağıtmıştı. 78 yaşındaki Donald Trump, kendisinden yalnızca üç yaş büyük olan Joe Biden’ın fizikî ve zihnî durumuyla alay ediyor… Üstüne üstlük hedefi bulamayan kurşun, onun pek çok konudaki yanlışlarını da örtmeye yetti. Kendi partisi içinde bile şiddetle eleştirilen Trump, birdenbire ‘mağdur-kahraman' bir figüre dönüştü…
 

Zaten zor durumda olan ve kendi partisi tarafından adaylıktan çekilmesi için baskı altında bulunan Biden, bu saatten sonra Trump ile aradaki oy farkını zinhar kapatamaz. Bu yüzden Demokratlar şimdiden seçimi kaybetmiş olma durumunu itiraf ediyor. Bu şartlar altında yarışta kalmak için ısrar eden Biden’ı bekleyen akıbet belli. Gelgelelim, bütün bu olaylardan sonra yeniden Beyaz Saray’a dönecek olan Trump dünyanın başına ne çoraplar örecek acaba? Şansının da yardımıyla aleyhindeki durumların tuhaf şekilde yer değiştirdiği bu ortamda, Trump şayet uçuk-kaçık politikalarla dünyanın zaten iyi olmayan gidişatına biraz daha olumsuzluk katarsa, işte o zaman seyreyleyin gümbürtüyü!.. An itibarıyla Trump’ın yolu tamamen açılmış görünüyor.

Türkiye