Bu iş karakolda biter!..

  • GİRİŞ11.02.2025 08:30
  • GÜNCELLEME11.02.2025 08:30

CHP’de ön seçim çatlağı büyüyor… Bu arada Kasım 2023’te yapılan 38. Kurultay'a dair şaibe iddiaları da alevlendi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Kemal Kılıçdaroğlu ve Akif Hamzaçebi’yi tanık sıfatıyla ifadeye çağırdı.

Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığını garanti altına almak için giriştiği acul ve yoğun faaliyet, CHP içinde giderek genişleyen yeni bir çatlak meydana getirdi… Ön seçim, daha doğrusu; CHP’ye kayıtlı üyelerin katılacağı, “ÖRGÜT DENETİMİNDE ÖN SEÇİM”, Ekrem Bey’in çok istediği ve Özgür Özel’in de destek verdiği bir çözüm olarak ortaya atıldı. Ancak bu çözüm, partinin önemli bir bölümü tarafından olumlu karşılanmıyor. Bunların başında, potansiyel adaylardan biri olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş geliyor. Önceki gün Ankara’da, Genel Başkan Özel ile İmamoğlu ve Yavaş’ın katıldığı üçlü bir toplantı yapıldı. Ancak bu toplantıdan uzlaşma çıkmadı. Ankara siyasi kulislerine hâkim gazetecilerden, TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik, bu konuda önemli bilgiler veriyor. Atik’in belirttiğine göre, Yavaş kesinlikle ön seçime katılmayacak. Bu konuyu her ikisinin yüzüne karşı söylemiş… Şu hâlde Özgür Özel’in kendi sosyal medya hesabında yaptığı paylaşım, sadece bir temenni mahiyetinde kalıyor! Şöyle demişti Özel, fotoğraflı paylaşımda: “Birlikteyiz. Hep birlikte olacağız. Hep beraber kazanacağız. Türkiye kazanacak...” Sahi, Türkiye bu adaylık mücadelesinde ne kazanır; ne kaybeder bilemeyiz, ama CHP’de birilerinin kaybedeceği kesin gözüküyor. Çünkü hâlihazırdaki mücadele bir kazan – kazan mücadelesi değil, sıfır toplamlı bir oyun. Bir taraf muhakkak kaybedecek!.. Fatih Atik, Özel’in mutlu ve mütebessim çehre ile sunmaya çalıştığı fotoğrafla ilgili olarak şunu aktarıyor: “Fotoğraf güzel evet ama toplantıdan uzlaşma çıkmadı. Yavaş kendisine dayatılan ön seçim kararını kabul etmediğini açıkladı.” Yani kendisi ön seçime kesinlikle katılmayacak. Bunu ikisinin yüzlerine söylemiş…
 

CHP’deki bu ön seçim meselesi, sadece Yavaş için bir engel değil. Daha önce bu köşede işaret ettiğimiz üzere başka aday adayları da var. Mersin Belediye Başkanı Vahap Seçer bunlardan biri mesela… Keza Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ve diğerleri. Dolayısıyla, parti örgütü üzerine hâlen büyük etkisi olan İmamoğlu’nun, bu avantajdan faydalanarak ipi göğüslemesini diğer adaylar istemezler. Yine TGRT Haber Ankara Temsilcisi Atik’in verdiği kulis bilgilerine göre, Yavaş’a bazı belediye başkanları ve partili üyeler, telefon ederek desteklerini bildirmiş ve aynı tavrı devam ettirmesini istemişler. Bu da CHP içindeki ön seçim ve henüz seçim tarihi bile belli değilken, erkenden aday ilanının yol açacağı ihtilafın derinliğine işaret ediyor… Kulislerde dolaşan bilgiye göre CHP’liler şunu soruyormuş: “Adayımızı ilan etmemiz seçimi kazandığımız anlamına mı geliyor?” Buna karşılık Ekrem İmamoğlu da; “Adayımızı ilan edip kampanyamızı başlatalım. Böylece iktidarda erken seçim baskısı oluşturabiliriz…” Evdeki bu hesabın çarşıya uyacağı çok şüpheli! Özgür Özel’in İmamoğlu’nun ısrarı karşısında, ön seçim ve erken aday açıklama formülüne taraf olması, genel başkanlık koltuğu hesabına dayanıyor ise de kendisini bir hayli sıkıntıya sokacak gibi görünüyor. Ön seçime karşı ilk günden kesin itirazını yükselten Mansur Yavaş, fazla öne çıkmayarak sessiz ve derinden gitmeyi tercih ediyor. Bu arada ileriye dönük taktikler için hazırlık yaptığı da dillendiriliyor. Yavaş cephesi şimdilik bu minval üzere, karşı hazırlıklarını yapmaya çalışırken, Özel ve İmamoğlu tarafında başka bir nahoş problem su yüzüne çıktı.
 

4-5 Kasım 2023 tarihinde yapılan 38. Kurultay'da şaibe, iddialarına dair Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Bu çerçevede Savcılık, Kemal Kılıçdaroğlu ve Akif Hamzaçebi’yi tanık sıfatıyla ifade vermeye çağırdı… Bahse konu şaibe ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuya dair iddiaları seslendirmiş, Kılıçdaroğlu da bunun üzerine Özel’in açıklama yapması gerektiğini söylemişti. “Sükût ikrardan gelir! İddiayı gündeme getiren kişi koskoca Cumhurbaşkanı ise, bununla ilgili mutlaka açıklama yapılması gerekir…” diyen Kılıçdaroğlu’na; Özel, refleks hâline getirdiği “ATATÜRK’ÜN PARTİSİ” klişesi ile felsefi bir cevap vermeye çalıştı, ancak pek de tatminkâr cevap veremedi. Diğer taraftan CHP’nin önemli simalarından Akif Hamzaçebi, para ile oy kullandırıldığı iddiaları altında ezildiklerini dile getirmişti. Bu durumda Ankara Başsavcılığının açtığı soruşturmanın seyri önem kazanıyor. Bir noktada, 5 Kasım 2023 öncesi parti içi mücadele ve çekişmenin kaldığı yerden devam etmesi tetiklenmiş oluyor. Kısacası parti içindeki dört ayrı adreste öteden beri devam eden nüfuz ve iktidar mücadelesi zaten hiç durulmamıştı. Son günlerdeki yeni ihtilaflar ve şaibe iddiaları üst üste bindiğinde, mutlaka yeni sonuçlar doğuracaktır… İktidarı erken seçime zorlama ve köşeye sıkıştırma hamlesi ters tepebilir ve CHP’yi erkenden yeni bir krizle baş başa bırakabilir. Yani bu iş karakolda bitebilir… 47 yıllık aradan sonra zar zor yakalanan birinci parti olma başarısı, kısa zamanda yapılan taktik hatalarla bertaraf edildi. CHP tabanının buna nasıl bir reaksiyon vereceği de ayrı mesele. Hâlihazırda CHP’nin iki cumhurbaşkanı adayı da partinin geleneğinden gelmeyen, hatta parti dokusuyla tam uyuşmayan kimseler. CHP’lilerin ekseriyeti tarafından bunların hazmedilemediği de aşikâr. Yani asırlık kurucu parti olmakla övünen CHP kendi bünyesinden önemli makamlar için aday bulmakta bile zorlanır hâle gelmiş durumda. Bu aslında yeni bir durum da değil. CHP içinde çoktan beri siyasi kalibresi yüksek isimlerin yetişmesi konusunda bir çoraklık yaşanıyor…
 

Türkiye Gazetesi

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat