Stokçulara daha ağır yaptırımlar uygulanmalı
- GİRİŞ11.12.2021 14:41
- GÜNCELLEME13.12.2021 09:09
Çin’de başlayan ve bütün dünyaya yayılarak küresel ekonomiyi durma noktasına getiren Covid-19 pandemisi; küresel ekonomide oldukça derin ve olumsuz etkiler bıraktı. Ekonomik faaliyetlerin salgından en az şekilde etkilenmesini sağlamak için hükümetimiz oldukça kapsamlı tedbirleri hayata geçirdi. Ancak bütün dünyada etkisini gösteren maliyet artışları, gelişmiş ülke ekonomilerinde bile on yıllardır görülmeyen fiyat artışlarını beraberinde getirdi. Avrupa Birliği’nde ortalama enflasyon yılsonu itibariyle %5’e dayanırken, Almanya ve İspanya gibi ülkelerde %6’lara varan enflasyon rakamlarına ulaşıldı. Ülkemizde ise Merkez Bankası yılsonu enflasyon tahminini yüzde 19,31'den yüzde 23,85'e yükseltti. Peki fiyat artışlarında sadece maliyet artışları mı etkili? Yoksa fiyatların yükseleceği beklentisiyle özellikle temel ihtiyaç malzemelerine aşırı zamlar yapan fırsatçıların bunda bir rolü var mı?
Cumhurbaşkanı Kamuoyuna Çok Net Mesajlar Verdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın stokçuluğa ve fahiş fiyat artışlarına karşı oldukça kararlı bir duruş sergilediğini görüyoruz. Cumhurbaşkanı’nın bu tutumu aslında yeni değil. Daha önce de sebze-meyve fiyatlarını düşürmek amacıyla tanzim satış noktaları kurulmuş ve halk tarafından büyük rağbet görmüştü. Yine yakın zamanda zincir marketlerin uyguladığı fiyatlara yönelik olarak Rekabet Kurumu tarafından yürütülen soruşturma neticesinde 5 market zincirine toplam 2 milyar 671 milyon lira idari para cezası verildi. Bu soruşturmanın Cumhurbaşkanının yakın takibinde olduğunu biliyoruz. Son olarak Cumhurbaşkanının fiyat artışlarına yönelik bazı açıklamaları olduğunu gördük. Cumhurbaşkanı gıdadaki stokçuluğun yanında otomotiv sektöründe de stokçuluk yapıldığını belirterek, stokçuların ağır cezalarla karşı karşıya kalacakları doğrultusunda net mesajlar verdi.
Mücadele Çoktan Başladı Ama Her Şey Adım Adım
2020 yılı Nisan ayında, yani Covid-19’la mücadele sürecinde bir yasa çıkarılarak, Ticaret Bakanlığı bünyesinde Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu adı altında bir yapı oluşturuldu. Bu Kurul, fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarına yönelik denetim ve incelemelerde bulunmakta ve gerektiğinde idari para cezaları uygulamaktadır. Mevzuata göre; üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapılamaz. Bu işletmeler tarafından piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulamaz. Bu suretle mevzuata aykırı hareket edenleri idari para cezaları bekliyor. Yapılan şikayetler üzerine Ticaret Bakanlığı birimleri tarafından denetimler yapılmakta. Örneğin geçtiğimiz gün Ticaret Bakanlığı Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından İzmir'de bir otomotiv bayisine, stokçuluk yaptığı gerekçesiyle 545 bin 550 lira para cezası verildi.
Stokçuluk Adli ve İdari Yaptırımları Olan Bir Suç
Esasen stokçuluk Türk Ceza Kanunu kapsamında bir suç. Kanun’a göre belli bir mal veya hizmeti satmaktan kaçınarak kamu için acil bir ihtiyacın ortaya çıkmasına neden olan kişiler, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmakta. Bu suçun soruşturulması için hiçbir şikayete de gerek yok. Savcılar hiçbir şikayet yoksa bile kendiliklerinden soruşturma açabiliyorlar. Stokçuluk suçuna ilişkin davalar asliye ceza mahkemesi tarafından basit yargılama usulü uygulanarak görülmekte.
Ancak stokçulukla etkin mücadele için adli tebirlere ilaveten daha hızlı sonuç alınabilecek idari tedbirlerin de devreye sokulması çok daha etkili oluyor. İşte tam bu noktada Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu’nun rolü çok büyük. Kurul, işlenen suçun ağırlığı, işletmenin türü, büyüklüğü ve bulunduğu sektör, gibi hususları dikkate alarak farklı tutarlarda idari para cezaları kesebiliyor. Mevzuata göre fahiş fiyat artışları için 10 bin liradan 100 bin liraya, stokçuluk yapanlara ise 50 bin liradan 500 bin liraya kadar idari para cezası uygulanabiliyor. Bu cezalar geçtiğimiz yıl yeniden değerleme oranında artırıldı. İzmir’de stokçuluk nedeniyle ceza kesilen otomotiv bayiine yeniden değerleme oranı ile arttırılmış ceza en üst sınırdan uygulandı.
Ciroya Göre Para Ceza Cezası Uygulanacak
6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, perakende ticaretin temel kurallarını ve cezai müeyyideleri düzenliyor. Yasaya göre; stokçuluk yapan veya diğer şekillerde fahiş fiyat artışlarına sebep olanlara maktu cezalar veriliyor. Suç işleyen işletmelerin büyüklükleri ne olursa olsun bu cezalar belirli bir üst sınırı geçemiyor. Suç işleyen işletme, stokçuluk yaparak perakende ticaretin işleyişine milyonlarca liralık zarar verse bile, kesilecek ceza belli. Elbette kesilecek ceza işlenen suçla orantılı olmalı. Bu nedenle, işlenen fiile ve suç işleyen işletmenin büyüklüğüne göre, oransal bir kıyaslama yapmak en adil çözüm gibi.
Örneğin Rekabet Kurumu, rekabet hukukuna aykırı fiilleri işleyen işletmelere, bir önceki mali yılsonunda oluşan yıllık gayri safi gelirin %10’una kadar idari para cezası kesiyor. Rekabet hukukuna aykırılık fiilini işleyen işletme çalışanlarına da cezanın %5’ine kadar ayrıca idari para cezası verilebiliyor.
Cumhurbaşkanı stokçularla ilgili verdiği mesajlarla aslında yeni yasal düzenlemelerin de yolda olduğu sinyalini zaten vermişti. Konuyla ilgili bir kanun teklifinin çok yakında TBMM’ye sunulması ve kısa sürede kanunlaştırılması bekleniyor.
Türk Ceza Kanunu’nda da Değişiklik Yapılmalı
Türk Ceza Kanunu’nun 240’ıncı maddesi esasında stokçuluğu cezalandırabilecek hükümler ihtiva ediyor. Ancak ilgili madde metnindeki eksiklikler işi biraz zora sokuyor. Şöyle ki; madde metnine göre bir mal veya hizmeti “satmaktan kaçınmak” suç işlenmesi için yeterli değil. Mal veya hizmeti satmayarak ayrıca “kamu için acil bir ihtiyacın ortaya çıkmasına neden olmak” da gerekiyor. İşte madde metninin bu kısmının hakimlerce yorumlanması oldukça zor. Mal veya hizmete olan ihtiyacın ne kadar acil olduğunu ve bu ihtiyacın kamu için olup olmadığının net bir şekilde değerlendirilmesi lazım. Eğer idari yaptırımların yanında adli yaptırımları da etkin bir şekilde devreye sokacaksak, Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesi suçun unsurlarını daha net bir biçimde ortaya koyacak şekilde değiştirilmeli.
Cezalarla Birlikte Denetimler de Arttırılmalı
Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun 2015 yılında yürürlüğe girmişti. 2020 yılı Nisan ayında Covid-19’la mücadele sürecinde idari para cezalarını öngören ilave düzenlemeler geldi. Ancak görünen o ki, mevzuatta öngörülen cezalar yeterli derecede caydırıcı değil. Bundan sonra çıkarılacak yeni kanun maddeleri ile birlikte fahiş fiyat artışlarına sebebiyet verenler için çok daha yüksek para cezaları uygulanacak. Ancak bu yasal düzenlemelerin kağıt üzerinde kalmaması için Ticaret Bakanlığı’nın işi sıkı tutarak denetimleri artırması lazım. Daha etkin denetimler ve ağır cezai müeyyidelerin stokçuları bir nebze olsun caydıracağını ümit ediyorum. Bütün dünyada enflasyonun artış gösterdiği bir ortamda, bu durumdan istifade edenlere asla fırsat verilmemeli.
İsmail Vefa AK
Twitter: @Ismail_Vefa_AK
·
Yorumlar11