Yemek Yardımı İstisnası, Yemek Veren İşyerlerinde de Uygulanabilir mi?
- GİRİŞ26.11.2022 09:21
- GÜNCELLEME28.11.2022 09:12
Bu ay başında yayımlanan yeni Torba Kanun’la yemek bedelleri için geçerli olan gelir vergisi istisnasıyla ilgili olarak önemli bir değişiklik yapıldı. Bundan böyle, çalışanlara nakit olarak yapılan yemek bedeli ödemeleri de, gelir vergisinden istisna olacak. Torba Kanun’da ilgili maddenin, izleyen ay başında yürürlüğe gireceği hükmüne yer verilmiş. Yâni bu yeni düzenleme, 1 Aralık 2022 tarihinden itibaren hayatımıza girmiş olacak.
Tam Olarak Ne Değişti?
Bir işverene ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara, hizmetleri karşılığında verilen ve para ile temsil edilebilen her türlü menfaat, ücret olarak gelir vergisine tâbi bulunuyor. Bu tanım gereği, çalışanlara yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatler de ücret olarak kabul ediliyor. Ancak kanun koyucu ücret sayılan bu menfaate bir vergi istisnası getirmiş. İşyerinde yemek verilmesi, ücret kapsamında vergiye konu edilmiyor. İstisna için illâ yemekhanede yemek hazırlanmasına da gerek yok. Yemeğin dışardan temin edilerek işyerinde verilmesi halinde de vergi istisnası uygulanıyor.
İşyerinde yemek verilmemesi durumunda ise bu sefer istisna farklı bir boyut kazanıyor. Yemek verilmeyen işyerlerinde, çalışanlara 51 TL’ye kadar vergisiz yemek yardımı ödemesi yapılabiliyor. Torba Kanun çıkmadan önceki düzenlemede, işveren bu 51 TL’yi doğrudan çalışana ödeyemiyordu. Zira Kanun’da ödemenin yemek verme hizmetini sağlayan mükelleflere yapılması şartı bulunuyordu.
Ancak 1 Aralık 2022 tarihinden itibaren yemek verme hizmetini sağlayan mükelleflere ödeme yapma şartı kalkıyor ve çalışana doğrudan nakit olarak ödenen yemek bedelleri de, gelir vergisinden istisna ediliyor. İstisna sadece fiilen çalışılan günler için uygulanıyor, verilen yemek bedelinin tamamı bordroda gösteriliyor ve ödemeler çalışanların banka hesabına nakit olarak yatırılabiliyor. 51 TL’yi aşan yemek bedeli ödemelerinde, sadece aşan kısım ücret olarak vergiye tabi tutuluyor.
Yemek Bedellerine SGK Prim İstisnası da Var!
SGK mevzuatına göre; yemek yardımlarında günlük asgari ücretin %6’sı kadar bir prim istisnası uygulanıyordu. Günlük brüt asgari ücret olan 215,70 TL’nin %6’sı; yâni, 12,94 TL yemek bedeli, sigorta priminden istisnaydı.
Yapılan mevzuat değişikliğinden sonra SGK tarafından bir karar alındı ve %6’lık oran %23,65’e çıkarıldı. Böylece prime esas kazançlardan istisna edilecek günlük yemek bedeli tutarı 51 TL (215,70 TL x %23.65 = 51,01 TL) olarak belirlenmiş oldu.
Aynı Anda Personelin Bir Kısmına İşyerinde Yemek Vermek, Bir Kısmına da Yemek Yardımı Yapmak Mümkün Mü?
Gerek Gelir Vergisi Kanunu, gerek SGK düzenlemelerine baktığımızda 51 TL’lik istisnanın; işyerinde yemek verilmemesi durumuna mahsus olduğunu görüyoruz. Gelir Vergisi Kanunu’nda “işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda” ifadesi geçerken, ilgili SGK Yönetmeliği’nde; “işyerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla” ifadesi geçiyor.
Bu ifadelerden sanki, yemek çıkan iş yerlerinde, istisna kapsamında 51 TL’lik yemek yardımı yapılamayacağı gibi bir anlam çıkıyor:
- Zaten işyerinde yemek veriliyor ve herhangi bir parasal sınır olmaksızın gelir vergisi istisnası uygulanıyor. Şu halde, yemek çıkarılan işyerinde ayrıca 51 TL’lik istisna uygulanması mümkün değil, şeklinde bir yaklaşım söz konusu.
Ancak burada önemli olan soru şu: Düzenlemelerde, işyerinde yemek verilmeyen durumlar denilirken, o iş yerinde hiç yemek verilmemesi mi, yoksa işyerinde “ilgili personele” yemek verilmemesi mi kast ediliyor? Daha açık soralım:
Personelin bir kısmına iş yerinde yemek vermek, bir kısmına da istisna kapsamında 51 TL’ye kadar yemek bedeli ödemek mümkün mü?
Gelir Vergisi Mevzuatında Bazı Açıklamalar Var Ama…
186 No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde konuyla ilgili bazı açıklamalar yapılmış. Konuyla ilgili olarak Tebliğ’in ilgili bölümünde yer alan cümleler oldukça uzun ve karışık. Ancak ben özetlemeye çalışayım: Tebliğ’de böyle bir durumda; hem işyerinde yemek vermek suretiyle sağlanan menfaatin işyerinde yemek verilen personel için vergiden istisna olduğu, hem de civar lokantalar veya yemek verme hizmetini sağlayan yerlerde yemek verilmesi suretiyle günlük tutarı 51 TL’yi aşmayan yemek bedellerinde işyerinde yemek yemeyen personel için vergi istisnasının uygulanabileceği ifade edilmiş.
Bu Tebliğ düzenlemesini de dikkate aldığımızda, Kanun’da yer alan “işyerinde yemek verilmeyen durumlarda” ifadesinden, işyerinde hiç yemek verilmemesi gibi bir anlam çıkmadığı sonucuna varıyoruz. Bu ifadeyle, “ilgili personele” işyerinde yemek verilmemesi kastedilmiş. Yâni bir personel hem 51 TL yemek yardımı alıp, hem de işyerinde çıkan yemeği yerse, bu durumda çifte istisna uygulanamaz. Ancak örneğin bir işyerinin yemekhanesi kapasite olarak müsait olmayabilir ve çalışanların bir kısmı dışarıda, bir kısmı da yemekhanede yemek yiyor olabilir. Veya bazı çalışanlar yemek saatini rutin olarak dışarıda geçiriyor ve yemekhane hizmetinden hiç faydalanamıyor olabilir.
İşte böyle durumlarda, işyerinde ve dışarıda yemek yiyen personelin ayrımı net bir şekilde sağlanırsa, her iki tür istisnanın da aynı işyeri için ve elbette farklı personeller adına uygulanabilmesi mümkündür. Yâni, bir personele işyerinde yemek verilirken, yine aynı personele ayrıca 51 TL yemek yardımı yapılmaz. Ancak böyle olmadığı müddetçe, karma bir yöntem uygulamak ve bir kısım personele işyerinde yemek verirken bir kısmına da işyeri dışında kullanılmak üzere yemek parası vermek, istisna düzenlemesine aykırılık teşkil etmeyecektir.
Maliye, Tebliğ Taslağı Yayımladı
Gelir İdaresi Başkanlığı web sitesinde; bir tebliğ taslağı yayımladı. Taslakta, yemek bedelleri istisnasına ilişkin bir bölüme de yer verilmiş, ancak bu bölümdeki açıklamalar oldukça kısa tutulmuş. Gerçi yemek bedeli istisnasını baştan aşağı ele alan 186 No.lu Tebliğ halen yürürlükte. Ancak bu Tebliğ oldukça eski bir tarihte, 1995 yılında yayımlanmış. Eski tarihli bu Tebliğ’de öngörülememiş bazı konular olabilir. Yeni Tebliğ’in yemek bedeli istisnasına ilişkin bölümünün, gelen görüş ve öneriler dikkate alınarak daha da geliştirilmesi gerekiyor. Bizler de bu yeni Tebliğ’de soru ve tereddütlere yer bırakmayacak şekilde detaylı açıklamalara yer verilmesini bekliyoruz.
İsmail Vefa AK
Twitter: @Ismail_Vefa_AK
Yorumlar1