ABD Başkanı Donald Trump, İsrail ordusu tarafından aylarca yoğun bir şekilde bombalanan, yakılıp yıkılan Gazze Şeridi’ni yeniden imar bahanesiyle Filistinlilere ikinci bir “Nekbe” yaşatma planından geri adım atmıyor.

Yoğun tepkilere aldırış etmeden Gazze Şeridi’nin boşaltılması gerektiğini ve etnik temizlik yapacağını açıkça söyleyeme devam ediyor.

Önceki gün yaptığı açıklamada, çatışmalar sona erdikten sonra Gazze Şeridi’nin İsrail tarafından ABD’ye verileceğini ve dünyanın dört bir yanından gelecek ekiplerle bölgenin yeniden inşasına başlanacağını söyledi.

Bu açıklamalar doğal olarak tüm dünyada şaşkınlıkla karşılandı.

Trump’ın ne yapmak istediği tam olarak anlaşılmış değil.

İsrail kimin toprağını kime verecek?

Gazze Şeridi sakinleri göçe nasıl ikna edilecek ya da zorlanacak?

Filistinliler ne pahasına olursa olsun topraklarını terk etmek istemezlerse ne olacak?

Trump’a göre Filistinlileri Gazze Şeridi’nden gönderip bölgedeki enkazı kaldırmak ve orayı “Orta Doğu’nun Riviera’sı” yapmak için ABD’nin asker göndermesine ve tek bir dolar dahi harcamasına gerek yok.

Netanyahu da Trump’ın planının uygulanması için Gazze Şeridi’nde Amerikan askeri bulunmasına ihtiyaç olmadığını söylüyor.

Bütün bu açıklamalar “İsrail, Gazze Şeridi sakinlerini göçe zorlamak için hava saldırılarını yeniden mi başlatacak?” sorusunu akla getiriyor.

Trump, Ürdün Kralı 2. Abdullah’ı ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi’yi konuyu görüşmek üzere Beyaz Saray’a davet etti.

ABD Başkanı’nın her iki lideri de bir şekilde ikna etmeye çalışacağı kesin.

Kahire ve Amman, Gazze Şeridi’nin boşaltılmasını da topraklarına daha fazla Filistinli mülteci almayı da reddediyor.

Ancak ABD’den gelecek baskılara direnebilmeleri için desteğe ihtiyaçları var.

Türkiye ve Arap ülkeleri de bu konuda Mısır ve Ürdün’ün yanında.

Daha önce de bahsettiğim gibi, Kahire ve Amman Trump’ı kararından vazgeçirmek için Gazze Şeridi’nin Mahmud Abbas başkanlığındaki Filistin Yönetimi’ne ve ABD’nin de onaylayacağı bir isme teslim edilmesini önerebilir.

Trump’ın asıl amacının bu olduğu ve “ölümü gösterip sıtmaya razı etmek istediği” yönünde yorumlar yapılıyor.

Kısaca ifade etmek gerekirse Gazze Şeridi’nde Hamas’ın ve diğer direniş gruplarının etkisiz hâle getirilmesi görevi Filistin Yönetimi’ne verilecek.

ABD, İsrail ve Arap ülkeleri bu konuda Abbas’a bağlı güçlere destek verecek.

Gerekirse çok uluslu bir koalisyon oluşturulup Gazze Şeridi’ne asker gönderilecek.

Yeniden inşa faaliyetlerinin finansmanı da zengin Körfez ülkeleri başta olmak üzere bağışçılar tarafından sağlanacak.

Böylece Gazze Şeridi, direniş yuvası ve İsrail için tehdit olmaktan çıkacak.

Fakat bu planın önünde de Filistinlilerin Mısır’a ve Ürdün’e değil, çok daha uzak ülkelere sürgün edilmesini isteyen Bezalel Smotrich gibi İsrailli fanatik liderler var.

Gazze Şeridi’nde yeniden imar faaliyetleri bir an önce başlamalı.

Yoğun hava saldırılarının sona ermesiyle bölge sakinlerinin çektiği sıkıntılar ne yazık ki bitmiş değil.

Derme çatma çadırlar rüzgârla savrulurken soğuk havada uyumaya çalışan Gazzelilerin yatakları yağmur suları altında kalıyor.

Trump’ın ne yapacağını beklemeden, Gazze Şeridi’ne acilen çok sayıda konteyner ev göndermek gerekiyor.

İsmail Yaşa / Diriliş Postası