Gözyaşlarıyla açılan okul!

  • GİRİŞ11.12.2024 10:35
  • GÜNCELLEME13.12.2024 20:08

Korona döneminde imam hatiplerin kuruluş yıllarına dair hazırlanan bir kitabın danışmanlığını yapmıştım. Bu vesileyle Anadolu’yu dolaşıp kurucu şahsiyetlerin destansı hikayelerini dinleme imkânı buldum.

Müslüman Anadolu insanının inandığı değerler uğruna yaptıkları fedakarlıkları dinleyince gözyaşlarımı tutamamıştım.

Türk milletinin İslam’a bağlılığını anlamak isteyenlerin İmam hatip okullarının kuruluş yıllarındaki samimiyete bakması yeterlidir.

İMAM HATİP FİLMLERİ

Keşke imam hatip derneklerimiz usta yönetmenlerle bu hikayeleri beyaz perdeye taşıyabilseler.

Özellikle ilk kurulan okulların hikayelerinden onlarca sinema filmi çıkar.

Tarihimizdeki kahramanlıkları ve kahramanlarımızı geleceğe taşıma noktasında çok başarılı olduğumuz söylenemez. Sanatın ve edebiyatın imkanlarından daha çok yararlanmamız gerek.

İmam hatipli değilim. İmam hatipçi de değilim. Bugün geldiğimiz noktada bütün okullar bizim için aynı öneme sahip. Bununla birlikte imam hatiplerin ayrı bir ruhu olduğuna yürekten inanırım. Bu ruhun korunması gerektiğini de düşünürüm.

Bu topraklara imam hatip ruhunu aşılayanları yeni nesillere tanıtarak bu ruhu istikbale taşıyabiliriz. Celal Hoca, Tevfik İleri, Mahir İz ve Nurettin Topçu gibi öncülerin her hatırasından bir film çıkar. Medeniyeti kurmanın medeniyeti yaşatmanın yolunun ilimden kültürden geçtiğini bilen bu köprü şahsiyetler imam hatip okullarına ayrı bir ruh yüklemişler.

Bu uğurda çileler çekip nice sıkıntılara göğüs germişler. Verdikleri mücadelenin bereketiyle bugünkü kazanımlar elde edildi. Gençlerimiz bu mücadelenin farkında değil. Şükrü yapılmayan nimetler kaybedilir.

AYRI ŞEHİRLERDE ORTAK HİKAYELER

İmam hatip öncüleri dinimize, kitabımıza, davamıza, ailemize, ülkemize, İslam dünyasına, insanlığa güzellik yayacak bir nesil umuduyla ömürlerini bu davaya adadılar.

İsimler ve şehirler değişse de hikayeler ortak. Her şehrin adanmışları bulundukları yeri yeşertmiş vatanının milletini seven devletine bağlı dindar bir nesil yetiştirmek için elinden geleni yapmış.

ÖNDER tarafından yayınlanan İmam Hatip Neslinin Önderleri kitabında bu hikayeler kahramanların dilinden ayrıntılı bir şekilde okuyucuyla paylaşıldı. Dileyen okurlarımız oradan ulaşabilir.

DEVELİ’DE BİR İRFAN MEKTEBİ

O kitaptan ilham alan Develi İmam Hatip Lisesi ve Mezunları Derneği de kısa sürede önemli esere imza attı.

İrfan mektebi olarak şuurlu nesiller yetiştiren Develi İmam Hatip Lisesi’nin kuruluşundan günümüze, hocalarından talebelerine uzanan hikayesini bir kitapta topladı.

Kaderin cilvesi diğer kitapta olduğu gibi bu eserde de değerli ağabeyimiz yayıncı Tayfur Esen ile bize danışmanlık düştü. Biz de bu vesileyle yeni hikâyelere duyulmamış hatıralara vakıf olduk.

Özellikle imam hatip okullarının açılma sürecinde Develilerin olağanüstü gayreti ve heyecanı beni çok etkiledi.

Bütün Anadolu’da olduğu gibi Develi halkı da yokluk ve yoksulluk yılları olmasına rağmen elinde avucunda ne varsa imam hatip okulunun inşaatı için bağışlamış. İki koyunundan birini paylaşanından tutun da evindeki halısını satıp bağış yapana kadar nice fedakârlıklar.

Genç kızlar çeyizlerini gelinler bileziklerini vermiş. Yeter ki ezanlarımız susmasın İslam’ın bayrağı düşmesin, değerlerine bağlı nesiller yetişsin demiş aziz milletimiz.

Develi’nin manevi önderi muhterem Ahmed İslamoğlu başta olmak üzere hocalar yollara düşmüş köy köy dolaşıp imam hatibin açılışını müjdelemişler.

Bütün köylerde bütün mahallelerde heyecan oluşmuş. Yoksul yokken vermenin zevkine ermiş, zenginler mallarını hayra harcayarak bereketlendirmenin huzurunu yaşamış.

Özellikle Torosların Yörükleri bütün biriktirdiklerini hocaların ellerine emanet edip imam hatibe bağışlamışlar.

Vatansever Develi halkının örnek dayanışmasıyla Türkiye’de en kısa sürede yapılan imam hatip Develi’ye nasip olmuş. Hatta o dönemin bir bakanlık yetkilisi şaşkınlığını gizleyememiş ve dernek başkanına biz devlet olarak yapsak dört senede bitiremezdik siz nasıl dört ayda bunu başardınız diye sormuş.

Özellikle temel atıldığı gün bayrama dönüşmüş.

Bölgenin manevi direklerinden olan Yahyalılı Hacı Hasan Efendi Hazretlerinin temel atma töreninde yaptığı dualar esnasında gözyaşları sel olup akmış. O günü yaşayanlar öyle bir manevi hava oluştu ki sanki Osmanlı yeniden diriliyor hissine kapıldık diyor.

Tören atma töreni gibi açılış günü de filmleri aratmayacak cinsten. Develiler o gün ayrı bir sevinç yaşıyorlar.

Açılışa bütün şehirlerden insanlar davet ediliyor. İlçenin girişinde gelenler karşılanıyor.  Gelen misafirleri kendi evlerinde ağırlamak için insanlar adeta birbiriyle yarışıyor.

O gün bütün evlerde en güzel yemekler yapılıyor. Sofralar donatılıyor. Evine misafir alabilenler mutlu ve gururlu.

Misafir alamayanlar mahzun oluyor. Misafir alamadıkları için o kadar çok üzülüyorlar ki Dernek yetkilileri devreye girip misafiri çok alan evlerden müsaade isteyip misafirsiz kalan evlere götürüyorlar.

O gün Develi’nin evlerinde misafirperverliğin destanı yazılıyor. Misafir odaları dolup taşıyor. Misafir mutlu ev sahibi mutlu.

Temelin atıldığı sabah mutluluk bütün sokaklara yayılıyor. Çocuklar en güzel elbiselerini giymiş yetişkinler bayramlıklarını kuşanmış imam hatibin inşaatını yapıldığı yere doğru koşuyorlar.

Akşamında binlerce misafir ağırlayan Develi gündüzünde yakın yerlerden gelen binlerce misafirle adeta dolup taşıyor. Develiye ulaşan bütün yollarda uzun konvoylar oluşuyor. Ankara’dan devletliler geliyor Kayseri protokolünün tamamı katılıyor.

Yakın şehir ve ilçelerden genç yaşlı fakir zengin herkes o gün orada buluşuyor. Develi’de tarihi bir gün yaşanıyor.

Uzun seneler yaşanan kuraklıktan sonra suya kavuşma gibi bir durum.

İmam hatip okulunun açılışındaki bu coşkuyu anlayabilmek için ülkemizin yakın tarihindeki Batılılaştırma operasyonlarını bilmek gerekiyor.

Cenaze namazını kıldırılacak imam bulunmadığı dönemlerden geçiliyor. Müslüman Anadolu bu halin derin acısını her zaman içinde duyuyor.

Bu sebeple İmam hatiplerin açılışı yeniden öze dönüşün başlangıcı olarak kabul ediliyor.

MUHTEŞEM BİR AÇILIŞ

Temel atma törenindeki heyecan açılışta zirveye çıkıyor.

Kayseri İmam Hatip öğrencilerinden oluşan mehter takımı İlçenin girişinden marşları çalmaya başladığında bütün ilçe halkı gözyaşlarıyla caddelere çıkıp mehtere hem eşlik ediyor hem de onları takip ederek imam hatip okuluna doğru yollara düşüyor.

‘Ceddin deden neslin baban

Hep kahraman Türk milleti’

Dönemin Kayseri Vaizi İbrahim Eken temel atma töreninde yaptığı konuşmada ‘’Bu temel iman temelidir. Müslümanları cahil göstermeye çalışanlara cevap olacak ilmin temelidir. Bu temel sıradan bir okulun temeli değil istikbalimizin ve istiklalimizin temelidir, diyerek halkın duygularına tercüman oluyor.

Develi gibi milliyetçi muhafazakâr bir yapıya sahip olan Yahyalı’da imam hatip okulunun yapımı uzun sürüyor. İnşaat bir türlü bitmek bilmiyor. O dönemleri yaşayan bir amcamıza bunun sebebini sorduğumda ilginç bir cevap verdi.

Yahyalılar dernek kurup okul inşaatına başladığında içlerinden birisi Hacı Hasan Efendi’ye durumu arz edip duasını alalım diyor. Bunun üzerine birkaç kişi efendinin okulla ne alakası var diye ileri geri konuşuyor. Sonrasında iş uzadıkça uzuyor. Ta ki efendiye çıkıp hayır duasına alana dek.

Develiler arif insanlar. Hacı Hasan Efendi’nin hem duasını alıyor hem de temele ilk harcı onun bırakmasını istiyorlar.

Büyüklerin duasının bereketiyle dönemin Milli Eğitim Bakanı'nı bile hayrete düşürecek kadar kısa sürede okulu bitirip talebe kaydına başlanıyor.

O yılların şahitleri imam hatip okuluyla alakalı Hacı Hasan Efendi’nin himmetini, Ahmet İslamoğlu Hocanın gayretini mutlaka dillendiriyorlar. İyiler hayırla anılmaya devam ediyor.

İNFAK KAHRAMANLARI

Mümin ve mütevekkil Develililer kuruluşunda bayram ettikleri imam hatip okuluna sonraki yıllarda da hep sahip çıkıyor.

Köylerden gelen talebelerin hepsi yoksul. Yüzlerce öğrenci arasından sadece iki kişinin ailesinin durumu orta düzeyde. Geri kalan bütün öğrenciler maddi olarak ihtiyaç sahibi.

Özellikle Develi’nin hayırsever esnafları onları koruyup gözetiyor. Pansiyon açıldığı yıllarda Şıhlı Köyünden bir esnaf çok sayıda battaniye alıp okula götürüyor.

Yetmediğini görünce hanımın kızlarının çeyizi için hazırladığı yorganları sırtlanıyor pansiyona bağışlıyor. Eşi hanımefendinin o kadar battaniye verdik bari yorganlar kalsaydı demesi üzerine de memleketin çocukları soğukta üşürken biz nasıl uyku uyuyabiliriz, diye cevap veriyor.

Anadolu infak medeniyetini devam ettiren kahramanlarla dolu. Develi imam hatiple ilgili hazırlanan kitabı okuduğunuzda sayısız örneğini göreceksiniz.

Mezkûr kitap için Develi’de düzenlenen tanıtım toplantısında altmış yıl önceki sevincin benzerini yaşadık. Yine farklı şehirlerden misafirler geldi yine imam hatip birleştirdi.

Aradan yarım asrı aşan bir zaman geçse de aynı inanmışlık ve adanmışlık içinde bulduk Develi halkını. Öncüler göçmüş, hocalar yaşlanmış, talebelerin saçları ağarmış ama o ruh aynı duruyor.

Selam olsun Develi’nin güzel insanlarına…

Yorumlar15

  • HALİL CEBECİ 1 hafta önce Şikayet Et
    Allah hepsinden razı olsun
    Cevapla
  • ilhan ziyaret 1 hafta önce Şikayet Et
    Maşaallah yuregine kalemine guc kuvvet versin yüce rabbim maşaallah
    Cevapla
  • Şüheda 1 hafta önce Şikayet Et
    İmamhatipli olmak bir ayrıcalıktır.Hetkese tavsiye ederim
    Cevapla
  • SULTAN ALPARSLAN 1 hafta önce Şikayet Et
    VATANINI,MİLLETİNİ,DEVLETİNİ,BAYRAĞINI,YÜCE İSLAM DİNİNİ her şeyin üzerinde seven pek muhterem MAHMUT BIYYIKLI ağabeyim!Bir MAKALE ancak bu kadar MÜKEMMEL yazılır.Yüce Yaratan sizden sizde Yüce Yaratandan hoşnut olarak ona dönüp,hoşnut ve razı olduğu KULLARI arasına katılıp FİRDEVİS CENNETİNE (CENNET İN EN ÜST VE ORTA YERİNE)giriniz Selam ve DUALARIMLA Yüce Yaratana emanet olunuz,
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Hanifi 1 hafta önce Şikayet Et
    Yanliz öğretmenler ogrecileri kaçırıyor her şeyi yokuşa suruyorlar
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat