TÜBİTAK da nereden çıktı?
- GİRİŞ29.04.2010 06:54
- GÜNCELLEME29.04.2010 06:54
Yüksek yargı, tabii Anayasa Mahkemesi hariç, Cumhuriyetin ilk dönemlerinden beri var. Hatta Osmanlıdan müdevver. 1930’larda isimleri değiştirildiği gibi, muhtevaları da değiştirildi elbette. Cumhuriyetimizin şanlı yöneticileri bir karar verdi mi, işarette bulundu mu, hık deyicileri mevkiinde görev yaptılar. Sürekli yanaşık düzen göstererek rejimi ve inkılapları her şeye rağmen (hukuksuzluk pahasına) muhafaza ve müdafaa ettiler.
CHP iktidardan düşünce, bu sefer seçilmiş hükümetlere karşı konumlandılar. 1960 darbesinden sonra yüce yargıya Anayasa Mahkemesi ilave olundu. Böylece üçlü kıskaç, seçilmiş hükümetlerin korkulu rüyası oldu.
İptal ile kapatma arasında kalan hükümetler, hukuk alanını düzenleme konusunda hiç bir adım atamadılar. Şimdi atılıyor. Bu yüzden de kıyametler kopuyor!
Yüksek yargıyı hükümet subjektif sebeplerle değiştirmek istiyor olabilir mi? Muhtemelen bazı subjektif gerekçeler de olabilir! Fakat bu kurumları asıl değişime zorlayan, dünyanın değişimi, Türkiye’nin değişimi ve insanoğlunun bitmez tükenmez hakikat ve ilim aşkıdır.
17 Mayıs 2006 Türkiye’nin yakın dönem siyasi cinayetlerinin bir dönüm noktası oldu. Danıştay üyelerine yönelik kanlı bir saldırı gerçekleştirildi.
Yazının devamına bu linkten ulaşabilirsiniz
Mehmet DOĞAN / Vakit
Yorumlar1