Rusya’nın işgalinin ilk 18 ayında, Ukrayna ordusu çoğunlukla savunma pozisyonunda iken, iki aydır topraklarının yaklaşık yüzde 20’sini işgal altında tutan Rus güçlerine karşı hücuma geçti. 

Kiev’in hedefi, Batı’nın verdiği milyarlarca dolarlık silahların da desteğiyle işgal altındaki doğu ve güney topraklarından Rusya’yı tamamen çıkarmak.

Rusya ise daha fazla ilerleme olmaz ise referandum oyunuyla ilhak, gerçekte ise işgal ettiği Ukrayna toprakları (%20) geri vermemekte kararlı.

Kış gelmeden önce her anın değerli olduğu şu günlerde Ukrayna ordusunun yavaş ilerleyişi Batıyı endişelendiriyor. 

Çünkü, Ukrayna’daki savaş kritik bir aşamada ve bundan sonra olacaklar hem Ukrayna’nın geleceğini hem de Avrupa’nın güvenliğini şekillendirebilir.

Bu savaşı Rusya’nın kaybetmesi için Batı, Ukrayna’ya büyük bir destek vermesinin sebebi de budur.

Ancak taraflar, kendi hedeflerini elde etmedikçe veya tatmin edici bir plan olmaz ise bu savaş artarak devam edecek.

*

Önemle ifade etmek isterim ki, Ukrayna krizinde madalyonun öteki yüzünde bu kriz aşılamaz ise dünya tahıl, hububat gibi gıda maddeleri ve gübre ihtiyacı konusunda büyük bir krizi ile karşı karşıya kalacağı gerçeği var.

Dünya milletler camiası ise hem tarafların daha fazla kayıp vermemesi hem de zorunlu göçlerin durması, ancak bunların da ötesinde dünyanın gıda ve tahıl ile gübre konusunda büyük bir krize sürüklenmesinden endişeli. 

Daha önce Başkan Erdoğan’ın girişimleri ve BM Genel Sekreterinin de gözlemci olarak katıldığı ‘Tahıl anlaşması’ ile dünya önemli bir krizi atlatmıştı. 

Şimdi ise Moskova ile Kiev arasında sallantıda olan tahıl anlaşması ışığında, dünya çapındaki tedarik zincirlerinin güçlendirilmesi umuduyla, Türkiye’nin de destek verdiği Cidde konferansından beklenen netice çıkmadı.

Şimdi ise tek ümit Başkan R. Tayyip Erdoğan ile Rus mevkidaşı Vladimir Putin arasında bu ay yapılacak olası görüşmede.

Bu görüşmelerin ana konularından biri ‘Karadeniz Tahıl Girişimi’nin yeniden başlaması olacak. 

Bu görüşmede Rusya’nın Türkiye ile yeni bir tahıl anlaşması yapabileceği ve küresel pazarlara tahıl tedarikini sürdürmek için her türlü seçeneğin değerlendirilecek beklentisi dünya gündeminde.

Çünkü,tüm dünyanın tahıl ambarı olarak kabul ettiği Ukrayna ve Rusya, Çin ve Avrupa ülkelerinin yanında Afrika’nın buğday ihtiyacının yüzde 40’tan fazlasını karşılıyor ancak savaş Afrika’da 30 milyon tonluk gıda kıtlığına yol açtı ve bu da gıda fiyatlarının yüzde 40 artmasına neden oldu.

Savaş nedeniyle ekilen alanların yüzde 25 azalması ve üretim hacminin yüzde 37 düşmesine ek olarak kıta ülkelerine olan gıda arzındaki uçurumun, birçok ülkede gıda krizinin başlamasına ve bazılarını açlığın eşiğine gelmesine sebep olacaktır.

Yine Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle dünyanın gıda tedarik zincirlerinin ciddi bir kıtlıkla karşı karşıya olduğu ve bunun yerel ve küresel borsaları geliştiren tüm dünya ülkelerindeki yatırımların istikrarına doğrudan etkisi olduğu unutulmamalı.

Dileğimiz ve beklentimiz tarafları büyük kayıplar verdiren ve acılar yaşatan ayrıca dünyayı ekonomik sıkıntılara sürükleyen bu işgal savaşının son bulmasıdır…  

Yeni Akit