Çürükler gitti peki ya kurtlananlar?

  • GİRİŞ30.12.2013 09:27
  • GÜNCELLEME30.12.2013 09:27

Son yaşadığımız hadiselerden hepimiz bir takım dersler çıkardık, algılarımızı, düşüncelerimizi ve duruşumuzu yeni baştan güncelledik veya resetledik! İnandığımız, güvendiğimiz veya birçok anlamlar yüklediğimiz birçok insan veya kuruluş büyük bir depremle hak ile yeksan oldu, yıkıldı önümüzde.

Meğer bu topraklarda hain hiç bitmiyormuş!

Bu nasıl bir ruh halidir demiyorum zira biz bu ruh halini artık iyi tanıyoruz!

Eskilerin “kaht-ı rical” dedikleri yetişmiş, iyi ve kaliteli  insan kıtlığı maalesef muhafazakâr kesimin en büyük handikapıdır.  Sağdan soldan devşirdiğimiz bürokrat ve vekillerimizin hali ortadadır. Yapıp ettikleri ortadır. Her zaman söyledim söyleyeceğim! Bu ülkenin asli düşüncesi “Milli Görüş ve Osmanlı Ruhudur!” Zaman bize gösterdi ki her anlamda milli bir seferberlik gerekiyor ve Anadolu'yu yeni baştan fethetmek boynumuzun borcudur! Sağdan soldan ithal edilen izmlerle bu ülkenin muvaffak olması mümkün değildir.

Ve yörüngesini  yabana çevirenlerle çetin yollar aşılmazmış!

Vatan için yüreği titremeyen, onun selameti için fedakârlık etmeyen, dış mihraklara payandalık yapanlar, dışarının pespaye ikliminden beslenenler, gücünü ve varlığını yabandan alanlar bu ülkenin bekasını böyle tehlikeye atmaktan asla çekinmezler!

İyi gün dostlarından,  menfaatçilerden, rantiyecilerden, mevki ve makam budalalarından bu ülke bıkmıştır! Ak Parti içindeki çürük elmalar dalından bir bir düşerken çok merak ediyorum. Onlar gitti eyvallah, peki ya içine kurt girmiş elmalar ne olacak?

Şimdilik renk vermeyen, ama işaret aldığında dalından düşecek olan bu kurtlu elmaların sanılandan çok olduğunu biliyorum. Ne yazık ki partilere böyle menfaat için, mevki ve makam için musallat olup sızanların, çoğu zaman fark edilemiyor oluşu, kitle partilerinin en büyük sorunu ve çıkmazıdır.

Kitle partilerinin dayandıkları bir ideolojileri olsa da büyüdükleri zaman bunu öne çıkarmada, dillendirmede ve geliştirmede bir takım zafiyetler yaşıyorlar nitekim bugün Ak Parti'nin yaşadığı durum tam olarak böyledir. Her önüne gelenin kabul edildiği,  görev verildiği ve önemli mevki makamlara getirildiği bir vakıadır. Bu gerçeklik, her demokrat partide ve ülkede de böyledir. Mamafih bunun mahzurlarını bizler tecrübe ederek görmüş olduk.

Acaba iktidar partisi dayandığı ideolojik birikimin kadrolarıyla çalışmış olsaydı, bir takım kimseler daha ince ve ayrıntılı  bir elemeye tabii tutulsaydı daha güvenilir ve istikrarlı bir çalışma ortamı oluşur muydu?

Dün güvercin misali yalvar yakar partiye giren bir takım kimselerin bugün şahin kesilip havalanması, dün partinin bütün kural ve kaidelerine bağlıyken bugün başına buyruk davranılması gercekten de çok ilginç ve manidardır!

Ak Parti gibi devasa büyük partilerin kritik noktalara çok güvenilir isimlerin atanması noktasında daha dikkatli ve gelenekçi olmasını beklerdik!

İşte önümüzde yerel seçimler var.

Birçok il ve ilçede her düşünce ikliminden yetişmiş insan aday adayı olarak başvurusunu yaptı. İllerin ardından ilçe adayları da yakında açıklanacak. Bu seçimin diğer seçimlerden daha kritik ve anlamlı bir seçim olduğu şüphe götürmez bir gerçek. Bu büyük fırsatın, donanımlı, ideolojik yapısı sağlam, güvenilir, geçmişi temiz, bağımlılığı olmayan, eş, soyadı, cinsiyet kontejyanından uzak kriterlerle dikkatle seçilen adaylarla taçlanması gerekir.

Burada il başkanlarına büyük mesuliyet düşüyor. Hiç kuşkusuz Başbakan Erdoğan'ın binlerce adayı yakından tanıyıp bilmesi mümkün değil. İl başkanlarının, teşkilatların ve diğer referansların işaretleriyle tespit edilecek bu adayların bu yaşanan hadiselerden sonra daha da ayrıntılı bir elemeden geçirilmesi yarınlarımız için son derece önemlidir.

Çürük ve kurtlanmış elmaların ise toplanıp sepetlenmesi lazım!

Bir takım ittifaklarla seçim kazanma stratejileri geliştiren partilere inat üzerinde en ufak şaibe olmayan adaylar tercih edilmelidir zira üzerinde en ufak gölge bulanan adayların isimleri üzerinde temcit pilavı gibi tekrarlayıp, ezberledikleri “yolsuzluk” siyaseti yapılacağı aşikârdır. Zira Anadolu'da isimleri üzerinde böyle gölgeler olan bir takım insanların ısrarla aday olmaları,  üst düzeyde partililerle yakın temas içine girmeleri meselesi gözden ırak tutulmamalıdır.

Partinin kuruluşundan beri az çok yakınında olan birisi olarak uzun upuzun yıllar bazı isimlere itiraz edip durmuştum ve son olaylarda yanılmadığımı görmüş olmaktan mutlu olmasam da hala endişeliyim ve aynı hataların tekrarından kaygılıyım.

2014 yılı her anlamda zor bir yıl olacak.

Belki de muhafazakâr kesimin var olma mücadelesinin en keskin olduğu sene olacak. Bu mücadelede muzaffer olunması isteniyorsa her kesimde yatay ve dikey anlamda - çürüklerle -ciddi mücadele şarttır!

Yoksa “Büyük Türkiye Ülküsü” yarım kalacak!

Meryem Aybike Sinan- Haber7

meryemaybike@gmail.com

Yorumlar1

  • sartech 10 yıl önce Şikayet Et
    devşirilmeyen kim?. sayın sinan, yazınızda son derece güzel tespitlerde var. demişsinizki ''Sağdan soldan devşirdiğimiz bürokrat ve vekillerimizin hali ortadadır. Yapıp ettikleri ortadır. Her zaman söyledim söyleyeceğim! Bu ülkenin asli düşüncesi “Milli Görüş ve Osmanlı Ruhudur!” peki şimdi size soruyorum. bu ak parti kurulurken, yönetim kadrosu milli görüşten kopartılıp, içlerinede diğer partilerden azar aar adamlar serpiştirilip millete sunulmadımı? tavanından tabanına, milli görüşten gelen, yada diğer siyasi partilerden gelen şahıslar sizin deyiminizle devşirilmedimi? rahmetli necmettin erbakan hocanın söylediklerini hafızanızda bir toklayın, milli görüş ve osmanlı ruhu kalmışmıki acaba? o zaman sizin anlattıklarınızdan yola çıkarsak şayet, bu sepetteki elmaların hepsi çürük vesselam...
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat