Merdi vatan için cansiperane çalışır, çabalar, gecesini gündüzüne katar, samimidir, ilkelidir, dürüsttür, vefalıdır, civanmerttir. Tek amacı hizmettir, tek gayesi millet, din ve devlet için en iyiyi, doğruyu ve güzeli inşa etmektir. Dalavere nedir bilmez, yedek ajandası yoktur, kalbi temiz, niyeti hayırlıdır.

Doğrusunu samimiyetle, yanlışını iyi niyetle yapar.

Namerdi için durum tam tersidir.

Çok konuşur az iş yapar, en iyi koltuklara oturur, en kötü işleri çıkarır, riyakârdır, fesat ve fitne- fücurdur! Emanete hıyanet etmek en büyük meziyetidir. İcazeti milletten alır, kazığı millete atar, başkasına hizmet eder, doğrusu ve gerçekliği sorunlu, art niyetlidir. Birçok yedek ajandası vardır ve her biri başka bir hedefe hizmet eder. Kalbi kin ve nefret doludur. Yalancı, kibirli, alçak, sahtekâr ve düzenbazdır!

Doğrusunu hile ve desise ile, yanlışını bilerek yapar!

17 Aralıktan bu yana önümüzde öylesine bir tablo var ki millet olarak kaygılıyız, üzüntülüyüz, şaşkınız, hayret ve keder içinde olup bitenlere hicapla bakıyoruz. Medya kaynıyor, siyaset kaynıyor, ekonomi kaynıyor! Ancak dönüp geniş halk kitlelerine baktığımızda durum tam da tersini söylüyor. Halk akl-ı selim ve kemalatla meselelere bakıp hayır ve dualarla ülkenin selametini istiyor.

Bu ülkede uzun yıllardan bu yana her seçim öncesi bir takım toplumsal mühendisliklere aşinalığımız ve dahi bağışıklığımız olmuştu. Ancak bu defa birbirini takip edecek bir seçimler zinciri söz konusu olunca bu durum bir fırtınaya hatta kasırgaya dönüştü.

Aylardan beri “Gezi” olaylarıyla patlak veren fırtınanın şiddetleneceğini bekliyorduk zira bu fırtınanın bir dost kasırgasına dönüşeceğini büyük bir çoğunluk belki de beklemiyordu, öngörmüyordu.

Zira bu sabırlı, ferasetli ve sessiz çoğunluk böylesine bir “dost kazığını” beklemiyordu. Açıkçası bu sözde dostların medya kuruluşları aslında aylardır bangır bangır bağırmakta idiydiler. Ama bizim siyasiler anlamazlıktan geldiler, ciddiye almadılar, belki de kondurmadılar.

İşte haftalardır ülkede bir kasırga var ve hepimiz endişeliyiz.

Yani geniş halk kitlelerinin her türlü alçaklığın farkında olduğunun ve bu yol ayrımını akli selim ve kalb-i selimle takip ettiğini görüyoruz. Türk Milleti diğer Ortadoğu ve Doğu milletlerine benzemez. Bu milletin genetik kodlarında imparatorlukların engin bilgeliği ve derinliği vardır. Bir iki şarlatanın ortalığı bulandırmak için etrafa saçtığı kin ve nefret tohumları bu coğrafyada filiz vermez ve senaryosunu yaban ellerin yazdığı hiçbir film tutmaz bu topraklarda! Böylesi filmlerin takipçisi az olur, gişe yapmaz!

Tanzimat'tan beri batı ile temasa geçen sözde batılı düşünen aydın modeli önce Jön Türk adıyla ihanetin destanını yazdı ve sonra ittihatçı kesilip her türlü entrika ve desise ile Osmanlının sonunu hazırladılar.

Ve şimdi de başka başka entrikalar sergileniyor… Bu milletin başına karanlık ve sıkıntılı zamanlar nedense hep batıdan musallat oldu. Vesayetler biteviye isim ve kılık değiştirdiler. İşte kod adı “ entrika” olan suni bir kaosun içindeyiz.

Şu hakikati iyice kavramamız gerekir:

Manidar olan toplumun yarısının oylarıyla iktidar olmuş bir partinin içine yanlış yapan üç beş insanın çıkması değildir. Bu yanlışlara anında MANİ olmayıp aksine derleyip, toparlayıp, biriktirip, daha doğrusu “turşusunu kurup”  tabii üzerine tuzunu, sirkesini ve sarımsağını ilave ettikten sonra; tam seçim zamanı gündeme getirmek gerçekten de çok MANİ/DAR'dır!

Şeyh Küşteri'den bu yana beyaz perde (Siyah perde mi desem acaba)  böylesi bir hayal oyunu görmedi. Ama tam bir Sükût-u hayâl!

Ağalar, Beyler tarih sizi de Yargı/layacak! Tabii sizin yöntemlerinizle değil, hakikatin, adaletin ve hakkaniyetin eliyle ve hikmetin diliyle sorgulanacaksınız!

Bu tarih Jön Türkleri, İttihatçıları, Cuntacıları yazıyor! Unutmayınız ki sizi de yazacak! Tarih affetmez ve unutmaz zira gerçeklerin her zaman ortaya çıkma eğilimi vardır!

Unutmayınız ki; Adaletsiz bir ülkede;

Yürek Vicdan/sızlanır,

Vefa Duygu/sızlanır,

Ruh Işık/sızlanır,

İnsan Ar/sızlanır

Ati Şafak/sızlanır

Hakikat Yargı/sızlanır!

 Akl-ı Selim ve kalb-i selim ilelebet payidar kalacaktır!

Zira kötülükler bahtsızlanır!

Meryem Aybike Sinan- Haber7

meryemaybike@gmail.com