Edebiyat’tan ikmale kaldınız Monşer!

  • GİRİŞ04.08.2014 09:00
  • GÜNCELLEME05.08.2014 11:54

Başbakan Erdoğan, edebiyatı iyi bildiğini söyleyen çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’nu yaptığı gaftan dolayı eleştirdi ve “sen edebiyatı da bilmiyorsun” dedi.

Adana ziyaretleri kapsamında vatandaşlarla konuşan İhsanoğlu, "Beni imtihan etmek isteyenlere, İstiklal Marşı, Çanakkale Şehitleri, Yahya Kemal'in 'Süleymaniye'de Bayram Namazı', bir de Fuzuli'nin 'Su Sesi'ni söylüyorum" dedi.

Lakin Ekmeleddin İhsanoğlu bu cümlelerde sadece bir gaf yapmıyor. Fuzuli’nin “Su sesi” değil, “Su Kasidesi” vardır. Gözden kaçtı ama bu cümlesi de yanlış! Yani edebiyat namına her ne konuşursa konuşsun Ekmeleddin İhsanoğlu edebiyattan kalıyor!

Yukarıdaki her üç şiir ve üç şairin de bir yerleri Ekmeleddin İhsanoğlu’nun elinde kalıyor! Hâsılı kelam zorlama olmuyor bazı şeyler. İnsanın testisinde ne varsa dışarıya o sızar Monşer, ikmale kaldınız!

Oysa Başbakan ve Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan edebiyatı hem iyi biliyor hem de gerçekten de o edebiyat içerikli konuşmalarıyla hem hitabetiyle hem de söz sanatlarıyla farklılık ve zenginlik yaratıyor.

Geçtiğimiz gün sanırım Mardin konuşmasıydı, müthiş bir konuşma yaptı ve yine Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş’ı öyle bir yerden öyle bir söz zenginliğiyle eleştirdi ki değme edebiyatçılar yanında yaya kalırdı.

O konuşmada Başbakan Erdoğan tam olarak şöyle diyordu:

“Bağlama çalıyormuş! Kendisine bir tavsiyem var. Yozgat sürmelisini de çalmayı öğrensin. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra diğer adayı alıp birlikte bir Yozgat Sürmelisi olan “Dersini almışta ediyor ezber” türküsünü söylerler artık!

İşte edebiyat budur!

İşte siyasetçi böyle olur dedim. Taşı usulca, yerli yerinde, sağa sola vurmadan tam yerine oturtmak budur! Söz ehli diyeceğini böyle der!

Yozgat Sürmelisi bir türkü usulüdür. Rahmetli THM saz sanatçısı Nida Tüfekçi tarafından tanıtlan ve yayılan bu türün kendine has bir ritmi ve ahengi vardır. Bu türü bilmeyen, bu türkünün sözlerini bilmeyen böyle bir ironiyi nasıl yapar?

Hâsılı kelam yaşadığı toprağın kokusunu, dilini ve havasını iyi biliyor Başbakan. Edebiyatını iyi biliyor, insanının yüreğine dokunmasını iyi biliyor.

Oysa Ekmel edebiyattan ikmale kalıyor!

Ekmeleddin İhsanoğlu’nun durumu gerçekten de çok fena. Bana ünlü edebiyat eserindeki  “Zoraki Tabip” hikâyesini hatırlatıyor.

Ahmet Vefik Paşanın “Zoraki Tabip” adıyla Türk Edebiyatına uyguladığı Le Médecin Malgré Lui adlı Fransız komedisini Molière 1666’da yazmıştır. Bu komedinin konusu, Ortaçağın çok yayılmış bir fabliyosundan alınmıştır. Köylü Hekim adını taşıyan bu fabliyoda, kocasından yediği dayakların öcünü almak isteyen bir kadının, adamı gayet usta bir hekim diyerek etrafa yayması üzerine hastaların hücumuna uğratması ve adamın çok sıkışık bir duruma düşmesi ve gene kadının öğrettiği bir oyunla bu sıkışık halden kurtulmasıdır.

Ekmeleddin İhsanoğlu ne yapsın?

Kendisinin Zoraki Tabip’ten ne farkı var Allah aşkına?

Edebiyat mı öğrensin yoksa bir yandan CHP, MHP, BBP gibi onlarca partinin zihniyetine göre kendini mi kurgulasın, solcu mu olsun, sağcı mı olsun, ortada mı dursun, ne yapsın adamcağız? “Çatı Aday” ama daha hiçbir konuda temeli yok. Kendisini düştüğü bu müşkül durumdan yine mağlup olacağı seçim kurtaracaktır! O gün eminim ki içinden “Neydi canım o sıkıntılı günler, ben neler çektim” diyecektir.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile hiçbir konuda aşık atamaz ve atamıyor da. Seçimin sonucu belli aslında… Önümüzdeki Pazar yapılacak seçimin muzafferi hiç şüphesiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olacaktır. Bundan hiç kuşkumuz yok.

Ne demiş atalarımız:

“ Görünen köy kılavuz istemez!”

Meryem Aybike Sinan- Haber7

meryemaybike@gmail.com

@aybikesinan

Yorumlar1

  • ali karaman 10 yıl önce Şikayet Et
    ellerinize sağlık. ne güzel yazmışsınız.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat