Adalet gecikmez tez verilmeli!

  • GİRİŞ22.02.2016 07:50
  • GÜNCELLEME23.02.2016 07:02

Ki son tahlilde ciddi bir algı operasyonuyla, dış güçlerin tazyikiyle siyasileri de bu tuzak meseleye bir şekilde bulaştırıp “Çözüm” denen o anlamsız ve gereksiz süreci başlatmaya muvaffak oldular…

“Çözüm” görüldüğü gibi bütün haşmetiyle denendi ve maalesef niyet hayr olsa da akıbet hayr olmadı ve netice tam bir felaket oldu!

Gerçekten de “Kürt Sorunu” var mıydı?

Özellikle Cumhurbaşkanımızın sözleriyle cevap vermek istiyorum. 6 Ocak 2016 günü Beştepe Külliyesinde muhtarlara yaptığı konuşmada sarf ettiği şu ifadelere dikkat ediniz lütfen;

“Türkiye’de Kürt sorunu değil, terör sorunu var. Kimse bize bunu yutturmaya kalkmasın!”

Evet, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı aynen böyle söylüyor!

Ve bu sözler bütünüyle bir vakıa ve hakikat. Cumhurbaşkanımızın bu görüşleriyle bu ülkeyi seven canını ortaya koyan milyonlarca insan hemfikir.

Peki, hal böyleyken hala Ak Parti içinde dahi özellikle bölgedeki bazı vekillerin ısrarla “Kürt Sorunu” ifadelerini kullanmaları ne anlama geliyor? Neden olmayan, bölge insanının dahi hiç dile getirmediği ve şikâyet etmediği daha doğrusu hiç olmayan hayali sorunlar varmış gibi sunuluyor ve lâfebeliği yapılıyor ve olmayan bir şey bize yutturulmaya çalışılıyor? Hıh?

Çünkü maalesef ortalık riyakar iki yüzlü kripto Kürt Milliyetçilerinden geçilmiyor! Çünkü bu adamlar her yerdeler, çünkü güya barışçıl, yalandan ve yumuşak söylemleriyle, türlü demagojilerle uzun zamandır devletin altını usulca oyuyorlar ve iyi niyetli vatandaşlarımızı ve aydınlarımızı da ayakta uyutuyorlar!

Karşılarında ola ki içinde Türk sözcüğü geçen bir cümle kurdunuz… O an hemen yerlerinden fırlayan, ağızları köpükler içinde hemen “Irkçı” yaftasını size giydiren bu kişiler sonuna kadar Kürt Milliyetçiliği yapmaktan da hiç imtina etmiyorlar her nedense! Bu kadar pervasızlar!

Maalesef böyle bir iklimde Kürt Milliyetçiliği almış başını gidiyor!

Vicdanı körleşmemiş iyi niyetli her kimse bilir ki bu ülkede, bu vatan topraklarında bu ülke insanları arasında kesinlikle “Türk-Kürt” ayrımı yoktur, etle tırnak gibi bütünleşmiş bir Türk Milleti vardır. Ve bu Türk Milleti sevinçte, tasada, iyi günde ve kötü günde birdir, kader birliği içindedir…

Allah aşkına televizyonlarımızda, ilgili toplantılarda neden şu sorular sorulmaz acaba?

Devlet Kürtlere şiddet uyguluyorsa, neden batı illeri hızla Kürt göçüne sahne olmaktadır?

Güneyde PKK teröründen kaçan Kürt vatandaşlarımız Kobani’ye mi taşınıyorlar, yoksa Mersin, Adana,  İzmir ve İstanbul’a mı?

Üniversite sınavları batı illerine ayrı doğu illerine ayrı mı yapılıyor?

KPSS sınavlarında bölge ayrımı mı yapılıyor?

Kağan, Kürşad, Almıla gibi Türk isimleri çocuklara veriliyor da Rojin, Berfin Bese gibi Kürtçe isimler nüfusta çocuklara verilmiyor mu?

Batıdaki Kürt asıllı vatandaşlarımıza bölge halkı hiç ırkçılık yapıyor mu? Yapılsa kitleler halinde oralara göçülür mü göçülmez mi?

Meslek seçiminde bu ülkede Cumhurbaşkanı olma da dahil her türlü tercih yolu herkese açık mı değil mi?

Bu soruları uzatmak mümkün ama uzatmayacağım zira bu kadarını kâfi görüyorum. Görüldüğü gibi bir Türk ile Kürt arasında vatandaşlık hakları noktasında hiçbir ayırım yoktur ve ülke sathında herkes eşit haklara sahiptir!

Peki, bu Kürtçü hainlerin derdi ne?

Bunların biricik derdinin ülkeyi bölmek, parçalamak, dışarıdaki efendilerine bölgeyi peşkeş çekmek, Türkiye’yi içten içe çökertmek için enerjisini terörle harcayıp zayıflatmak emeliyle hain ve aşağılık bir propagandaya sarıldıklarını ve akla hayale gelmeyen üçkâğıtlarla bu aziz vatana ihanet ettiklerini bu ülkeyi sevenler hala görmüyor mu acaba?

 

Artık YETER!

Biz Kürt sorunu olduğunu düşünmüyoruz!

Bu ülkede ciddi bir Kürt Milliyetçiliği ve terör sorunu vardır!

Bu ülkede bir hain ve alçak sorunu vardır. Bu ülkede ülkeye ihale ile sokulmuş kripto Kürtçü aydın, gazeteci, akademisyen sorunu vardır! Bu ülkede yalana ve demagojiye ram olmuş saftirik veya üç maymunu oynayan sözde aydın sorunu vardır!

Artık yolun sonuna gelmiş bulunuyoruz…

Vatana ihanet edenin kellesi tez elden alınmalıdır!

Benim askerime, polisime, masum vatandaşıma merhamet etmeyen vatan hainlerine artık merhamet edilemez, edilmemelidir! İlgili yasaların tez elden çıkarılması gerekmektedir! Yüreği yanan kitleler bunu ivedilikle bekliyor…

Sözlerimizi merhum Destan Şairimiz Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun anlamlı sözleriyle noktalıyoruz. Diyor ki Üstad; “Adalet gecikmez tez verilmeli!”

 

Gazi Alperenler işe koyulun,
Gayrı söze vakit az verilmeli
Bidevi atlara rüzgârca soluk
Ve yıldırımlarca hız verilmeli.

Şanlı Kitap önderiniz kılındı.
İman-Sancak gönderiniz kılındı.
İklim-i Rum minderiniz kılındı.
Ol mindere kavi diz verilmeli.

Ekmek, su, aş bulmak gecikebilir.
Temele taş bulmak gecikebilir.
Devlete baş bulmak gecikebilir.
Adalet gecikmez tez verilmeli!

 

Meryem Aybike Sinan/Haber7

meryemaybike@gmail.com

Twitter:@aybikesinan

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat