Uzun zamandır gündemimizi terör meşgul ettiği için ülkemizde olup biten güzellikleri maalesef göremiyoruz veya gözümüzden kaçıyor. Oysa ülkemizde hakikaten çok güzel şeyler de oluyor.

Birkaç gün önce Malatya’daydım.

Bir şehir düşününüz ki birkaç aylık bir fasıladan sonra gittiğinizde bile bambaşka bir çehreyle karşınıza çıksın, sizi şaşırtsın!  İşte Malatya da böylesi şehirlerden birisi…

Sık sık gittiğim güzel memleketimde bu kez çok daha farklı bir canlılık gördüm. Neredeyse bütün seçimlerde Ak Partiye en fazla oy çıkan ilk üç şehir içinde yer alan şehrin uzun zaman sonra Bakan çıkarmış olması şehirdeki enerjiyi sinerjiye dönüştürmüş, moral motivasyonu yükseltmiş ve bütün alanlarda bu heyecanı görmek mümkün. 

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi’yi halk çok seviyor. Öyle ki konuştuğumuz Malatyalılar “Malatya’nın uzun zaman sonra önemli bir siyasetçisi ve bakanı oldu” diyor. Cumartesi günü mevkidaşı Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile kente gelen Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi’nin şehirde yarattığı sinerjiyi ve ivmeyi gözlerimle görme imkânım oldu. Öyle ki Rahmetli Özal’ın şehre geldiği zamanlardaki o heyecanı ve güzelliği Bakan Tüfenkçi’nin gelişinde de görünce şaşırmadım desem yalan olur… Gerçekten çok heyecanlandım.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır mütevazı, heyecanlı, samimi bir kişilik ve güler yüzüyle tam bir halk adamı. Daha doğrusu hakikatli bir İstanbul Beyefendisi… Dervişane bir tavrı ve tarzı var. Büyükşehir Belediyesinin bürokratları genç ve idealist bir ekipten oluşuyor. İşte bu idealist ve genç ekip şehirde harikalar yaratıyor.

 Şehrin Beydağlarına yaslanan bölümü Yeşilyurt Belediyesi, daha aşağılar ise Battalgazi Belediyesi olarak iki merkez ilçeye bölünmüş… İki Belediye tabiri caizse Malatya’yı iki tarafından çekiştiriyor. Öyle ki şehir kabına sığmıyor sanki. Doğu ve batı yakasına doğru hızla büyüyor, açılıyor. Malatya’da Büyükşehir Belediyesinin önderliğinde diğer ilçe Belediyeleri hakikaten her anlamda destan yazıyor.

Yeşilyurt Belediyesi şehrin en büyük merkez ilçesi…  Yeşilyurt Kaymakamı Nesim Babahanoğlu ve Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat Türkiye’de belki de eşine az rastlanır bir ortaklıkla çalışıyor ve bunu her anlamda hissedebiliyorsunuz.

Kaymakam Nesim Babahanoğlu ufku ve mefkûresi olan bir isim. Şehre geldiği günden bu yana özellikle kültürel anlamda çok ciddi çalışmalar yapıyor. Geçen yıl başlattığı “Yeşilyurt Kitap Yurdu” projesi iki yıldır sürüyor ve bu etkinlik Mayıs ayında başlayacak Malatya Uluslararası Kitap Fuarına kadar devam edecek. Hemen hemen bütün okullara yazar-öğrenci buluşması kapsamında sonbahardan bu yana yaklaşık 30 yazar gelmiş gitmiş… “Biz ancak ilim-irfan,  kültür ve sanatla ideal bir nesil yetiştiririz” diyen bir Kaymakam var Yeşilyurt’ta. Halk kendisini çok seviyor. En önemlisi de Belediye Başkanı ile olan uyumlu dayanışması olsa gerek.

Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat ise kendisini şehri güzelleştirip yaşanabilir bir şehir yapma idealine adamış değerli ve kararlı bir başkan. Aynı zamanda birçok kültürel çalışmanın da hamisi ve destekçisi… Ne diyelim darısı diğer illerimizin ve ilçelerimizin başına.

Malatya Büyükşehir Belediyesi olduktan sonra hızla kendini büyük projelerle ifade ederken, her anlamda dev adımlar atarken artık “kent estetiğine” önemli ölçüde bağlı kalındığını görmek bendenizi mutlu etti. Mesela Fahri Kayahan Bulvarında “Kanal Yeşilyurt”  projesiyle yeni bir kanal açılması çalışması var. Yanı başındaki Gündüzbey’de bulunan Derme Çayı bu kanalla buluşturulacak. 

Ortasında çayların aktığı bir serince şehir Malatya var artık karşımızda!

Sanat sokağı tarih kokuyor!

Şehirde son yıllarda bana göre en önemli çalışmalardan birisi de şehirde İnönü caddesinde yaklaşık 30 dönüm alana yapılmış “Sanat Sokağı” sıra dışı bir çalışma olmuş. Bu projeyi hayata geçirdikleri için başta Başkan Çakır’ı, Kültür ve Sanat’tan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Ertan Mumcu’yu ve diğer ilgilileri bütün Malatyalılar adına kutluyorum…

Peki, bu sanat sokağında ne var? Daha doğrusu amacı ne?

Geleneksel Konut mimarisinden esintiler taşıyan, dün ile bugünü bir potada eriten, özellikle kadim sanatlarımızı sergileyecek mekânlar ve alanlar oluşturmak…

Cemil Meriç’in deyişiyle “ Muhteşem bir maziyi daha muhteşem bir geleceğe” bağlayan bir köprü yaratarak halka bu köprüden manevi geçişler yaptırmak!

Sanat Sokağının doğu yakasında iki, batı yakasında üç adet olmak üzere bitişik nizamlı geleneksel mimarimizden izler taşıyan konak tarzındaki yapılara Malatya Mutfağı, Sohbet Kafe, Kitap Kafe, Türkü Kafe, Halı Dokuma Atölyesi ve satışı, Kent Müzesi gibi fonksiyonlar verilmiş. Sokağın sonunda yer alan konak ise Gençlik  Merkezi olarak ayrılmış. 

Malatya’nın da bir külliyesi var!

Şehrin artık birçok şehirde olmayan bir Külliye projesi var ve bitmiş durumda. İpek caddesi üzerinde yaptırılan, bir Camii ve Kültür Merkezinden oluşan Külliye’nin bölgede örnek olması bekleniyor

İkinci katında cami, sınıf, atölye, fitnes, çok amaçlı toplantı salonu, şark köşesi, ihtiyar odası ve kafeteryaların bulunduğu proje ince işçiliğiyle birlikte tamamlanırken, çevre düzenleme çalışmalarının da kısa sürede bitirilmesi hedefleniyor.

Peki ya konuşan oturma banklarını duydunuz mu?

Malatya önden yürüyor ya… Malatyalı biliyor!

Bu banklar önce sanat sokağına daha sonra Hürriyet Parkına konmuş. USB ile yükleme yapılarak, düğmeye basınca sesli sistemin çalışmaya başladığı konuşan banklara, Ahmet Kaya, Fahri Kayahan, Necip Fazıl, Sami Kasap, Mehmet Akif, Sezai Karakoç gibi ünlü yazar ve sanatçıların adları verilip eserleri yüklenmiş…

Malatya Büyükşehir! Diğer otuz şehir gibi…

Lakin çalışma ve farklılığıyla gerçekten Büyük Şehir! 

Meryem Aybike Sinan-Haber7

meryemaybike@gmail.com

Twitter:@aybikesinan