Orta Koridor, orta yol…
- GİRİŞ31.01.2025 08:22
- GÜNCELLEME31.01.2025 08:22
Önceki gün Ankara’da çok önemli bir toplantı vardı.
Türk Dünyası’nın üç önemli ülkesi 2 Ağustos 2022 yılında ilki Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te yapılan Üçlü Platformun Ankara toplantısını gerçekleştirdiler. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın riyasetinde gerçekleştirilen Üçlü Platform toplantısına toplam 9 Bakan katılım gösterdi.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Özbekistan Dışişleri Bakanı Bahtiyar Saidov, Azerbaycan Ekonomi Bakanı Mikayıl Cabbarov, Özbekistan Ticaret Bakanı Laziz Kudretov ve Özbekistan Ulaştırma Bakanı İlham Mahkamov ve Azerbaycan Dijital Kalkınma ve Ulaştırma Bakanı Rashad Nabiyev’in katıldığı toplantıya Türkiye’den Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan, Ticaret Bakanımız Ömer Bolat ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Abdulkadir Uraloğlu katıldı.
Pek çok yazımızda dile getirdiğimiz üzere “Ulaştırma” konusu TDT üye ülkelerinin en büyük handikabı. Orta Koridor ve Zengezur Koridoru bu anlamda çok önemli. Orta Koridor farklı taşımacılık modlarını (Demir yolu, kara yolu, deniz yolu) içeriyor ve “Bir Yol Kuşak” projesinin de bir parçası. Zengezur Koridoru ise (Turan Koridoru) Türk Dünyası için daha başka bir anlam ifade ediyor.
Toplantının akabinde yayınlanan Ortak Bildiri’nin ana gövdesi hiç şüphesiz “Güçlü Stratejik Ortaklık, Karşılıklı Saygı, Güven, Ortak Çıkar, Tarihî ve Kültürel Bağlar" gibi başlıklar üzerinden oluşturuldu. Bildiride ticaret, yatırım, sanayi, enerji, ulaştırma, dijitallik, iletişim ve ortak projeler kabîlinden daha pek çok alanda maddeler bulunuyor.
Bildiride; Karabağ ve Doğu Zengezur’un imar ve ıslahı çalışmalarının desteklenmesine, TDT üye ülkeleri arasındaki ticari ve ekonomik iş birliğini güçlendirecek hukuki altyapının geliştirilmesine, basitleştirilmiş gümrük koridorunun kurulmasına, özel sektörün her türlü yatırım faaliyetinin desteklenmesine, kurumlararası koordinasyonun bağlantısallık çerçevesinde kolaylaştırılmasına yer verildi.
Ayrıca Suriye ve Filistin meselesi de konuşuldu. Filistin’de iki devletli bir çözümden yana oldukları teyit edildi. Suriye’nin desteklenmesi konusu da gündem maddeleri arasındaydı.
Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan, toplantıda yaptığı konuşmada tarihî ve kültürel bağlarımıza, kardeşlik hukukumuza vurgu yaparken bir yandan da reel politiğin, bölgesel ve küresel stratejinin pek çok meselesine ayrıntılı bir biçimde mercek tuttu ve;
“Böylesi bir jeopolitik ortamda Türk Dünyası içerisindeki dayanışma ihtiyacı da giderek artmaktadır” dedi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın şu ifadeleri çok önemleydi:
“Her üç ülke 1,5 trilyon dolara yaklaşan gayrisafi millî hasılaları, 132 milyonu aşan nüfuslarıyla dünya ve bölge ekonomisi için önemli potansiyeller taşımaktadır.”
Olağanüstü bir tespit. Buna Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan nüfusları da eklenince 160 milyonu aşan devasa bir nüfus ve nüfuzu olan bir "Türk Dünyası" potansiyeli var...
Hasılı, önemli ve verimli bir toplantı idi. Bildiri metnini de kapsamlı ve çok anlamlı maddeler içeriyor. Toplam 9 Bakanın katıldığı bu toplantı yapılırken aklıma üşüşen sorulardan birisi hiç şüphesiz “Türk Dünyası Bakanlığı” gibi yeni bir bakanlığın ihdas edilmesi hayalimin nüksetmesiydi...
Bir “Türk Devletleri Bakanlığı” demek bu kadar bakanlığı ilgilendiren düzinelerce meselenin tek bakanlıkça spesifik bir şekilde ele alınması ve sorunların ivedilikle çözülmesi demek. İsmail Bey Gaspıralı’nın “Dil’de, Fikir’de, İş’te Birlik” düsturunun tek tek hayata geçirildiği şu tarihî günlerde “Türk Dünyası Bakanlığı” ile bu düstur taçlanabilir.
Bütün Türk Dünyası olarak orta yolu bulduğumuz gün cihan bizimdir...
Türkiye gazetesi
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol