Personelinin aşk skandalıyla sıgaya çekilen başkan!
- GİRİŞ27.09.2010 07:20
- GÜNCELLEME27.09.2010 07:20
Dr. Nevzat Doğan.
Geçen dönem Kocaeli AK Parti milletvekiliği yaptı. Pediatri uzmanı başarılı bir tıp doktoru. Geçmişinde parlak bir kariyeri var. Kocaeli milletvekilliğinden sonra İzmit belediye başkanı seçilerek İzmit’i ciddi anlamda projeleriyle ‘yepyeni bir İzmit” yapma yolunda canla başla çalışıyor.
Ancak bu aralar canı fena halde sıkkın. İzmit tarihinde bu güne kadar görülmemiş dev projeleriyle, çalışmalarıyla başarıdan başarıya koştuğu halde bütün bunların görülmemesi ve sadece eften püften olumsuzlukların görülmesi ona göre haksızlık.
Dr. Nevzat Doğan bu aralar yerel basının bombardımanına tutulmuş durumda.
İzmit Belediyesinde üst düzey bir bürokrat ile bir bayan çalışanının aşk skandalıyla kadın çalışanının görevine son veriyor. Bu durumun negatif ayrımcılık olduğunu savunan yerel basın erkeğin de görevine son verilmesi gerektiğini söylüyor. Haftalardır yayın yapıyor nedense!
Geçtiğimiz gün Nevzat Bey ile makamında karşılıklı kahve içip sohbet ettik. Kendisiyle bu güne kadar hiç karşılaşmamıştık. Zaten mümkün olduğu kadar şehirdeki bütün etkinliklerden uzak durmaya çalışan birisiyim. Sanırım bütün vaktimi İstanbul’a harcadığımdan olacak, İstanbul’u daha öncelikli bir konumda hayatıma soktuğumdan mütevellit İzmit’e biraz mesafeliyim açıkçası. “Gel kâtibim beni İstanbul’a yaz” adlı yazımı okuyanlar bilirler ki bu şehir benim için büyülü ve efsanevi bir şehirdir. Kendimi sadece İstanbul’da mesut ve bahtiyar hissediyorum. Ancak iş mecburiyetimden dolayı buradayım. Şairin dediği gibi:
“Kimseden etmem şikâyet, ağlarım ben halime
Titrerim mucrim gibi baktıkça istikbalime”
Öyle ya yaşadığımız yeri de çoğu zaman kendimiz seçmeyiz, kader bizi bir şekilde sürekler o mekânlara…
Dr. Nevzat Doğan’ı basından tanıyordum. Oldukça mesafeli, soğuk, ciddi, içe kapanık birisi olduğu söyleniyordu. Açıkçası bir insanı başkalarının söylemleriyle değerlendirmemek gerektiğini bu görüşmede net bir şekilde anlamış bulundum.
Karşımda oldukça birikimli, kibar, nazik, açık sözlü, duruşu olan bir beyefendi vardı. Haber7.com’u özellikle beğenerek takip ettiğini söyledi. İlk sorum tabii ki İzmit Belediyesinde işine son verdiği bayan ile ilgili olandı. Âşık olduğu için bir insana böyle bir ceza mı verilmeliydi?
Hani Belediye olarak bir iş yerine kurallara uymadığında mühür vurursunuz ama insanların gönlüne de mühür vuramazsınız ki dedim. Dr. Nevzat Doğan gerçekten de bütün içtenliğiyle ve biraz da keder dolu bir yüz ifadesiyle:
“İnsanları gönüllerindeki duygular için elbette yargılayamazsınız Aybike Hanım, iş yerlerinde belki çoğumuzun fark etmediği binlerce vaka var. Ancak iş ahlakı, etik denen bir şey var. Bazı duyguları alenen, iş yerinde herkesin gözü önünde yaşarsanız olmaz. Kendilerini defalarca uyardık, çalışma yerlerini değiştirdik. Ancak her defasında aynı noktaya döndüler. Bayan bekârdı. İlk etapta onun iş akdini fesh ettik. Benim niyetim erkeğin de işine son vermek. Ancak bu kimse evli ve çoluk çocuk sahibi birisi. Onun gönül ilişkisi çoluk çocuğunun rızkını kesmemeli ama insan sorumluluklarını da bilmeli. Bu insanlara gereğinden fazla tahammül ettim.”
Nevzat Beyin ciddi bir ikilem yaşadığını hissettim. Vicdanı ve hakikatler karşısında sıkıntıya düştüğünü de. İçinde bulunduğu durumun çok iç yakıcı bir durum olduğunun farkına vardım. Erkeğin de işine son vermek istediğini ancak bir takım nedenlerden dolayı sanki bunu ertelediğini de hissettim.
Kadın aşk uğruna hep zarar gören taraf oluyor, bunun da farkındayım. Aşk iki kişilik ama cezası tek kişilik olunca bir kadın olarak itiraz ediyorum. Keşke kadını bir başka kuruma yollasaydı diye iç geçiriyorum ama nafile! Olan olmuş.
Bendeniz de sadece bu skandal yerine asıl başarılardan söz etmeyi, onları konuşmayı yeğlediğimden dolayı mevzuyu değiştirdim.
İzmit Belediye Başkanı Dr. Nevzat Doğan, milletvekilliği ile belediye başkanlığı arasında belediye başkanlığını daha çok sevdiğini söylüyor. Doğrudan hizmet etmek, halkla bütünleşmek, onlarla şehrin gelişimine tanıklık etmek çok güzel bir duygu diyor.
Gerçekten de İzmit bir zamanlar CHP’nin kalesi olmuş yıllarca bu partinin egemen olduğu bir şehir olmanın yanında birçok anlamda hizmet yoksunu ve bakımsız bir şehir olmaktan da kurtulamamış. Şehir yıllarca kurcalanmış, yozlaştırılmış, güzellikleri çalınmış, yolunmuş.
Şimdi Nevzat Doğan ve ekibi, canhıraş gayretlerle kalenin en son burcuna başarının bayrağını dikmek için çalışıyorlar. “yeni bir İzmit’e doğru” sloganıyla şehri başarıdan başarıya sürüklüyorlar.
Her sabah evinden çıktıktan sonra şehrin bir mahallesine giderek halkın ve esnafın sorunlarını dinleyen, onlarla muhabbet eden bir başkan Dr. Nevzat Doğan. Hatta Belediye binasında daha önce hiç duymadığım bir de masa kurmuş. “ Muhtara hizmet masası”.
Tıp doktoru olması hasebiyle çok ilginç bir masa daha kurmuş Nevzat Doğan. “ Kan bilgi masası” adında vatandaşın acil durumlarda kan aramasına sıkıntıya düşmesine gerek duymadan kapısını çalacağı bir birim.
Bir de “ başkana mektup” uygulaması var. Belediye hizmet bürosunun hemen önünde bulunan kutunun anahtarı da sadece Dr. Nevzat Doğan’da bulunuyor. Mektupları tek tek okuyarak aciliyete göre irtibata geçip vatandaşın dertlerine derman oluyor.
Şehrin kimliksiz dokusuna kimlik kazandırmak anlamında Osmanlı mimarisinden esinlenerek “ mahalle meydanları” ve “mahalle konakları” yapımına başlandığını söylüyor Nevzat Doğan. “ Tarihi değere sahip her yeri yeniden tarihin koridoruna teslim edeceğiz” diye beylik bir cümle kuruyor Doktor Bey! Ünlü İzmit saat kulesinin yanına bir de şelale yapımına başlamış İzmit Belediyesi. Gerçekten de şelale İzmit’e çok yakışacak!
Ha unutmadan hemen söyleyeyim İzmit belediye başkanı Dr. Nevzat Doğan, evinden belediyeye makam arasıyla değil, bisiklete binerek geliyor. “Hedefimiz beş yıl içinde bisiklet kültürünü İzmit’e tam olarak yerleştirmek” diyor.
“İzmit’te sanat var” sloganıyla enteresan gelişmelere de sahne olmaya başladı şehir. “ Yirmi beş kişilik İzmit Belediyesi mehteran bölüğü” ve sıkı durun “yirmi altı kişiden oluşan Roman müziği topluluğu” kurduk diyor Nevzat Doğan. Son cümleyi duyduğumda gülümsüyorum. Tamamdır diyorum.
Bu şehir başkanını bulmuş.
Hayırlı uğurlu olsun.
Allah kimseyi aşksız ve şevksiz bırakmasın, ama yasaksız olanından!
Muhabbetle!
Meryem Aybike Sinan - Haber 7
meryemaybike@gmail.com
Yorumlar4