Canan hanım ve tutarsızlık
- GİRİŞ26.05.2023 08:07
- GÜNCELLEME26.05.2023 08:07
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, 2. tura kalan Cumhurbaşkanlığı Seçimi öncesi oylarını arttırmak için her yolu deniyor.
Kim akıl verip, 2 buçuk milyonluk farkı “bobolar (babala) tv’ye çıkıp kapatabilirsin sayın genel başkanım” dediyse..
Bir ümit çıkıp konuştu..
Katılımcılardan biri sordu, “Yahu siz Kandil’den uzağız diyorsunuz ama İl Başkanınız Canan Kaftancıoğlu terörist Sakine Cansız’ın ardından göz yaşı döktü” dedi..
Tabi daha nazik bir üslupla sordu..
Adamların mekanı ne de olsa..
O güler yüzlü bobolar tv’nin aydın çocuklarını bir kızdırırsa, hepsinin içinden birer canavar çıkar.
Nitekim yayın ilerleyen dakikalarında çıkmış, beğenmedikleri soruyu soranları linç etmişler.
Ne de olsa, kendi istedikleri aday düşük oy aldı diye depremzedelere söven tipler bunlar.
Tabi bu sözler Kemal Bey için geçerli değil..
Kemal Bey gayet nazik bir üslupla “İl Başkanımız Canan Hanım burada o cevaplasın isterseniz” dedi.
Terör örgütünün dağ kadrosu tarafından Avrupa’ya gönderilen, örgütün eli kanlı yöneticilerinden Sakine Cansız öldürülünce ne demişti tam olarak hatırlayalım.. 10 Ocak 2013’te geçmiş klavyenin başına, “Üç kadın sözünü uzak, resmi, sıradanlaştırıcı buluyorum. ‘üç devrimci kadın’ denmeli.. devrimci oldukları için öldürüldüler.”
Dikkat edin Canan Hanımın, “devrimci” dediği kişi terörist, hem de öyle sıradan bir terörist değil. Binlerce askerimizin, polisimizin, sivil vatandaşımızın şehit edilmesi talimatını veren isim..
“Devrim” dedikleri şey de, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyetini yıkma girişimi.
Sakine Cansız’ın Avrupa’nın göbeğinde elini kolunu sallaya sallaya terör faaliyetlerini sürdürürken öldürülmesine o kadar içerlenmiş ki..
11 Ocak 2013’te bir paylaşım daha yapıp, “İnsanlık tarihi kadın ile başlar. İnsanlık kadına yapılanlarla kaybeder demiş Sakine Cansız. Ve insanlık kaybetti” ifadelerini kullanmış Canan Kaftancıoğlu.
Aybüke öğretmen, Ayşenur Alkan bacımız kadın değil mi? 2018’de Yüksekova’da 11 aylık yavrusuyla giderken, PKK tarafından yola tuzaklanan bombanın patlatılması sonucu katledilen asker eşi Nurcan Karakaya kadın değil mi?
Ben yazarken kahroluyorum, elim titriyor Nurcan bacımızı ve minik yavrusunu düşünürken..
Terör örgütü militanlarına gözyaşı döken yüzsüz pişkinler okurken utanıyor mu acaba?
Sanmıyorum..
Nurcan bacımız sessiz sedasız defnedildi..
Birileri çıkıp “sen devrim şehidisin” demedi.
Peki, bu paylaşımları nasıl izah etti sizce Canan Hanım?
“Ben bir kadınım, bir hekimim, bir insan hakları savunucusuyum” dedi..
Hımmm..
Tamam o zaman!..
Yani bütün hekimler, öldürülen terörist Sakine Cansız için “devrimci” güzellemesi mi yapar?
Bu yumuşatma töreninin ardından başladı demagojiye..
“Sakine Cansız’ın kim olduğunu siz hatırlatmadan ben çok açıkça hatırlatayım. Sakine Cansız, PKK terör örgütünün kurucularından biridir. Nokta. Güçlü devlet ve devletin güvenlik güçleri yakalar, hukuk karşısında suçu neyse kaç yılsa cezası olarak hapishanede yatırır. Veya Sakine Cansız PKK terör örgütüyle dağlarda güvenlik güçlerimizle çatışırken öldürüldüğünde ise terör örgütünün üyesi yöneticisi öldürüldü olur” derken Canan hanım araya gireyim.
Yani bu devlet içeri atmayıp Avrupa’da infaz mı etti?! Bunu mu demek istiyor Canan Hanım?
Devam edelim.. “Sakine Cansız denilen kişi Avrupa’nın orta yerinde, gayet de lüks bir apartmanda veya yerde yine o dönemki haberlere bakarsanız göreceksiniz, benim söylediğime benzer bir şekilde iktidar yöneticilerinin söylediği gibi Avrupa’nın ortasında infaz edilmiştir. Birileri tarafından, kim olduklarını ben bilemem; Avrupa’nın ortasında infaz ediliyorsa eğer... Her şeyin esası adalettir. Her ne olursa olsun, her kim olursa olsun, hiç kimsenin ama hiç kimsenin infaz edilmesi en azından benim için bir kadın olarak benim gibi düşünmese bile yanlıştır. Bu durum yapılan yanlışın yanlış olduğunu söylememe engel değildir.”
Bu infazı yapanın kim olduğunu bilmiyorsa neden “Güçlü devlet ve devletin güvenlik güçleri yakalar, hukuk karşısında suçu neyse kaç yılsa cezası olarak hapishanede yatırır” deme ihtiyacı hissediyor Canan hanım? Zira “Devrimci” dediği teröristin yoldaşları, “Sakine Cansız’ı MİT öldürdü” deyip devleti suçluyordu!
Yine neyse deyip devam edelim..
Canan Hanım özetle diyor ki, “ben teröristi savunmuyorum, ben bir insanın yargılanmayıp infaz edilmesine karşı çıkıyorum.”
Yedik diyelim!..
El Kaide lideri Üsame Bin Ladin, oğlu Halid ve aynı evde bulunan Büşra el Kuveyti adlı bir kadın, Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA tarafından Pakistan’da infaz edildi. Ladin’in cesedine bile tahammül edilememiş olacak ki, okyanusa atıldığı açıklandı.
Canan Hanım bir kadın.. Canan Hanım bir hekim.. Canan Hanım bir insan hakları savunucusu ya!
Şöyle baktım tweetlerine..
Üsame Bin Ladin ile ilgili, “Güçlü devlet ve devletin güvenlik güçleri yakalar, hukuk karşısında suçu neyse kaç yılsa cezası olarak hapishanede yatırır” şeklinde bir paylaşım göremedim!
Fransa’daki infazı kimin yaptığı belli değil.
Ama Pakistan’daki belli! “Güçlü devlet” yargılamak yerine infaz etmiş.. Terörist olarak adlandırdığı bir kişiyi, onun oğlunu ve yanındaki kadını canlı yakalayabilecekken öldürmüşler.
Üsame Bin Ladin için ses vermemiş Canan Hanım, bari öldürülen kadın için ses verseydi.
“İnsanlık tarihi kadın ile başlar. İnsanlık kadına yapılanlarla kaybeder” deseydi.
Teröristin iyisi kötüsü mü olur?
Fransa’da öldürülene gözyaşı dökülüp destan yazılır da, Pakistan’da öldürülene “oh iyi oldu” mu denir?
Aynı şeyi öldürülen DEAŞ elebaşıları için de söylese ya!..
O zaman tutarlı olur söyleminde..
Ne demiş Ziya Paşa, ‘Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?’
Biz biliyoruz işin aslını kör de değiliz, sersem de!
Selametle..
YENİ AKİT
Yorumlar2