İngiltere Dışişleri Bakanlığı açıklama yapmış…

“Suriye'deki mevcut durumun Beşşar Esed rejiminin siyasi süreçlere katılmayı sürekli olarak reddetmesi nedeniyle ortaya çıktığını” söylemiş… 

Konuyu yakından takip ettiğini belirtmiş…  

İran daha ilk anlarda kafa göstermiş, Dışişleri Bakanı Abbas Araghchi, Şam'da Beşar Esad ile bir araya gelmiş. 

Yardım sözü vermiş…

Konuyu yakından takip ettiğini belirtmiş…  

İsrail "Bu konuda taraf tutmak istemiyoruz"  dedikten sonra Suriye'deki gelişmeleri sürekli olarak takip ettiklerini söylemiş.

Beyaz Saray, ABD'nin Suriye'nin Halep kentinde yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiğini ve bölge ülkelerinin yönetimleriyle irtibatta olduklarını belirtmiş.

• Sınır komşumuz olan…
• Ortak tarihimiz, geçmişimiz olan…
• Kültür, inanç, ekonomik bağlarımız olan…
• Biz gibi olan, bizden olan ama farklı yönleri de bulunan Suriye ile ilgili bir Türkiye mi görüş belirtmeyecekti?

Tabiki hayır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması, istikrarsızlığın Suriye halkının meşru talepleri doğrultusunda mutabakatla son bulması en büyük temennimizdir" dedi.

Ankara tam da büyük devletlerin açıklamaları gibi meseleyi yakından takip ettiğini belirtti.

Hatta diğerlerinin açıklamalarında bilinçli şekilde gizlenen detayları da paylaştı. 

Özetle:

• son günlerde geri çekilen rejim güçlerinin bıraktığı stratejik noktalara YPG'nin yerleşmeye başladığı, 
• YPG’nin mevcut karışıklığı fırsat bilerek Tel Rıfat ile Suriye’nin kuzeydoğusunda bir koridor oluşturmayı amaçladıklarını, 
• Şam yönetiminin herşeye rağmen Türkiye’den başka herkese çağrılar yapmasının bilindiği,
• çatışmalar nedeniyle sınırlarına dönük yeni bir kitlesel göç hareketi başlatması olasılığı.

anlatıldı.

Dışişleri Bakanı Fidan’ın “Suriye’deki olayları herhangi bir dış müdahale ile açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır” sözleri meselenin adeta bam telidir. 

Çatışmalara müdahil olmadığını açıklayan Türkiye, Astana Sürecini canlandırma hedefini ortaya koydu. 

Yani coğrafyayı karıştıranların oyun dışına itilmesi gerektiği bir kez daha vurgulandı. 

Türkiye, yaşanan kaos ortamından çıkışın formülünü şu şekilde verdi. 

“Suriye hükûmetinin kendi halkı ve muhalefetle uzlaşması… “

Türkiye'nin böyle bir diyaloğa katkıda bulunmaya hazır olduğunun altı çizildi.

Ankara gelişmeleri santim santim, saniye saniye takipte. 

Gerekli durumlara gerekli müdahaleleri yapmaya hazır.