Batı dünyasında feodalizmin çöküşünden sonra egemen olan ekonomik sistem kapitalizmdir. Anamalcılık, Sermayecilik, Serbest Piyasa Ekonomisi, Serbest Girişim Ekonomisi adlarıyla da anılır. Liberal sistem, serbest ticaret, karma ekonomi deyimleri de kapitalizmi belirtir.

Kapitalist ekonominin temel özelliği üretim araçlarının büyük çoğunluğunun özel ellerde bulunması ve üretimle gelir bölüşümüne önemli ölçüde piyasaların işleyişinin yön vermesidir.

Müslüman aydınlar, özellikle üç asırdır kapitalizmi eleştirmektedir. Osmanlı ile Avrupa devletleri arasındaki savaşlar, İslam kapitalizm savaşları olarak okunabilir. Önce İngiltere, sonra da Amerika kapitalist sömürünün bayraktarlığı yapmıştır.

11 Eylül 2001’den itibaren özü Anti Müslimizm olan Bush Doktriniyle kapitalizm küreselleşme / dünya sultası evresine girmiştir. Günümüzde küresel kapitalizm, İslam topraklarındaki Batı işgalleri, kargaşa, göç, işsizlik, yoksulluk, terör gibi olgularla yüzünü göstermektedir.

Nice zamandır kapitalizmin ne olduğunu anlatan kısa ama özlü bir yazı kaleme almak istiyordum. Bu yazıda Sezai Karakoç’un kapitalizm eleştirisini özetlemek istiyorum.

SERMAYE SAHİPLERİNİN ÖZGÜRLÜĞÜ

Kapitalizmin temelini maddecilik oluşturur. Bireye tanıdığı sınırsız özgürlük ve kabul ettiği "bırakınız yapsınlar" kuralı doğal olarak en çok sermaye sahiplerinin işine yaradığı için büyük kitlelerin yoksullaşmasına, sömürülmesine yol açmıştır.

Karakoç’a göre, demokrasi, özgürlük, yaratıcı iddialarının aksine, kapitalizm, ezen-ezilen düzeninde, geniş insan kitlelerinin buna uyum sağlayan bir yapıda olmak ister.

İnsana düşünmeye fırsat ve zaman vermeyen, insana insan olma hakkı tanımayan bir sistemdir (Günlük Yazılar IV; Gün Saati, 74).

KAPİTALİZM TANIMLARI

Karakoç kapitalizmi değişik tanımlarla nitelemektedir:

“Kapitalizm, şeytana sağ yanından, sosyalizm de sol yanından yanaşan bir sistemdir. Çok yüzlü şeytanın sağ yönünü kapitalizm, sol yüzünü de sosyalizm meydana koymaktadır. Kur’an anlayışında bu ikisi de solcudur. Kapitalizm, özelliği gereği kavramları bile sömürmektedir. Sağcılık kavramı, onun bu zulmü altında inlemektedir. Bu iki maddecilik akımı, gerçek hürriyet demek olan insanın Allah’a bağlanma akımını ortadan kaldırıp yerine şeytanın egemenliğini koymak istemektedirler” (Dirilis Çevresinde, 61).

Kur’an- Kerim’e göre sağcılık, kıyamet gününde amel defterini sağ eline alma çabasıdır. Cennet ehlidir sağcılar. İnkar ettikleri kıyamet gününde amel defterini sol ellerine almak zorunda kalacaklarından solcular da cehennemliklerdir.

Kapitalizm, tanrıtanımaz, dolayısıyla insan tanımaz, maddeci bir ekonomik anlayıştır.

“Amerikan liberalizminden doğmuş kapitalizm bir gurur psikozudur. ‘Küçüktepeleri ben yarattım’ psikozu” (Dirilis Çevresinde, 61).

“Liberalizm, kapitalizmin fonudur. Sosyalizm ise komünizmin fonudur.” (Diriliş Çevresinde, 89).

KAPİTALİZM İSLAM VE MÜSLÜMAN DÜŞMANIDIR

“Kapitalizm, tekelcilik, insanı sömürme, ülkeleri köleleştirme, dine karsı bağlılığı kemirme, paraya ve insana taptırma gibi insanı küçülten, alçaltan yozlaştırmaların kaynağıdır bu akım.” (Yapı Tasları ve Kaderimizin Çağrısı I, 146)

Sezai Karakoç’a göre kapitalizm, kimi zaman açıktan kimi zaman gizli olarak dini yıpratmaya çalışmıştır.

Hıristiyanlıkla kimi zaman anlaşmış, kimi zaman çatışmıştır.

İslam’a ise Batı emperyalizminin çıkarları uğruna amansız düşmanlık yapmıştır. 

İslam’ı din ve medeniyet olarak çökertme savaşını sürdürmektedir.

Sezai Karakoç, kapitalist ülkelerin Ortadoğu’da akıttıkları kanı bunun bir göstergesi olarak görür. (Fizikötesi Açısından Ufuklar ve Daha Ötesi I, 162).

Kapitalizm, İslam ve Müslüman düşmanıdır. Kapitalizm, İslamofobi söylemiyle saldırganlık, işgal, katliam ve sömürüsünü düşünce suçuna indirgemektedir. Bu yüzden Müslüman karşıtı, yani Anti Müslimizm kavramını kullanmak gerekir Batı barbarlığı için.