HÜDA-PAR’ın oyunu bozan dokunuşu…

  • GİRİŞ15.03.2023 09:16
  • GÜNCELLEME16.03.2023 08:05

PKK, çoğunluğu Kürt gençleri olmak üzere on binlerce masum insanın katili terörist bir örgüttür!

Sadece terörist midir?

Tabii ki hayır…

Bölücüdür, dinsizdir, imansızdır, ateisttir, LGBT’cidir, Kürtlere ve İslâm’a düşmandır, vatan hainidir ve hepsinden önemlisi Amerikan uşağı tetikçi bir örgüttür!

HDP, Amerika hesabına Türkiye’ye operasyon çeken bu ihanet şebekesinin siyasi uzantısıdır!

Yani HDP eşittir PKK!

Aksini savunan varsa, HDP’lilerin PKK’nın işlediği cinayetleri kınadığına dair tek bir örnek göstersin.

Yahut yukarıda PKK’nın saydığım özelliklerinden birini savunmadıklarını söylesin!

Söyleyemezler ve hiçbir kanıt gösteremezler!

Aklı başında ve muhakeme sahibi hiçbir insan HDP’nin PKK’dan farklı olduğunu söylemez.

Öyle ki, HDP’liler bile “biz PKK’lı değiliz” demez!

Gelelim HÜDA-PAR’a…

Bundan 30 yıldan fazla bir zaman önce bu partiyi oluşturan tabanın şiddete yönelik bir tercihi olmuştu...

Bunu kendileri de inkâr etmiyorlar zaten.

Bu yüzden, özeleştiri yaptılar ve parti kurup tamamen legal çizgide kalacaklarını deklere ettiler.

Bunu yaptıkları günden bu yana da şiddet içeren tek bir eylemeleri dahi olmadı.

Tamamen sosyal dayanışma örnekleri sergileyen bir görüntü verdiler.

Referansları da mütemadiyen ‘İslâmî’ ilkeler oldu.

Bendeniz, İslâm’ı referans alan birisi olarak, kendi zaviyemden bu yapıya ciddi eleştiriler getirdim.

Eleştirilerimin bir kısmı hâlâ geçerli…

En sert eleştirilerimden sonra dahi beni, toplantılarına, iftarlarına davet ettiler.

Hatta yayın organları röportaj bile yaptı.

Bu ikili mukayeseyi yazmama, HÜDA-PAR’ın Erdoğan’ın adaylığını destekleyeceğini ve ittifak görüşmelerinin devam ettiğini açıklamasının akabinde yaşanan tartışmalar neden oldu.

Bir yanda, adıyla sanıyla halk düşmanı ve bir sürü müstekreh sıfatı olan terörist bir örgüt, diğer yanda İslâmî referanslarına bağlı legal bir parti…

Bir yanda fiilen terörle iştigal eden, Türkiye’yi tehditle birlikte Amerikan uşaklığını marifet sayan ve elinden kan damlayan canavar bir düşman, diğer yanda en az 20 yıldır tek bir şiddet eylemine karışmamış ve hitap ettiği kitleden yasal çerçevede destek isteyen siyasi bir yapı…

HDP/PKK aleyhine, HÜDA-PAR lehine bunca müşahhas farka rağmen CHP ve Kılıçdaroğlu’na tetikçi yazılan müttefikleri, medyaları ve sözde STK’ları zillet ittifakının HDP ile olan aleni işbirliğini görmezden gelip HÜDA-PAR’a alçakça bühtan ediyorlar.

Yaptıklarına ‘çifte standart’ demek bile mümkün değil!

Zira çifte standarttın da asgari bir ilkesi ve tutarlılığı vardır.

Bunların ki, düpedüz  standartsızlık, ilkesizlik ve hatta terbiyesizlik!..

Peki, bunca gürültünün sebebi ne?

Meselenin can alıcı noktası bu sorunun cevabında saklı…

Dilerseniz, bir mülahaza ile cevaba ulaşalım…

HDP/PKK, yıllar boyu bölgede astığı astık, kestiği kestik, tabiri caiz ise ‘Alikıran baş kesen’ havasında oldu hep…

Mütemadiyen somut anlamda terör estirdikleri gibi psikolojik anlamda da terör estirdiler.

Onların toplum üzerinde kurdukları bu psikolojik baskıyı bozan, bugün HÜDA-PAR amblemi altına toplanan insanlar oldu.

Süreç içerisinde bir dehşet dengesi husule getirdiler ve vatan hainlerinin tekerlerine çomak soktular.

Aynı sosyolojiye hitap etmeleri hasebiyle de karşı tarafın etki alanını daralttılar.

İşte, yaşanan tüm tartışmalar bu hakikat ekseninde gelişiyor.

HÜDA-PAR’ın varlığı, PKK’yı arkasına alan HDP’nin, seçmen üzerinde kurduğu psikolojik baskıyı berhava edecek ve insanların güven içerisinde iradelerini sandığa yansıtmasını sağlayacak bir mahiyete sahip…

Bu gerçek, zillet güruhunu panikletti.

HDP’liler, istedikleri gibi at koşturamayacak ve sandığı manipüle edemeyecek bu yeni gelişme muvacehesinde…

Bu durum, HÜDA-PAR’ın oy oranından farklı olarak çarpan etkisi üretecek ve sonuca birkaç kat fazladan tesir etme imkânı sağlayacaktır.

Hiç şüpheniz olmasın ki, mesele bundan ibarettir.

Yaşanan panik ve telaşın asıl sebebi budur.

Buna, İslâm’a olan düşmanlıklarını gizleyememeleri nedeniyle muvazenelerini kaybedip sağa sola saldırdıkları gerçeğini de ekleyince, ortaya hep birlikte şahit olduğumuz bu manzara çıkıyor.

Hakikat şu ki, bu yaygarayı koparanlar, İslâm düşmanlarını ve vatan hainlerini seviyorlar.

Dikkat buyurun FETÖ’nün İslâm düşmanı ve vatan haini olduğu tescillendiğinde, onları da sevmeye ve desteklemeye başladılar.

Son sözümüz Âl-i İmran suresinin şu mübarek ifadesi olsun:

“De ki; Geberin kininizle!..”

Yorumlar14

  • Mustafa Baykal 1 yıl önce Şikayet Et
    Allah razı olsun. Doğru teşhis. Bu katılım inşaallah şer ittifakının oyununu bozar. RABBİM HAYRUL MAKIRIN dir.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Mehmet 1 yıl önce Şikayet Et
    Tesbitler tamamen doğru
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • ömer 1 yıl önce Şikayet Et
    amiiin, amiiiin, amiiiin.
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Atabey doğu 1 yıl önce Şikayet Et
    Hüdapar İslami hassasiyetleri olan bir partidir... Hdp ise Marksist sosyalist bir partidir ve İslama düşman bir oluşumdur... Kürt kardeşlerimiz buyurun buna göre hareket edin... Kürtlerin büyük çoğunluğu dindardır..
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • nur nur 1 yıl önce Şikayet Et
    Teşekkürler.
    Cevapla Toplam 8 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat