1 Mayıs’a dikkat!..
- GİRİŞ25.04.2024 09:16
- GÜNCELLEME27.04.2024 08:39
Son seçimlerde CHP ile tam ittifak yapan PKK, artık fiilen Amerika’nın kara gücü konumunda…
Sadece kara gücü değil elbette, ABD’nin organize ettiği fitne operasyonlarında da tetikçilikle vazifelendirildi.
Hatırlayın, seçimin hemen ertesinde İl Seçim Kurulu’nun Van belediye başkanlığı ile ilgili aldığı bir karar üzerine Türkiye’yi yangın yerine çevirmeye çalışmışlardı.
Hadiseler Van özelinde kalmamış, örgütlenebildikleri tüm illerde terör estirmişlerdi.
Estirdikleri terör için kullandıkları argüman, siyasetin, hadi daha açık söyleyelim, AK Partinin bu işe doğrudan müdahil olduğu yönündeydi.
Oysa mesele apaçık bir biçimde ‘hukuk’ merkezliydi ve çok geçmeden son karar mercii olan YSK aksi yönde bir karar aldı ve mazbata PKK’lı yani DEM’li terör muhibbine verildi.
Bu hadise bir yönüyle hayırlı bir gelişmeye neden oldu.
Uzun bir süredir kendilerini gizleyen ve bu hadiseler sebebiyle sokaklara dökülen potansiyel teröristler bu vesile ile kendi kendilerini deşifre etmiş oldular.
Bu husus neden önemli?..
Şundan…
Geçtiğimiz hafta Sayın Cumhurbaşkanının bizzat başkanlık ettiği Irak ziyareti vesilesiyle Türkiye ve Irak arasında çok ciddi stratejik ve ekonomik gelişmelerin startı verildi malumunuz.
Bağdat ve Erbil’i kapsayan bu ziyaretin gerçekleşmesi, Irak hükumeti ile bazı hususlarda ziyaretten çok önce prensip anlaşmasına varılması ile mümkün oldu.
Türkiye, Irak hükumetinden PKK ile ilgili kesin ve net kararını vermesini istedi ve Bağdat’ta yapılacak olan anlaşmalar bu şarta bağlandı.
Bunun üzerine Irak, uzun müzakereler neticesinde Türkiye’nin tüm tezlerini kabul etti ve ziyaret Erbil’i de kapsayacak şekilde planlandı.
Erbil’in denklemin içinde olmasının özel bir önemi vardı elbette.
Kürtlerin meşru temsilcisi ile terörist PKK’yı birbirinden ayıran, bölge halklarının kardeşliğini esas alan bu çerçeve, terör örgütünü ve bu katil sürüsünün sahibi olan ABD’yi tabir caiz ise kudurttu.
Detaylarına girmeden Irak ziyaretinin tahmin edilenden çok daha önemli ve değerli bir süreç olduğunu söylemek isterim.
Eğer Irak tarafı anlaşmalara sadık kalırsa hem kendileri açısından hem bölgesel Kürt yönetimi açısından ve hem de Türkiye açısından fevkalade kazançlı bir dönem başlamıştır diyebiliriz.
“Eğer Irak tarafı anlaşmalara sadık kalırsa” dememin sebebi ise şu.
Bu anlaşma Türkiye’nin ‘terör koridorunu’ tamamen kontrol etmesi nedeniyle PKK’nın bütünüyle bitirilmesi aşamasına gelinecek ve bu durum, başta ABD olmak üzere İsrail ve diğer batılı ülkelerin tahmin edilenden çok daha fazla aleyhinde bir gelişme olacaktır.
Çok uzun yıllardır bölgeyi iliklerine kadar sömüren batının, ABD ve İsrail’in de çıkarları doğrultusunda bu anlaşmayı manipüle etmeye çalışacağı çok açık…
Irak hükumeti ve Erbil, ayaklarına kadar gelen bu fırsatı, bu emperyalist ülkelere dirençleri ölçüsünde faydaya tahvil edebileceklerdir.
Tabii ki eğer yukarıda da ifade etiğimiz gibi yapılacak olan baskılara direnebilirlerse…
Meselenin mantığı gereği ABD ve İsrail, Türkiye’nin domine ettiği bu anlaşmayı bozmak için her türlü fitne üretmekten ve enva-i çeşit provokasyonlar yapmaktan asla imtina etmeyeceklerdir.
İşte tam bu noktada içerideki yasal görünümlü teröristleri devreye sokacaklarını tahmin etmek hiç de zor değil.
Önümüzdeki süreç, mahiyetini özetlemeye çalıştığım bu provokasyonlarla sıkça karşılaşacağımız bir zaman dilimi olacak maalesef.
CHP’nin tam desteğini almış PKK’yla birlikte tamamen ABD kontörlüne girmiş ‘sol örgütler’ ve FETÖ, DEAŞ, DHKP-C gibi terör örgütlerinin yanında kimi sözde sivil toplum örgütleri, Gazze’yi gerekçe gösterip Türkiye aleyhindeki gruplarla dirsek temasına geçen parti/partiler ile istihbarat örgütlerince güdülen sözde tarikat (Süleymancılar gibi) ve tarikatlar bu fitnenin partnerleri olacaklardır hiç şüphesiz.
Yelpazenin her noktasında konuşlanmış bu yapılanmalar her vesile ile bir araya gelecek ve ülkeyi kaosa sürüklemekten imtina etmeyeceklerdir.
Bu iş için bir nevi ‘tatbikat’ sayılabilecek bir tarih de var önlerinde…
1 Mayıs!
6 gün sonra bahsini ettiğimiz fitneyi nasıl tabana yaymaya çalıştıklarını hep birlikte göreceğiz.
Bu nedenle, güvenlik güçlerinin her zamankinden birkaç kat daha fazla önlem almaları ve en üst seviyede müteyakkız olmaları hayati derecede önemli…
Aman ha 1 Mayıs’a dikkat!..
Yorumlar16