Sanırsınız yangından mal kaçırıyorlar…
- GİRİŞ14.11.2024 08:14
- GÜNCELLEME14.11.2024 08:14
Tıpkı yangından mal kaçıran birisi gibi müthiş bir telaş ve acelecilik içerisindeler.
Acelelerinin nedeni belli…
Kim daha çok toplarsa öne o geçecek…
Telaşın nedeni de belli…
Kervanı yola dizmeden amaçları faş olur diye endişe ediyorlar…
İstanbul ve Ankara büyükşehir belediye başkanlarından söz ediyorum.
Cumhurbaşkanlığı seçimine en iyi ihtimalle 3 buçuk yıl var fakat bunlar sanki 3 buçuk ay sonra seçime gireceklermiş gibi aceleci ve telaşlılar.
Partinin bir kısmı Ekrem’den bir kısmı Mansur’dan yana…
Durumun farkında olan yancılar her ikisini de diğeriyle korkutup daha çok para biriktirmeye sevk ediyor.
Onlara göre kim daha fazla miktarda para biriktirirse o, parti içerisinde daha fazla prestij ve etki sahibi olur…
Bu düşünceye inanan başkanlar da her vesile ile amiyane tabirle ‘malı götürme’ yarışına girdiler adeta…
Sadece maddi birikim açısından kapışmış değiller.
İkisinden birinin aday olacağına kesin gözüyle bakıldığı için, birbirlerini yarış dışı bırakabilmek maksadıyla belden aşağı çalışmada da fevkalade aceleciler…
Yerel seçim sürecinde İmamoğlu’nun ‘paradan kuleleri’ meşhur olmuştu.
Bay Ekrem’e bağlı adamların ofislerinde çuvalla para makinalarda sayılıyor, sonra desteler halinde kule yapılıyordu.
Bu görüntüleri CHP içerisinden birileri servis etti elbette.
Şimdilerde Bay Mansur’un konser gerekçesiyle saçtığı paralar gündemde.
Bilgiler bu kez İmamoğlu ekibince servis ediliyor.
Rakamlar dudak uçuklatacak cinsten…
60, 70, 80 milyonluk faturalar söz konusu.
Fikir kimden çıktıysa açıkçası şeytani bir mahiyet arz ediyor.
Bu şeytani fikir şöyle tatbik ediliyor…
Bir şarkıcıyla anlaşılıyor.
Ona, piyasa şartlarına göre astronomik sayılabilecek bir rakam veriliyor.
Yalnız bu yüksek miktardaki meblağlar için bir şartları var.
Kendilerine verilecek rakamlar dışında onun 5-10 katı bir miktar da “kurulum” adıyla nereye gittiği belirsiz adreslere pas ediliyor.
Bu iddiamı kanıtlayan bir noktaya temas edeceğim.
Basında yayınlanan belge örneklerine dikkat ettiyseniz konseri tertipleyen firma, düzenlediği faturanın bilgisayar çıktısında sanatçının ismini, verilen hizmeti ve teknik hizmeti yazmış ve teklif miktarını ve toplam tutarı boş bırakmış.
Tartışmalar ayyuka çıktıktan sonra yayınladıkları belgeden anlıyoruz bunu.
Anlaşılan o ki, boş bırakılan kısım hem ilgili sanatçının hem de sözde teknik hizmet veren firmanın bilgisi dâhilinde…
Kamuoyuna ve basına alelacele bilgi vermek zorunda kalınca da boş bıraktıkları yerleri tükenmez kalemle doldurup öyle yayınladılar.
Soru şu:
Neden ta en başında belgenin bilgisayar çıktısı alındığı zaman hizmet bedeli ve teknik hizmet ücreti yazılmadı?
Tükenmez kalemle boş yerleri doldurmak, bir şeyleri gözlerden kaçırmanın kanıtı değil mi?
Sahi hangi devirde yaşıyoruz?
Sıradan bir esnafın bile artık kalemle belge düzenlemediği bir vasatta tükenmez kalem de neyin nesi?..
Görüldüğü üzere bütün işler, bu yöntemle halledilmiş.
Sözgelimi 80 milyon görünen bir işte taş çatlasın 10 milyon TL (ki, bu da çok büyük bir rakamdır) ilgili sanatçıya ve müştemilatına gidiyor, kalanı beyefendilerin ‘Cumhurbaşkanlığı seçimi fonuna…’
Evet, gerçek budur ne yazık ki…
Bu aslında buzdağının görünen kısmı.
Bay Ekrem’in adamları bunu servis etmese, belki bu kadarına da asla muttali olamayacaktık.
İnsan düşünmeden edemiyor doğrusu…
Görüneni buysa, görünmeyeni nasıldır, ne kadardır acaba?...
Şu bir gerçek ki, İmamoğlu da Mansur Yavaş da yangından mal kaçırır gibi belediye kasasından seçim fonuna para aktarıyorlar.
Bu konuda öylesine pervasızlar ki, sözüm ona kamuoyunu ve basını bilgilendirirlerken bile, yüksek perdenden konuşmakta beis görmüyorlar.
Neymiş efendim, “bu miktarlar belediye bütçesinin binde 6’sı’ imiş…
Şu hale bakın Allah aşkına…
Binde 6 dediği 100 milyon civarında bir para…
Ne yani buna hırsızlık diyebilmemiz için yüzde 6’sı mı olması gerekir?
Mansur yavaş böyle de İmamoğlu farklı mı?
Emin olun Bay Ekrem bu hususta Yavaş’tan en az 4-5 kat daha fazla götürmektedir.
Onlarca milyar liraların konuşulduğu sözde “sosyal ve kültürel etkinlikler” de bunun kanıtıdır zaten.
Yani demem o ki, al birini vur ötekine…
Son olarak şunu söylemek isterim, kendini cumhurbaşkanlığına layık gören bu talancılara…
Hadi diyelim ki, Allah’tan korkmuyorsunuz!..
Yahu sizlere oy verip başkan yapan milletten de mi utanmanız yok?!
Yorumlar32