Karneler hazırlanırken iktidar muhalefet farkı!
- GİRİŞ01.10.2023 13:29
- GÜNCELLEME04.10.2023 08:01
CHP'li başkanlar tarafından yönetilen büyükşehir belediyesinin AK Parti grup başkanvekilleri, İstanbul'da istişare toplantısında bir araya geldi.
Sepetçiler Kasrı’nda gerçekleştirilen toplantıya İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Eskişehir, Adana, Mersin, Hatay, Muğla, Tekirdağ ve Aydın büyükşehir belediye meclislerinin grup başkan vekilleri iştirak ettiler. Bizzat yerinde takip ettiğim toplantı, daha önce 5 ilde yapılan toplantıların 6'ıncı serisiydi. 11 ilin kalan 5’inde daha bu toplantılar devam edecek.
Malumunuz 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak seçimlere 6 ay gibi bir süre kaldı. Haliyle bu toplantılarda verilen mesajlar, öne çıkan başlıklar çok daha önemli hale geliyor.
Ana muhalefet partisi yönetimindeki şehirlerdeki başkanların 5 yıllık karneleri toplum tarafından da değerlendirilmeye alındığı bir gerçek. Belediyecilik konusunda kendi fanatik kitlelerinde bile bir burukluk, hoşnutsuzluk durumu hâkim...
Grup başkanvekilleri toplantıda, önümüzdeki seçimlerde bu illerin partileri tarafından geri kazanılması konusundaki kararlılık mesajı verdiler. Verilen mesajları ve görüntüyü bu yönüyle irdelemek lazım. Ben de o gözle toplantıyı takip ettim. Şu notları tuttum;
Ak Parti’nin kaybetmiş olduğu şehirlerle ilgili kazanma azmi ve kararlılığını şimdiden ortaya koymuş olması dikkat çekici... Ama daha da önemlisi bir önceki seçimde kaybedilmiş 11 şehirdeki Ak Partili temsilcilerinin birlikte topluca bu mesajı vermiş olmaları... Partinin siyasi disiplini içinde gövde gösterisiyle bunun kamuoyuna aktarılması çok yerinde bir hamle olmuş. Muhalefet cephesinin vermiş olduğu darmadağınıklık görüntüsü ortada… Üstüne, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na bile posta koyan, rekabete girişen başkanların görüntüsünü de koyunca iş daha da katmerleniyor. İktidar tarafında ise bu yönüyle bambaşka bir hava hâkim.
Dünkü toplantının gündemi ağırlıklı İstanbul’du. Onun için açıklamayı da Ak Parti Grup Başkanvekilli, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu yaptı.
İSTANBUL 5 YILDA GERİYE GİTTİ
Toplantıda ortak metni okuyan Tevfik Göksu, yapılan istişare toplantısında CHP’li belediyeler tarafından yönetilen 11 büyükşehrin yerel seçimlerde AK Parti tarafından geri kazanılarak, bu şehirlerin geleceğe taşınacağını söyledi. CHP’li belediyelerle ilgili sıkıntıları tek tek dile getirdi. CHP’li IBB yönetiminin İstanbul’a çıkardığı faturayı gözler önüne serdi. Şehirlerin her geçen gün geriye gittiğine dikkat çekilirken “Büyük bir yönetim kuraklığı yaşandığına vurgu yaptı. CHP'li başkanın algı ve yalana başvurarak iletişim illüzyonları ile günü kurtardıklarını savundu.
İMAMOĞLU İSTANBULLULARA VERDİĞİ SÖZLERİN YÜZDE 91’İNİ TUTMADI
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun göreve geldiği günden bu yana İstanbul gibi bir gündeminin olmaması Tevfik Göksu’nun da dikkatleri çektiği konuydu. "Siyasi hırslarının peşinde koşmayı tercih eden İBB Başkanı, İstanbullulara verdiği sözlerin yüzde 91'ini tutmamıştır. Bunun yerine büyükşehrin, küçük hesaplar peşinde koşan başkanı olmayı tercih etmiştir." cümleleriyle bu gerçeği özetledi. Söz verip yaptığı yüzde 9’un ne olduğunu merak ettim doğrusu. Vakit bulabilirsem onu da araştıracağım.
İBB İFLAS ETTİ
İstanbul’un son 4,5 yılda yaşadığı sıkıntılar herkesçe malum. "Borçlanmak İstanbul'a ihanettir' diyerek göreve gelen Ekrem İmamoğlu’nun oluşturduğu borç tablosu da ortada…
AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu, CHP'li İBB Başkanı İmamoğlu’nun şu ana kadar belediyeyi nasıl bir borç batağına sürüklediğini de rakamlarla anlattı. 2019 yılında yaklaşık 28 milyar lira olan İBB'nin borcu, 2022 yılı sonunda 103 milyara çıktı. İmamoğlu’nun görevi tamamlandığında bu rakam 165 milyar TL ile tarihi rekor kıracak gibi görünüyor. Tevfik Göksu bu tabloyu ortaya koyduktan sonra “İmamoğlu belediyeyi borçlanamaz hale getirerek İBB'yi iflas ettirmiştir" tespitinde bulundu.
İSTANBUL’UN ÜÇ STRESLİ ALANI
Tevfik Göksu İstanbul’un üç stresli alanını hatırlattı: Trafik, kentsel dönüşüm ve deprem gerçeği ile susuzluk riski…
Mega kentte kentsel dönüşümden ulaşıma çok ciddi sıkıntılar var. Kentsel dönüşüm konusunda hiç bir somut adım atılmamış olması ispata bile hacet gerekmeyen bir durum. “Deprem geliyor deprem” demekle olmuyor maalesef. İcraat olarak ne yaptığın önemli… İstanbul’da depreme ayrılan bütçenin kuşa çevrilmesi dışında yapılan bir şey yok. Bugün 16 milyonluk koskoca şehirde devam eden kentsel dönüşüm çalışmasının sadece 546 daireden ibaret olduğunu öğrenmek bile yeterli…
İstanbul’da ulaşım rezaleti yaşanıyor. Yeni toplu taşıma alternatifleri ulaştırılacağına mevcudu bile yönetememek özel bir maharet gerektiren bir durum… Otobüsler, tramvaylar bakımsız, adeta dökülüyor. Toplu taşıma araçlar neredeyse gün aşırı yanıyor. Bakımsızlıktan yollarda kalanların haddi hesabı yok. Çünkü araçların bakımları zamanında yapılmıyor. Ulaşımla ilgili ihaleler partililere peşkeş çekilmiş. Şoförlerde liyakat, yeterlilik ve vatandaşla diyaloglarında bile ciddi sıkıntılar var.
Yazıyı kaleme aldığım saatlerde İstanbul Küçükçekmece'de iki metrobüs kafa kafaya çarpıştı haberi önümüze yeni düşmüştü.
Mevcut raylı sistem ağına nerdeyse göstermelik yapılan 3-5 kilometre dışında eklenmiş yeni bir güzergâh yok.
İstanbul’un su problemini çözmek adına en ufak bir yatırım yapılmamış. Rahmetli Kadir Topbaş’ın İstanbul’a bıraktığı Melen Çayı projesi olmasa belki de şehir susuzluktan kırılacaktık. Zira şu günlerde şehrin suyunun yüzde 65’i bu proje üzerinden gelen suyla karşılanıyor.
İstanbul Türkiye’nin gözbebeği bir şehir. Ülkemizin dünyaya açılan vitrini… Bu şehri yöneten kadro ne kadar bunun bilincinde derseniz; bence hiç. Şehrin makyajı diyeceğimiz peyzajlarını söylemiyorum bile… Bakımsızlıktan adeta çöplüğe dönmüş vaziyette. Mevcut güzellikleri bozmak dışında bakımsızlık isyan ettiriyor. O güzelim gül bahçesini andıran şehir gitti. Yol kenarlarının, viyadüklerin, kavşakların yemyeşil görüntüsünden eser kalmadı.
Kimse kusura bakmasın.
Bu enkazın sahibi ve baş müsebbibi Sayın Ekrem İmamoğlu.
Genar’ın son anketi de çok net bir biçimde gösteriyor ki vatandaş CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yönetiminden hiç memnun değil. Bu da 6 ay sonra vatandaşın önüne gelecek sandığa elbette yansıyacak.
Muhalefetin elinde olan diğer şehirlerde de vatandaşların memnuniyet durumu İstanbul’dan çok farklı değil. Durum üç aşağı beş yukarı aynı…
Metropol Araştırma Şirketinin sahibi Özer Sancar’ın önceki gün Ankara ve Mansur Yavaş için söylediklerini bir kenara not etmek lazım.
Ne demişti Sancar:
“Mansur Yavaş'ın popülaritesinin yüksek olması, konuşmamasıdır. Konuşsa berbat olup çıkacak.
Konuşacak fazla bir şeyi yok. Ben Ankara'da yaşıyorum, Mansur Yavaş başarılı değil.”
Gelelim zurnanın zırt dediği yere;
Yerel seçimlere doğru giderken önümüzde ilginç bir tablo var. Vatandaşın ekonomi ile ilgili ciddi sıkıntıları var. Hatta ekonomi dışında büyük ölçüde iktidardan memnun olduğu söylenilebilir. Yerel seçime doğru giderken hesaplar da bu denkleme göre yapılacak. Ekonomideki sıkıntılar aşılabilir, bir nebze rahatlama sağlanabilirse hükümetin önünde en ciddi engel kalkmış olacaktır.
Sokağın beklentisi iyi okuyabilmek önemli… Beklentiye doğru mukabele eden yerel seçimde de ipi göğüsler. Seçmen söz sırası kendisine gelince sözünü söyleyecektir. Kendisine hizmet edeni ayrı tutar, etmeyene cezayı keser.
Bir nokta daha var;
Belediye seçimleri ekonomik daralma ve sıkıntılar yüzünden hükümete ceza kesme zamanı mıdır? Elbette sorgulanabilir. Seçmen terazisi bu, belli olmaz.
Mesele şehre hizmet edecek kişiyi seçmekse, cezada da, sevgi kredilerinde de ihtiyat şart…
Osman Ateşli - Haber7
Twitter: @oatesli
Yorumlar11