Transatlantik çözülme

  • GİRİŞ04.03.2025 07:30
  • GÜNCELLEME04.03.2025 07:30

“Delidir, ne yapsa yeridir” sözünü bilirsiniz. Makul insanlardan beklenmeyen davranışları sergileyen patavatsız kişiler için Anadolu irfanının getirdiği bir tanımlama.

Siyaset dünyasında, Trump için bu atasözünün mücessem bulmuş hali denilebilir.

ABD siyaseti atasözünün ihtiva ettiği anlama yabancı değil. “Deli Adam Tezi” (The Medman Theory) ilk kez dönemin ABD Başkanı Nixon için kullanılmış. Şimdilerde bu tanımlama Trump’a yakıştırılmaya başlandı. Trump’ın Kanada’yı eyalet yapmak istemesi, Grönland Adası’na çökme teşebbüsü, Meksika Körfezi ve Panama Kanalı’na yönelik pervasızlıkları küresel ölçekte şok etkisi yapıyor. Bu yaklaşımlar, gerilla taktiği güden çılgın ve delice bir tarz-ı siyaset olarak değerlendiriliyor. Üstüne bir de Zelenski ile kameraların önünde yapılan ağız dalaşını görünce, başka ne söylenir bilmiyorum. Zelenski’yi adeta makasa almışlar bir ordan bir burdan laf sokuşturuyorlar. Diplomatik nezaket hak getire.

Nixon için “deli adam” rolü günün sonunda pek işe yaramadı. Şimdilerde dünyanın baş kabadayılığına soyunan Trump Amerika’sının işine yarar mı izleyip göreceğiz.

2016 yılında “First Amerika-Önce Amerika” sloganıyla seçim kampanyası yürüten Donald Trump, 2024 başkanlık kampanyasında “Make America Gareat Again-Amerika’yı Yeniden Harika Yap” sloganını kullandı.

Trump için öncelik Amerika. Adil bir dünya umurunda değil. O sebeple Trump, Amerika için gereksiz gördüğü her türlü ekonomik yükü sırtından atmak istiyor. Uluslararası kuruluşlardan ayrılıyor, müttefiklerinin güvenliğini sağlamaya dönük askeri harcamalardan sıyrılmak istiyor. Paris Anlaşması’nı, BM’ye bağlı Dünya Sağlık Örgütü gibi kuruluşları gereksiz görüyor. NATO’yu modası geçmiş bir birlik olarak değerlendiriyor. Küresel liberal dünyanın lideri olan Amerika, cihana sunduğu küresel liderliğin bedelini tüm taraflardan fazlasıyla mahsup etme niyetinde. “Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla” sözü ‘Trumpizm’ için geçerli kaide değil. Bilakis tehditle, şantajla, kaosla her türlü ekonomik değere çökmek isteyen bir narsist var karşımızda.

Tabii dünya da eski dünya değil. Amerikan hegemonyası zaten sorgulanırken, Trump’ın bu tavrı Zbigniew Brzezinski’nin “küresel politik uyanış” tespitini daha yaygınlaştırabilir. Daha önceki bir yazımda “Trumpizm, ülkelerin Amerika’dan bağımsızlaşma çabasını küresel ölçekte yaygınlaştırabilir” diye yazmıştım. Zira son dönem ABD politikaları iki sonuca müncer olacak. ‘Trumpizm’in yeni ekonomik sömürge sistemine ya tam teslimiyet ya da ABD’ye bağlı tüm prangalardan kurtulma arayışı olarak sonuçlanacak. Brzezinski’ye göre ‘küresel politik uyanış’ artma eğilimdedir ki bunun için çok derin bir gözleme ihtiyaç yok.

Görünen o ki; Transatlantik ilişkilerdeki çözülme en derin küresel etkilerden biri olarak tezahür edecek. NATO Eski Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ilişkilerin çöktüğüne dair bir makale kaleme almış. Avrupa’nın yalnız kalabileceği riskine işaret ediyor.

Ukrayna-Rusya Savaşı’nda, Avrupa’nın maruz kaldığı tehdit için ABD’nin güvenlik şemsiyesine güvenmenin ağır bedeli olacağı aşikar. Ukrayna’nın başına gelenler ortada. ABD ve Avrupa’nın cesaretlendirdiği Ukrayna’nın içine düştüğü durum ibretlik. Rus tehdidi karşısında aynı yalnızlığı yaşama ihtimali Avrupa’yı ürkütüyor. Trump’ın ‘kaşıkla verdiğini kazanla alma’ derdinde olduğunu görüyor. Bundan sonrası için sürdürülebilir bir Transatlantik mutabakat artık mümkün olmayacak. Sorun şu ki Avrupa için yeni bir güvenlik mimarisi kurmak o kadar kolay değil.

“Yeni dönem Türkiye için ne vaad ediyor?” sorusuna yönelik ilk göze çarpan tespitler şöyle: 

Avrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacının daha da artacağını öngörebiliriz. Türkiye Avrupa’nın üretim devi. Batı’ya rağmen gelişen Türk Savunma Sanayii’ne Avrupa’nın ihtiyacı var. Türkiye NATO’nun en büyük ikinci ordusuna sahip. “Her şerde bir hayır vardır” sözünün yansıması olarak, yıllarca terörizmle mücadele eden, Suriye ve Irak’ta yürüttüğü operasyonlarda ciddi deneyim kazanan Türk ordusu çok iyi eğitimli olduğu kadar çok da iyi donanımlı. Suriye ve Libya’da Rusya Wagner grubuna açıkça üstünlük sağladığı biliniyor. Karabağ Savaşı’nda yeni bir savaş doktrini yazdı. Dinamik ve yorgun olmayan bu orduya Avrupa muhtaç. O sebeple İngiltere Başbakanı Starmer geçtiğimiz günlerde Londra’da yapılan toplantıya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı bizzat arayarak davet etti. 

Özetle, sürecin Türkiye’ye yeni fırsatlar sunma ihtimali var. Avrupa’nın Türkiye’ye yönelik ambargocu yaklaşımı yerini hızla yeni iş birliği alanlarına bırakabilir. Var olan üretim üssü olma potansiyelini Türkiye daha da yukarıya taşıyabilir. 

Transatlantik ilişkilerdeki çözülme Batı blokunda yüzyılın en stratejik gelişmesi olur. Fırsat ve tehditleriyle bu konu üzerine yazılacak çok başlık var. Konuyu değerlendirmeye devam edeceğiz.

Yeni Akit

Yorumlar1

  • ABD SONDA 4 gün önce Şikayet Et
    ABD çikmaza girdi, kendine yetecek kaynakları bile kalmadı,Tek destekçisi İsrail ve Araplar.,Rusya'yı yanına çekerse Yeniden Toparlanacagini düşünüyor, Rusya da, Ukrayna'ya, lanadaya, gronlanda ,Filistin'e satasmasina karşi çikmiyor.,Deliliğin altındaki Sinsiligi farketmek lazım.Her ne kadar Blöf yapsada, ABD de tukenmisligin farkında, uluslar.arasi denilen kuruluşlar ABD kuruluşu
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat