Kontağı kapatmadan motorun durmasını ve hareket esnasında tekrar çalışmasını sağlayan bir sistem bu en basit ifadeyle… Sağlamış olduğu yakıt tasarrufuyla birlikte çevreye yayılan zararlı gazların oranı da bir miktar düşürülmek isteniyor bu amaçla.

Motorun sık sık stop edip çalışmasının getireceği dezavantajla kıyaslandığında sağlayacağı fayda tartışma konusu elbette. Mühendisler bunun hesabını yapmışlardır kuşkusuz fakat sonuçları görebilmemiz için birkaç yıla daha ihtiyacımızın olacağı kesin.

Burada dikkat çeken önemli bir konu var; çalışmanın şiddeti. Eğer her defasında motor sarsıntılı bir şekilde çalışıyorsa ki dizel motorlarda bunun kontrolünü sağlamak biraz daha zorlaşıyor, otomobilin bundan zarar görme olasılığı yüksek. Dahası, faydalı olması için geliştirilen bir teknoloji sürüş keyfimizi ve konforumuzu kaçıracaksa haliyle fazla bir anlam ifade etmez. O yüzden burada dikkat edilmesi gereken nokta çalışmanın ve durmanın ne oranda tölere edildiği konusudur.

Peugeot 308, sistemi oldukça başarılı harmanlamış

Bu açılardan bakarak sitemin kullanıldığı bir araçtan söz edeceğim şimdi. Bilindiği üzere Peugeot 308 birkaç yıl aradan sonra bazı özelliklerini geliştirerek yeniden karşımıza çıktı. Yenilenme bahanesiyse bünyesine eklenen Start/Stop özelliği.

Peugeot, dizel otomatik bir otomobile sistemi oldukça başarılı entegre etmiş. Nereden anlıyoruz?

Birincisi yukarıda sözünü ettiğimiz sarsıntısız çalışma, sarsıntısız durma prensibi iyi işliyor. İkincisi de motor sesi optimize edilerek çalışma ve durma anında iç mekana yansıma ihtimali olan gürültünün önüne geçiliyor.

Sistemin sağladığı bir diğer üstünlük de belirli bir hızın altına inildiğinde motorun devre dışı bırakılarak bekleme süresinin uzatılmış olması.

Bu durumda, Peugeot 308’de kullanılan Start/Stop özelliğinin, konfor anlamında keyif kaçırmadığını, pratik ve sakin çalışma prensibiyle de otomobilin ileride sorun çıkarma ihtimalini aşağı çektiğini söyleyebiliriz.

Sistemin kusursuz çalışmasının sebeplerinden birisi de hızlı reaksiyon. Marş motoru burada adeta beyin fonksiyonu görüyor. Frene dokunmanızla birlikte elektronik devre öylesine hızlı bir şekilde sinyali marş motoruna ulaştırıyor ki, bu arada en ufak bir zaman kaybı asla yaşanmıyor.

Start/Stop özelliğinin genel anlamda otomatik şanzımanla daha uyumlu çalıştığını düşünüyorum. Düz viteslilerde pek kullanışlı bulmadığımı da anti parantez belirtmiş olayım.

Bu ekonomik sürüş fonksiyonunu tek bir düğme ile devre dışı bırakma imkanınız olduğunu da söyledikten sonra Peugeot 308’le ilgili birkaç not daha düşerek bitirelim.

Yan aynalara eklenen ilginç bir özellik

Yeni Peugeot 308’de dikkat çeken bir özellikte şu; otomobili geri vitese koyduğunuzda, yan aynalar aniden zemine doğru açılanıyor. Park ya da manevra esnasında kolaylık sağlaması için düşünülen bu özellik belli durumlarda işe yarasa da göz hizasındaki cisimlerin görüş alanınızın dışında kalmasıyla sürücüsüne zor anlar yaşatıyor.

Oldukça yüksek devirlerde yaşanan vites geçişleri de bir diğer konu. Bu, çekiş konusunda otomobile üstünlük sağlasa da uzun yol için gereksiz bir sarfiyat anlamına geliyor. Geçişlerde yaşanan yavaşlamaysa Peugeot’un acilen çözmesi gereken kronik bir sorun.

1,6 litrelik HDI motorun sunduğu performans, kullanışlı, sağlam ve dinamik iç mekan, güçlü ve agresif dış görünüş Peugeot 308’in karakterini oluşturan diğer önemli unsurlar.

Peugeot’un 308’le yakaladığı başarılı serüven devam ediyor. Bakalım ilerleyen yıllarda 308, hangi yeni deneyimlere imza atacak.

Salih ÖZDERYA / Haber7
sozderya@yahoo.com
http://www.twitter.com/sozderya