Süresiz Nafaka’ya son!
- GİRİŞ02.02.2025 09:38
- GÜNCELLEME02.02.2025 09:38
Süresiz Nafaka denilen; akla, insana, insafa, İslâm’a aykırı uygulama, nihayet son buluyor galiba!
Bugüne kadar defalarca söz verdikleri halde, süresiz nafaka uygulamasını bir türlü sona erdirmeyen “Yetkililer”in üzerinde çalıştıkları model, “evlilik süresine göre nafaka” esasına dayanıyor.
“Türk” Medeni Kanunu Madde 175’e göre “süresiz” olan Yoksulluk Nafakası, yeni durumda evlilik yılından birazcık daha fazla süreyle ödenecek.
“Ödenecek” diyoruz da…
Burası Türkiye…
Bakarsanız, bu süreç de uzar.
Malûm, neredeyse her yerde, bir şeyleri engellemeye çalışan “odaklar” var.
Neyse, olumlu bakalım ki, sonuç da olumlu olsun.
Bizler “Kadının geçimini, erkeğin ömrünün sonuna kadar erkeğe yüklemek haksızlıktır, kadın kimliğini de hafife almaktır!" diyoruz uzun yıllardır.
Bizde, kadının kocasından ayrılmasından dolayı ekonomik bakımdan zor duruma düşmesini engelleyen Aile Kurumu’dur.
Boşandığı için ekonomik bakımdan zor duruma düşebilecek kadına babası bakar, erkek kardeşi bakar, diğer yakınları bakar.
Boşanmış kadın, çalışmaya zorlanamaz!
Bizde Devlet, “Baba”dır.
“Devlet Baba” yâni.
Boşandığı için yoksul duruma düşecek olan Ailesiz Kadına, Devlet Baba bakar!
Batıda olduğu gibi bizde de “Aile” iyice gevşediği için, bir boşluk oluşuyordu.
Yeni düzenlemeyle, “Sosyal Devlet” de devreye girecek, bakalım.
Boşanmadan dolayı zor duruma düşecek tarafa Devlet desteği söz konusu olacak.
Bugüne kadar elde ettikleri ve etmekte oldukları “kazanımların” tehlikeye girmemesi için, Anadolu Ailesi ve Türkiye’nin bekası bakımından son derece önemli olan bu konuya pek girmiyordu çoğu meslektaşımız.
Şimdi…
İktidar adımlar atıyor ya, yavaş yavaş girerler artık!
Düzenlemenin kanunlaşmasından sonra en fazla alkışlayan da onlar olur!
Madem bu kadar girecekler topa, “diğer” çalışmaları da teşvik etsinler bari.
Mesela…
Kurtarılması mümkün olmayan evliliklerin sona erdirilmesi, bir taraf direndiğinde yıllar alıyor.
Uzun yıllar alıyor.
Bu olmaz.
Geciken adalet adalet değildir!
Adalet geciktiği zaman, başka başka sıkıntılar çıkar ortaya.
Yıllar yılı boşanamayan dolayısıyla yeni hayat kuramayan insanlar gerilir.
Gerilince de Allah korusun, iyi şeyler olmayabilir, olmayabiliyor da nitekim.
Kurtarılması mümkün olmayan evliliklerin uzatılması, çocuklara da çok büyük zararlar verir.
Neresinden baksan beka meselesi!
Mahkeme yedi sene de sürse bitecek olan evliliklerin en makul zamanda sona erdirilmesi çok çok önemli.
Başka bir husus:
Bir de, “arabuluculuk müessesesi” gelecek gibi.
Geçtiğimiz yıl uygulamaya konulan düzenlemeyle, anlaşamayan ev sahibi ile kiracıya, dâvâ aşamasından önce “arabulucuya” gitme mecburiyeti getirildi ya…
Onun gibi…
Boşanmayı kafaya koymuş karı-koca, öyle hemen dâvâ açamayacak, önce arabulucuya gitmek mecburiyetinde olacak.
Arabulucu, arayı bulabilirse ne alâ…
Bulamazsa, mesele “duruşma” aşamalarında çözülecek.
Bakarsınız, arabulucular birçok yuvanın kurtarılmasına vesile olur.
En azından, iş daha da kötüye varmadan tarafları anlaştırır, maldan-mülkten, evlâttan ne alacaklarsa, bu aşamada anlaşmak suretiyle alır taraflar.
Bu “arabulucuk” uygulamasına, her iki tarafın güvendikleri, her iki tarafı da bilen birer “aile yakını” da dâhil edilirse, çok daha iyi olur.
Ne iyi olur.
AİLE Yılı’ndayız malûm.
Geçtiğimiz yıl emekli yılı idi, “plajlarla bedava şezlong, bedava şemsiye” vaadi dışında pek bir “iyilik” göremedik yıl boyunca.
Bu yıl Aile Yılı.
Aman, öyle olmasın.
Aile meselesi, beka meselesi.
Aile çökerse, Devlet de çöker.
Aileyi yaşat ki Devlet yaşasın!
Feministlerin, Leninistlerin baskısına aldırma ki, Aile Yaşasın!
Süresiz nafakanın ortadan kaldırılması, Aile’nin kurtarılması yönünde atılmış bir adım olacak.
Buradaki “evlilik süresine göre nafaka” mantığı, pekçok tartışmalara yol açacak, yetersiz bulunacak biliyorum.
Hatta, bazı evliliklerin “nafaka ödeme süresi uzamasın diye” sona ermesi, mükellef taraflardan birinin bir an evvel boşanmak istemesi gibi sonuçları da olabilir.
Ben, bu süre meselesi yerine…
“Tazminat” gibi bir borçtan yanayım.
Mesela…
Erkek, kadına “150 bin lira” ödemek mecburiyetinde olacak.
Bu borç da, icabında uygun taksitlere bölünecek.
Borç ödenince, sırttaki yük de kalkmış olacak.
Bu bence çok daha uygun.
Neyse ne.
Yazdık yazdık, konuştuk konuştuk.
Bugüne kadar birçok Devlet Büyüğü’nün söz vermesine rağmen kaldırılmayan süresiz nafaka uygulamasının gündemde kalmasına katkıda bulunanlar arasında yer aldık.
Bundan sonra da, böyle şeyler yapacağız Allah’ın izniyle…
Mesela…
Milyonlarca gencimizi hayattan kopartan, Anadolu Ailesi’ne de çok olumsuz tesirleri olan şu “12 yıl mecburi eğitim” meselesi üzerinde de durmaya devam edeceğiz.
Sizden beklentimiz, yazılarımıza, konuşmalarımıza, sosyal medya paylaşımlarımıza destek vermeniz…
Aklınıza geldikçe de, bizim için dua etmeniz.
Kimseden başka beklentimiz yok.
Görüşmek üzere dostlar!
Serdar Arseven / Milat Gazetesi
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol