15 Temmuz uyuşturucuymuş!

  • GİRİŞ05.12.2018 08:39
  • GÜNCELLEME06.12.2018 08:50

Öyle zamanlardan geçiyoruz ki, milli ve manevi değerlerin en çok korunması gereken zamanda birileri hangi cüretle bilmiyorum değerlerimize saldırabiliyor. Son olarak Atasoy Müftüoğlu denen zat 15 Temmuz şanlı direnişi ve kahraman şehidimiz Ömer Halisdemir’le ilgili haddini, boyunu aşan cümleler sarf etti. Yıllarca baş köşelerde ağırlanan bu zat bir milletin yeniden ayağa kalktığı ve son yüzyılın en büyük kırılma noktası olan ve ardında 251 şehidin olduğu şanlı yürüyüşe ‘uyuşturucu’ diyebildi. Bunu söylerken de o büyük (!) entelektüel birikimiyle bir şeyler söylediğini zannetti.

 

 

Müftüoğlu, şöyle diyor “15 Temmuz, tarihe yeni bir uyuşturucu olarak geçti, geçecek. Genç kuşaklara Ömer Halistekin mi Halisdemir mi diye birisi ufuk olarak veriliyor. Bundan daha büyük bir düşüş olabilir mi? Hangi yeteneğe, ufku, hangi bilinci sebebiyle? Bir general emir vermiş, bir başka generali ’vur’ demiş. Öykü bundan ibaret.”

Şimdi gelelim bu hezeyanlara ve toplumun ne kadar uzağında yaşadığına. Misal genç kuşaklara Ömer Halisdemir’i değil de Nasrallah’ı mı örnek gösterecektik? Ya da katil Esed’i mi? Senin için misal hangisi uygun Deniz Gezmiş olabilir mi mesela?

 

 

Türk toplumunun dinamiklerinden habersiz, bu vatana ve millete dair söyleyecek tek sözü olmamasına rağmen gazetelerde yazdı, panellerde ağırlandı. Şimdi de hiç çekinmeden öyle pervasızca utanmadan şehitlik makamını küçümsüyor ve bunu bir düşüş olarak algılıyor. Allah katında en yüksek mertebe bir düşüşmüş bu zat için.

Aslında sevindiğim noktalar da yok değil. En azından bu sözlerinden sonra herkesin maskesinin düşmesi benim açımdan sevindirici bir durum. Yıllarca İran ve şia soslu yazılarla büyük bir fikir taşıdığını zanneden bu kişinin Suriye savaşında da neler söylediği gün gibi ortadadır. Türkiye’nin Suriye’de emperyal oyunlara falan geldiğini söylerken İran’ın her yerdeki şia yayılmacılığına tek söz etmeyip bunu övmesi ne kadar bu topraklara ait olduğunu gösteren en büyük delildir.

15 Temmuz gecesini hatırlayalım: İranlı teröristler Suriye’de o akşam havai fişekler eşliğinde Erdoğan’ın gidişini kutluyorlardı. Hatırlamayanlar google’a yazıp izleyebilirler. Yıllarca İslam için sadece fitneden başka bir şey ekmeyen bir fikrin savunucusundan şahsen şimdiye kadar zaten hiçbir şey beklemiyordum. Benim için sürpriz olmadı. Hala birilerinin ‘ağabeyi’ olanlara da bir ömür boyu İran’da mutluluklar diliyorum.

Ha bu arada yörüngesi Tahran olanın Ömer isminden hazzetmemesi de normal tabii. Bu yüzden Ömer olacağız, Yavuz olacağız. Bir öleceğiz, bin dirileceğiz. 15 Temmuz’un şanlı dirilişine dört elle sarılacağız.

Yorumlar3

  • Ali 6 yıl önce Şikayet Et
    İsrail ve İran kafa yapısı aynı ikisi de müslümanları katlediyor
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Ben ben ne diyor 6 yıl önce Şikayet Et
    Yani Nasrallah Israël e karsi savsatigi icin suriye de doktugu cocuk kani mubah mi oluyor Yazi cok yerinde... anlamak istemeyene yapacak bisey yok
    Cevapla
  • benben 6 yıl önce Şikayet Et
    sayın yazar muftüoğlu hezeyan da bulunmuş doğru ama mezkur kişinin hatasına sizde düşmüşsünüz bir insana hakettiği değeri verebilmek için başkalrını kötülemek gerekmez mesela nasrallah ın hataları sevapları ayrı bir konu olmak kaydıyla israile karşı gösterdiği direnç başlıbaşına bir değerdir
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat