Fransa'da başlayan ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerine sıçrayan protestoların sadece bir perdelemeden olduğu gayet açıktır. 'Sarı yelekliler hareketi' olarak lanse edilen olayların sadece zam konusu olmadığı kısa sürede anlaşıldı. Dünya ekonomisini ellerinde tutan para baronlarının güç savaşları bu kez Fransa üzerinde kendini gösterdi.

Macron'un gelişini hatırlayalım: Kendisi genç yaşlarından itibaren Rotshchild ailesinin himayesiyle okumuş ve bu küresel çaptaki ailenin şirketlerinde çalıştıktan sonra sosyalist Parti'nin iki numaralı ismi oldu. İşçiyi ezen patronun tarafında olan yasayı ortaya koyduğunda yüzbinlerce işçi sokağa indi. Dönemin Cumhurbaşkanı Hollande kanun hükmünde kararla bu yasayı onayladı. Aslında bugünkü protestolar için o gün işaret fişeği verilmişti.

Sonrasında kendini partiler üstü biri olarak tanıtıp 'Yürüyüş' hareketini kurdu. Cumhurbaşkanlığına adaylığını koyduğunda parlamentoda temsil edilmediği için kampanyasının tüm maddi yükünü Rothschild ailesi karşıladı. Sonuçta büyük bir medya desteğiyle seçimi kazanan Macron aynı zamanda Avrupa ordusunun kurulması fikrinin de en büyük savunucularından. Tabii bunu yaparken tek başına karar verdiğini söylemek abesle iştigal olur. Küresel para baronlarının bilek güreşinde Fransa'daki olaylarda ABD başkanı Trump'ın sözlerine dikkat çekmek gerekli. "Biz olmasak siz şu anda Almanca konuşuyordunuz" diyerek Fransa'yı aşağılamasının altında Rockfeller ailesinin sözleri olduğunun altını çizmeliyiz.

Yakın zamanda kısa süreli bir sulh imzalayan Rockfeller ve Rothschild aileleri yeniden pazar hakimiyeti yüzünden bir kez daha mevzi aldılar. Avrupa'da ya da dünyada yeni bir düzen inşaa edilmek isteniyor ama bu yeni sistemin ne olacağına dair şu anlık bir öngörü yok. 68 hareketi sonrası neoliberal politikalar benimsendi ve toplum tarafından kabul gördü. Yani sistemin kurucuları öncesinde bir antitez ortaya koyup sonrasında tam tersi bir sistemi entegre etmeyi başardılar. Şimdi de 'Macron yasası'yla ezilen işçiler yaptıkları protestolarla kabul edip benimseyecekleri bir yapıyı kabul edecekler. Bakalım 30 yıl savaşları, 68 hareketi, 2.Dünya Savaşı'ndan sonra dizayn edilen düzen şimdi nasıl şekillenecek? Yeni dünyada artık argümanlar 70 yıl öncesine ait değil. Sosyal medya, yapay zeka, kültürel baskın, dijital dönüşüm gibi yeni sürümleri ellerinde en güçlü şekilde kullananlar bakalım neyi nasıl tasarlamışlar?

serkan.ustuner@haber7.com