Bugünlerde AK Parti ve Sn. Erdoğan’a yüklenen bir kitle var. Yüklenme nedenleri ise güya Türkiye İsrail’e yardım yapıyormuş. Bu yardımı ticaret yaparak yapıyormuş. Gümrük ve Ticaret Bakanı açıkladı. 

7 Ekim’de başlayan İsrail saldırılarından sonra bu ülkeye yapılan ticaret yüzde 37 azalmış. Bununla birlikte ülkemizin İsrail’den yaptığı ithalat da azalmış durumda.

 Ayrıca yapılan ticarette kamu yani devlet payı yok. Özel sektör bu ticareti yapıyor. Bu ticaret yapan firmaların birçoğu da uluslararası firmalar. Serbest piyasa ekonomisi var. Siz bu firmalara el koyamazsınız. Başka bir nokta ise Filistin’e gönderilen yardımlar da İsrail Limanına gitmek zorunda. Çünkü Filistin diye bir devlet yok. Limanı yok. Filistin’e giden mallar da İsrail’e gitmiş gözüküyor. Zorunluluk dışında ülkemiz İsrail’e ihracat yapmıyor.

Bir de Erdoğan’ı İsrail ile karşı karşıya getirmek isteyen bir kitle var. Erdoğan elbette İsrail Siyonizmine karşıdır. Ancak İsrail ve Batı birlikteliğinin ülkemize düşman olmasına müsaade edemez. Ülkemizi ekonomik krize sokmak isteyen bazıları İsrail ve lobisine Erdoğan’ı hedef gösteriyorlar. Siyonistler Erdoğan’dan nefret ederler. Ülkemizdeki bazı siyasiler, sivil toplum örgütleri İsrail’e karşı gibi dursa da onların hizmetkârıdır. İsrail ile gerçek mücadeleyi yapan Erdoğan’dır.

Tüm bunlara rağmen biz ülke olarak İsrail terörüne karşıyız. Siyonizm yayılmacılığına karşıyız. Dünyadaki tüm kötülüklerin anası Siyonizm’dir. Müslümanlar kardeştir. Bu inanç gereği İsrail ile herhangi bir ticari ilişkide bulunmamız doğru değildir.

Şimdi gelelim muhalefetin tavrına. Erdoğan’ı eleştiren muhalefet ve onun güdümünde hareket eden bazı sivil toplum örgütleri Hamas’ı terör örgütü kabul ediyor. CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel sürekli Hamas terör örgütü diyor. Oysa Erdoğan, Hamas’ı bir kurtuluş örgütü olarak tanımlıyor. Sözde eylem yapan aktivistlere soruyorum. CHP’nin değirmenine su taşıyorsunuz.

Akşam-sabah ümmet diyen bir lider Erdoğan. Büyük devlet tecrübesi var. Dünya dengelerini çok iyi biliyor. Bu çerçevede bakıldığı zaman onun kıymetini bilmek gerekir. Hamasetle devlet yönetilemez. Bugünlerde moda oldu. Sürekli Filistin üzerinden Erdoğan’ı eleştirmek. Oysa Erdoğan’ı eleştirenlerle 2. Abdülhamit’i eleştirenler aynı gaflet ve ihanet içerisindeler.

Erdoğan’ı hedef haline getirenlerin amacı bölgedeki son güçlü ülkeyi parçalamak. Bölgede bir İran bir de Türkiye kaldı. Bu iki üniter devleti parçalamak istiyorlar. Gerçi İran İsrail ile görünürde bir mücadele yürütüyor ancak samimi olmadığını düşünüyorum. Ülkemizi bölmek isteyenler var. O nedenle iç isyan kaos ve kargaşa üretmek istiyorlar. Bu ülkeyi Suriye ve Irak haline getirmek istiyorlar. Hamas yurtdışı sorumlusu Halid Meşal’in 2014 yılında yaptığı Erdoğan’a teşekkür konuşması yeniden gündem oldu. Meşal konuşmasında, Katar Emiri Şeyh Tamim ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gazze meselesinde masa altından destek verdiğini ifade etti. “Bunlar asil bir millettir. Biz de bu asil milletin her adımını ifşa etmek istemiyoruz” diyen Meşal, Türkiye’ye teşekkür etmişti.

Demem o ki İsrail’e dost olan, Hamas’ı terör örgütü kabul eden bir muhalefeti eleştirmek yerine gizli ya da açık Filistin’e destek olan Erdoğan’ı eleştirmek ikiyüzlülük ve gaflettir. 

Sinan Burhan / Yeni Akit Gazetesi