Irak'taki ayaklanma kimin işine yarıyor?
- GİRİŞ04.10.2019 09:18
- GÜNCELLEME07.10.2019 09:54
Irak’ta ayaklanma var. Sokağa dökülenler kimler, hedeflerinde kim var, Irak’taki etkili aktörler bu ayaklanmanın neresinde? Asıl önemlisi Kerkük’te hareketlilik var, Bağdat’taki siyasi kriz tam da korsan referandumun 2. Yıl dönümünde peşmergenin Kerkük’e girmesinin önünü açar mı?
SOKAK GÖSTERİLERİNİN SEBEBİ NE?
Mısır’da Sisi’ye karşı yolsuzluk gerekçesiyle başlatılan gösterilerin benzeri Irak’ta yaşanıyor. Halk, ekonomik kriz, işsizlik ve yolsuzluk gibi nedenlerden dolayı sokakta. Mısır’da 2 hafta önce başlayan eylemler, Irak’ı tetikledi.
AYNI GEREKÇE DAHA ÖNCE YOK MUYDU?
Aslında Iraklılar için yolsuzluk ve ekonomik kriz içerikli durumlar Maliki döneminde de mevcuttu, bundan önceki Başbakan Haydar İbadi dönemin de de. Şu an Başbakan Abdülmehdi ve tepki ona yönelik.
AYAKLANANLAR DA HEDEF DE Şİİ?
Irak’taki gösteriler başta Bağdat olmak üzere Şiilerin çoğunlukta yaşadığı şehirlerde düzenleniyor. Sokaktakilerin büyük çoğunluğu Şii, hedeflerinde olan başbakan Abdülmehdi de Şii. Burada ortaya çıkan sonuç, Irak’ta Arap Şiilerin İran’ın Irak’taki etkisine yönelik tepki verdiğini gösteriyor. Bu daha önce İran karşıtı politikalarıyla tanınan Şii lider Mukteda Sadr’a bağlı grupların Şii Başbakan Haydar İbadi’ye yönelik ayaklanmasında da ortaya çıkmıştı. Irak’taki Şiilerin bir bölümü, kendileri gibi Şii olsa da İran’ın Irak’ın içişlerine yoğun müdahalesini istemiyor.
K.IRAK’TAKİ REFERANDUMUN İKİNCİ YIL DÖNÜMÜ
Kuzey Irak bölgesel yönetimi 25 Eylül 2017’de korsan bir referandum gerçekleştirmişti. Yasa dışı o referandumun üzerinden 2 yıl geçti ve tam da yıl dönüm sürecinde Irak’ta bir ayaklanma patlak verdi.
IRAK’TAKİ AYAKLANMA K.IRAK BÖLGESEL YÖNETİMİNE BİR ÇIKAR SAĞLAR MI?
Bölgesel yönetim yasa dışı referandumun faturasını ağır ödemişti. Kerkük’ten çıkmak zorunda kalmıştı. Bugünkü merkezi yönetime yönelik ayaklanma ciddi bir krizi beraberinde getirirse sürecin sonunda peşmerge tekrar Kerkük’e girebilir.
IRAK’TAKİ TARTIŞMALI BÖLGELER
ABD 2003’te Irak’ı işgal ettikten sonra Paul Bremer’i Bağdat’a deyim yerindeyse vali olarak atamıştı. O dönem yazılan Irak anayasasında şehirlerin tasnifi yapılırken Kerkük ve Musul başta olmak üzere bazı şehirler anayasanın 140. Maddesinde “tartışmalı bölgeler” olarak adlandırılmış, bu bölgelerin statülerine net bir karar verilmemişti.
SOKAKLAR KARIŞIRKEN, KUZEY IRAK YÖNETİMİ KERKÜK İÇİN HAREKETE GEÇİYOR
Tam da bu süreçte Kerkük konusunda Irak’ın kuzeyinden peş peşe iki açıklama geldi. Gündemde de tartışmalı bölgelerin statüsüyle ilgili olan anayasanın 140. Maddesi vardı. Kerkük il meclisi Başkanı Rêbuwar Talabanî Bağdat yönetiminin Kerkük problemini çözmek için 140. Maddeyi uygulama konusunda hiç bir niyetinin olmadığını duyurdu. Aynı gün bölgesel yönetim Kerkük konulu bir konferans düzenledi ve Kerkük’ün statüsünün belirlenmesi için bir süreç başlattı.
IRAK’TAKİ SİYASİ KRİZ, NİSAN’DAKİ YEREL SEÇİMİ ETKİLEYEBİLİR
20 Nisan 2020’de Irak’ta yerel seçim var. Bu seçim öncesi Irak’taki ayaklanma siyasi bir krizi beraberinde getirir ve bu kriz büyürse, yerel seçimi direk etkileyebilir. Zira Kerkük başta olmak üzere tartışmalı bölgeler yeniden Kuzey Irak yönetiminin kontrolüne geçebilir.
SİYASİ KRİZ BÜYÜR MÜ, DARBE OLUR MU, ABDÜLMEHDİ İSTİFA EDER Mİ?
Başbakan Abdülmehdi’nin istifa etmesi çok zor bir şey değil, edebilir. Ama istifa siyasi krizi büyütür. Zaten güçlükle kurulan bir koalisyon var, başbakanın istifasıyla bu süreç daha da zorlaşabilir. Bu da beraberinde siyasi otoritede istikrarsızlığı getirir. Askeri darbe konusunun ise çok fazla gündemde olmadığı belirtiliyor.
BÖLGESEL AKTÖRLERDEN İRAN, BU KRİZDE NEREDE DURUYOR?
Sokaktaki göstericilerin İran bayrakları yaktığını görüyoruz. Şii halk, Şii İran’a karşı. Bu daha önce de yaşanmıştı Irak’ta. İran ile Irak’taki merkezi hükümet arasında son süreçte yaşanan bazı gelişmelere dikkat etmekte fayda var. Birincisi Irak, ABD’nin İran ambargosuna karşı çıktı. İkincisi İran’ın Irak toprakları üzerinde nükleer santral kurduğu iddiaları bu süreçte sıkça gündeme geldi. Üçüncüsü ise İran kaynaklı olduğu öne sürülen Suudi Arabistan’a yönelik saldırıların, Irak topraklarından gerçekleştirildiği iddiaları da yine bu son günlerde yoğun şekilde dile getirildi. Buradan çıkan sonuç, ABD’nin de Irak’taki İran varlığına yönelik tepkili olduğunu gösteriyor.
İRAN DESTEKLİ HAŞDİ ŞABİ MİLİSLERİNİN DURUMU
Haşdi Şabi, 2014’te DAEŞ işgali sürecinde İran tarafından kurulmuştu. Irak Başbakanı Abdülmehdi Haşdi Şabi’ye mesafeli olmakla birlikte Haşdi Şabi’yi başı boş bırakmak yerine bu örgütü hükümete ve Irak ordusuna entegre etme yoluna gitti. Tabi burada ABD’nin de Haşdi Şabi’yi terör örgütü ilan ettiğini hatırlatmakta fayda var. Ayrıca İsrail de geçen ay Haşdi Şabi’ye yönelik saldırılar gerçekleştirdi. İran bu nedenlerle Haşdi Şabi’nin Irak kontrolünde kalmasına ses çıkarmadı zira ABD’nin terör örgütü olarak gördüğü ve İsrail’in hedef aldığı bu örgütün Irak ordusuna bağlanması, Haşdi Şabi için bir koruma kalkanı olabilir.
Yorumlar1