Münbiç 2016 Haziran ayından bu yana PKK-ABD işgalindeydi.
Türkiye’nin operasyonuyla köşeye sıkışan PKK terör örgütü Şam rejimiyle anlaşmaya soyundu.
Neticesinde tam Suriye milli ordusu Münbiç’e girmek üzereyken Esed rejiminin askerleri Rus askeri polisinin eskortluğunda şehrin bazı bölgelerini PKK’dan teslim aldı.

Şu an için Münbiç’in kuzeyi Türk askerinin kontrolü altında. Kuzey tarafında en az 3 köy PKK’dan temizlendi ve o köyler Suriye Milli Ordusuna geçti.

Münbiç’teki ABD üssü, Amerika’nın bölgedeki en önemli karargahlarından biriydi.
Fırat nehrinin kıyısındaki Münbiç kentinde bulunan üs, Amerikalılar tarafından terk edildi.

Çekilme sonrası Amerikan karargahı kameralarla görüntülendi.
Amerikan askerlerinin yemeklerini bile yarıda bırakıp, üssü boşalttığı anlaşıldı.

Münbiç’teki Amerikan üssü Rus askeri polisinin kontrolüne geçti.
Ruslar, üsse girdi, cep telefonlarıyla hatıra fotoğrafları çekti.
Terk edilen Amerikan üssüne Rusya bayrakları asıldı.

Ancak Rus bayraklarının yanı sıra PKK unsuru SDG’nin bayrağının hala asılı duruyor olması da dikkatlerden kaçmadı.

Peki şimdi ne olacak?

Rejimle PKK’nın anlaşmasının ardından Şam’a bağlı askerler, kamyon kasalarına doluşup, Rusya kontrolünde Münbiç’e ilerlerken Suriye Milli Ordusu da bölgedeydi. O andan itibaren Suriye Milli Ordusu operasyonu durdurdu ancak bölgeden çekilmedi. Münbiç’in kuzeyini kontrol altında tutmayı sürdürüyor.

Münbiç’le ilgili en net bilgi, Amerikalıların artık şehirde olmadığı.
Esed rejimi ile Rusya ise şehrin merkezinde değil.
Şehir merkezinde bir milyona yakın sivil var.
Bunların yarıdan fazlasının hem rejim hem de PKK-PYD muhalifi olduğu biliniyor.

Rejimin Münbiç’e gelme haberinin ulaşmasının ardından şehir merkezinde bir grup kutlama yaptığında, PYD teröristlerinin sevinç gösterileri düzenleyen kalabalığa ateş açtığı da öğrenildi.

Yani Münbiç merkezinde PKK ile rejim arasında yapılan anlaşmanın ne kadar sağlıklı olabileceği konusunda çok ama çok ciddi kuşkular mevcut.

Üstelik Esed’e bağlı askerler şehir merkezine girerse ciddi bir kıyımdan endişe ediliyor, en az 500 bin kişilik bir göç akının olabileceğinden bahsediliyor.

Rusya bir gün içerisinde Şam’la PKK’yı yakınlaştırıp, tabiri caizse oturduğu yerden fazladan bir üs sahibi oldu. Hem de ezeli düşmanı Amerikan üssünü, Amerika Başkanı Trump’ın talimatıyla Amerikan askerlerinin terk etmesi sonucu ele geçirmiş oldu.

Münbiç’in geleceğini bir açıdan baktığımızda, PKK ile rejim arasındaki Rusya çatısında yürütülen anlaşma belirleyebilir.
Bu anlaşma doğrultusunda Münbiç’ten PKK-PYD teröristlerinin tamamının çıkarılması gerekmektedir.

Rusya bunu yaptıracak mı?
Yoksa PKK tıpkı Kamışlı’da olduğu gibi Münbiç’te de rejimin gölgesinde durmaya devam mı edrecek?
Veya Kuzey Irak medyasında iddia edildiği gibi PKK’nın SDG kolu Rusya himayesindeki Esed’in 5. Kolordusuna mı bağlanacak?

Türk askeri bölgede ve gelişmeler takip altına alınıyor.
Eğer PKK unsurları Münbiç’ten çıkarılmazlarsa halen bölgede bulunan üstelik cephe hattına sadece birkaç yüz metre mesafede konuşlanan Suriye Milli Ordusunun müdahalesi gelebilir.

Dün Münbiç’te baş döndüren gelişmeler yaşanırken Ankara-Moskova hattında da yoğun trafik vardı.
Elbette gündem Münbiç’ti.
Moskova’nın mesajı “Münbiç’te Türk askeriyle rejim askeri arasında olası bir çatışmanın önüne geçilme” arzusuydu.
Moskova buna çaba harcıyor ama Münbiç’in PKK’dan tamamen temizlenmesi ve Münbiç’teki sivillerin rejim gazabından korunması noktasında da kesinlikle yüzde yüz güvenceler vermesi gerekmektedir.