Bir şeyler piştiği kesin de, pişen ne acaba?
- GİRİŞ11.01.2014 11:36
- GÜNCELLEME11.01.2014 11:36
Nedense ben farklı bir ülkede yaşanmış bir olayla bugün arasında benzerlikler buluyorum; orada yaşananlara bakarak bizde olup bitenleri daha kolay anlıyorum...
Murat Belge yaşı ve kârihası gereği ülkemizdeki bütün askeri müdahaleleri iyi hatırlayabilecek bir aydın; bir yıl arayla kendisiyle yapılmış söyleşilerin (T24, Hazal Özvarış) ikisinde de aynı sözcüğü terennüm etmesi mânidar. Bir yıl önce ‘'Türkiye'de bir darbe daha olmayacak diyemeyiz'' demiş ve ‘'Kürt meselesi sarpa sarar, Erdoğan kafasının dikine gider, ciddi gaflar yapmaya devam ederse gene ‘darbe' olur'' diye eklemişti...
Geçen gün şunları söyledi Murat Belge: “Ben eminim, binbaşıdır, albaydır, şu an aralarında ‘Bunları bir şey yapıp devirmek lazım, yoksa memleket batacak' diye konuşan subaylar mutlaka vardır. Bunların arasından bir adım daha atarak ‘O halde sen, ben ne yapalım' diyenler de çıkar. (..) 27 Mayıs'tan sonraki olaylarda (12 Eylül darbesi gibi-T24) bizim asker hiyerarşi içinde davranmayı seçmişti, ama 27 Mayıs hiyerarşiye de karşıydı. Çünkü üst rütbeliler siyasi iktidara karşı bir şey yapmayı düşünmüyorlardı. Şimdi tekrar 27 Mayıs'a dönüş olabilir. Böyle bir ihtimal ‘yok' denilip, silinip atılacak şey değil. Endişe verici ölçüde benzerlikler var.”
Okay Gönensin'le aynı yaştayız; 27 Mayıs'ı (1960) ilkokul çağımızda idrak etmiştik. O da, Vatan'da, konuya, ‘'27 Mayıs 1960 öncesiyle bugünün havası arasında toplumsal kutuplaşma açısından gerçekten büyük benzerlik var'' diyerek girdiği son yazısında, o dönemde DP kadrosu hakkında basın tarafından yayılmış iftiraları hatırlatıyor. Okuyalım: ‘'1960 öncesi, halkın bir kısmı, öğrencilerin kıyma makinelerinden geçirildiğinden de çok emindi, ülkenin maliye bakanının, dışişleri bakanının büyük yolsuzluklar yaptığından da.''
Radikal'de yazan Orhan Kemal Cengiz soğuk algınlığından kıvrandığı ruh haliyle kaleme aldığı yazısında ‘koşullar' dediği darbe altyapısını hazırlayan havayı aktarıyor. “Darbeden söz ettiğinizde, bunu hayal ürünü zanneden insanlar, o kadar kolay ve süratle ülkenin öyle bir ortama sürüklenebileceğini anlamıyorlar'' dedikten sonra kasvetli bir tablo çiziyor: ‘'Üç tane bomba patlar, beş tane suikast olur, ekonomi bir anda şirazeden çıkar, falan derken bir bakmışsınız ki bütün ‘koşullar' hazır hale gelmiş...''
Taha Kıvanç - Star
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol