Kaç, kaç, nereye kadar?
- GİRİŞ06.07.2021 08:30
- GÜNCELLEME06.07.2021 08:30
Mister Kemal kaçıyor: Kasım 2009’da Frankfurt Kempinski Otel’de yaşadığı “Civciv çıkacak, kuş çıkacak” kıvamındaki derin hadise hakkında tek kelime dahi duymak istemiyor.
“Kasetle gelen kasetle gider” diye kendisine laf vurulduğunda da dilini yutuyor.
Birkaç ay içinde “Genel Başkanı Baykal’ın kaset operasyonuyla devrilip, kendisinin ise onun yerini alacağından” ilk kez Frankfurt’ta haberdar olmuştu.
Boğma Rakı ile başlayan upuzun bir gecenin sonunda!
*
Kemal Haberdaroğlu’nun siyasi ortağı Meral Hanım da kaçıyor: 15 Temmuz’dan birkaç gün evvel, Enver Altaylı ve rahip maskeli CIA Ajanı Brunson’la gizlice buluştuğu; bu sütunda defalarca yazıldı.
Ne var ki, Locaefendi’sinin Meral’inin gıkı çıkmıyor.
*
Her iki “İtina ile Kaçılır” vaziyetine de zinhar şaşırmıyoruz.
Kendilerine, sadece beyhude kaçışları ifade eden “Kaç, kaç, nereye kadar?” repliği ile sual ediyoruz.
Eh, şimdilik!
“CEKETSİZ” KAÇIŞ
Üçüncü bir kaçış daha var: Ceketsiz Nihat Bey de kaçıyor.
Onun kaçış öyküsü, gözlerden uzak bir ziyaret ile alakalıdır.
İş dünyasının, futbolun ve siyasetin sahalarına giren ortaya bir buçuk pardon “üç buçuk karışık” mevzulardan…
Türkiye Ayak Oyunları Federasyonu Başkanı, bir süre evvel Meral Hanım’ı ve eşi Beyefendiyi evlerinde ziyaret ederek onlara bir nevi ağlamıştı.
Nasıl mı? Onlara, Cumhurbaşkanını “şikâyet ederken” sarf ettiği bir cümle var ki, akla ziyan!
Mister Ceketsiz, Meral Hanım’ın partisine hangi kayda değer katkıları yapmış olabilir, acaba?
Anlaşılan “İlk seçimde bu İktidar gidici” diye düşünüyor olmalı ki; daha şimdiden kendisine yer yapıyor!
KAFA SESLERİ
Mister Kemal’in Kafa Sesi de şudur: “Seçimi ikinci turda garanti kazanırız. Şans kapıyı çalıyor. Ne şu, ne de bu; ben aday olmalıyım!”
CHP’nin içinden gelen bütün haberler, Kemal Baydınoğlu’nun kendisini Cumhurbaşkanı adaylığı için hazırladığı yönünde…
Baydın’ın Türkiye’deki muhalefete iktidar vadetmiş olması; Kemal Haberdaroğlu için “en büyük motivasyon” kaynağıdır.
Eh, ne de olsa “Kontrollü Kemal”dir.
Üstelik: sadece 2009-2010 sezonundan itibaren de değil, çok daha öncesi var.
KEMAL’İN CEMAZİYELEVVELİ
Mister Kemal’in TESEV’in 183 Numaralı kurucu üyesi olduğunu bir de burada hatırlıyoruz.
TESEV, 1994’te kurulduğunda; İzhak Alaton ile Nafiz Jan Paker yönetim kurulundaydı.
“Macar Yahudisi” Amerikalı George Soros’un Açık Toplum Enstitüsü ile CIA’in “Sivil Örümcek Ağı” kuruluşu NED tarafından senelerce fonlanan TESEV’den bahsediyoruz.
1990’lı yıllarda Fetullah Locaefendi’yi Yahudi lobisiyle buluşturan Baron İzhak Alaton; 28 Şubat öncesinde “Sincan’daki tankları yürütebilmek için dört ev birden verdiğini” söylemiştir!
Vaktiyle, bu itirafa şahit olan işadamı Cem Fadıl Bozkurt’tur.
Bozkurt, tutuklu Osman Kavala ile hakkında yakalama kararı bulunan CIA bağlantılı Henri Barkey’in 18 Aralık 2020’deki duruşmasında tanık olarak dinlendi. Şöyle demişti:
“Alaton’lar benim ortağımdı. İzhak Alaton’un 15 Temmuz darbe girişimini en az bir hafta evvel Henri Barkey’den öğrendiğini biliyorum...
İzhak Bey’in Osman Kavala ile de yakın bir ilişkisi vardı…”
HEPSİ ORADAYDI
George Soros’un “Açık Toplum Enstitüsü” Türkiye’de Açık Toplum Vakfı’nı doğurduğunda; Nafiz Jan Paker, İzhak Alaton, kızı Leyla Alaton, ve “Kızıl Soros” diye bilinen Osman Kavala aynı çatı altındaydılar.
Mister Kavala, hem Gezi Kalkışmasında hem de 15 Temmuz’da arka planda yer alan isimlerden birisidir.
15 Temmuz’dan önceki aylarda, kendisinden pek emin vaziyette biteviye “Başbakan olacağım” diye dolaşan Meral Hanımefendi’nin “En mülayim kuzenimiz” diye tanımladığı Osman Kavala’dan söz ediyoruz.
SİYASİ AYAK
Şayet, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe teşebbüsü başarılı olsaydı; “Yurtta Sulh” Cuntası Akşener’i “Başbakan” olarak atayacaktı.
Bu, tamam da…
NATO/ABD’nin kumandasındaki Fetullahçı Cunta, kimi Cumhurbaşkanı yapacaktı?
MİSTER MASKE
Junior Barlas’ın dayısı Nafiz Jan Paker; Paralel Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan’ın davetiyle Nisan 2013’te Fetullah’ı Pensilvanya’daki ikametgâhında ziyaret etmişti!
Mayıs 2013’ün son günlerinde patlayan Gezi Kalkışması ile 17 ve 25 Aralık (2013) Operasyonu gümleyince “sefer görev emri” ile kılık değiştirdi.
On yedi yıl boyunca TESEV’i yöneten Nafiz Jan Paker, “Kayıkçı Kavgası” türünden derin bir numarayla TESEV’i bıraktı; 2015’in Şubat ayında PODEM’i kurdu.
“İktidar Destekçisi” maskesini taktı.
Truva rolle Maskeli Balo’daki yerini aldı…
Çoklarına da bu numarayı afiyetle yedirdi.
*
“Şahane Tesadüfler!” peşimizi bırakmıyor:
Ceketsiz Nihat Bey’in kızı Ebru Özdemir Kışlalı Hanımefendi de (Limak Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı); Paker yönetimindeki PODEM’in kurucuları arasındadır.
YENİŞAFAK
Yorumlar1