Özgür Özel’e de ‘Baykal’ operasyonu!
- GİRİŞ06.10.2024 09:11
- GÜNCELLEME06.10.2024 09:11
FETÖ denilen illet örgüt, 2010’da MHP ve CHP’ye kaset operasyonları çekmişti.
MHP’de 8 ismin istifasıyla başlatılan süreç, Genel Başkan Devlet Bahçeli’yi olağanüstü kurultay yoluyla yemeye kadar götürülmeye çalışıldıysa da, Bahçeli ve FETÖ oyununu gören yargı buna müsaade etmedi.
İçerideki aparatlara daha sonra başka isimlerle partiler kurduruldu biliyorsunuz.
MHP bu operasyonu kısmi zararla atlatsa da, CHP için netice böyle olmadı.
Çünkü orada hedef, doğrudan Genel Başkan Deniz Baykal’dı.
Gizlice kaydedilip yayınlanan görüntülerin siyasi, ahlaki ve etik olarak tutulacak tarafı yoktu.
Baykal mecburen istifa etti.
Yerine de, koltuğa zaten epeydir hazırlanan, ‘talip değilmiş’ gibi yapıp söylediğinin tam aksine aday olan Kemal Kılıçdaroğlu geldi.
Hızlıca partide tasfiyeye girişen ve görevde kaldığı 13 yıl boyunca koskoca CHP’yi, HDP (DEM) ve FETÖ aparatına dönüştüren Kılıçdaroğlu, kendisi için hazırlanan ikinci Jön Türkler masasının desteğiyle 2023’te Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturacağını zannetti ama, netice Anadolu insanının derin ferasetiyle hüsrana dönüştü.
***
Baykal’a kaset operasyonunu çok konuştuk, çok yazdık.
Merhum Deniz Baykal, 2010’da kendisine çekilen operasyonun ardından istifasını açıklarken ‘okyanus ötesine’ selam yollayarak “Sizin yaptığınızı biliyorum” mesajı vermişti.
2010 henüz FETÖ’nün kendisini açığa çıkarmadığı, dershanelerinin kapatılması üzerinden iktidara karşı açıktan savaşa başlamadığı yıldı.
Ama 2007’den itibaren Erdoğan’ın kendilerinden kurtulmak için alttan alta tasfiyeye giriştiğinin farkındaydı… MHP ve CHP’den sonra zaten sıra O’na gelecek, Erdoğansız AK Parti projesi 2012’den itibaren MİT operasyonuyla fiiliyata sokulacaktı.
Öyle de oldu.
Lakin, CHP’nin kötü huyu şuydu ki, operasyonu çekenin FETÖ olduğunu bildikleri hâlde, onlar FETÖ’yü değil, hep bir ağızdan Erdoğan’ı suçlayarak bir anlamda FETÖ’yü aklamaya, Erdoğan’ı devirmelerine yardımcı olmaya çalışıyordu!
İstifa konuşmasında okyanus ötesine selam yollayan Deniz Baykal bile bu hakikati bir defa olsun açık açık haykırmadı, en fazla ‘öyle anlaşılıyor’ gibi ifadelerle hep top çevirdi.
Çünkü hakikati açıkça dile getirse, bu defa CHP içinden “AKP’yi aklıyorsun” eleştirilerine maruz kalacaktı.
Halefi Kemal Kılıçdaroğlu ise tam komediydi.
MİT tırı fotoğraflarında olduğu gibi, muhtemelen yine FETÖ’cülerin kendisine ulaştırdığı, güya Erdoğan’ın Baykal videosunu izlediği kareyi anlatırken, “Bunu size kim verdi?” sorusuna “Yüzü maskeli kişiler getirdi” diye tuhaf sözler sarf ediyordu.
Bu esnada devlet kurumları ve yargı ‘kaset kumpasını aydınlatmak için’ görevini yapıyor, bu kirli siyaset dizaynını gerçekleştiren FETÖ’cüleri açığa çıkarıyordu.
Baykal ve MHP’li yöneticilere yönelik kumpas davasını gören Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 2022 yılında FETÖ elebaşı Gülen’in baş sanık olduğu karar duruşmasında, dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi Şube Müdürü Gürsel Aktepe ile gizli kayıt cihazlarını yerleştiren İlker Usta ve Sedat Zavar başta olmak üzere, 50 sanığa 6 yıldan 92 yıla kadar hapis cezası verdi.
FETÖ elebaşı Gülen’le birlikte firari 46 sanığın dosyası ayrıldı.
***
Geçmiş mevzuyu bu kadar tafsilatlı anlatmamın sebebi şu;
Bugünlerde tıpkı Baykal’a olduğu gibi, CHP’nin yeni Genel Başkanı Özgür Özel’e de benzer bir şekilde operasyon çekiliyor.
İddia, evli olan CHP’li bir kadın ilçe belediye başkanı ile ilişki yaşadığı...
Kirli dedikodunun merkezindeki kadın belediye başkanı “Kanser sebebiyle kemoterapi görüyorum. Hepsi iftira” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu da “İthamlar namussuzca ve ahlaksızca. Koltuk hırsları, parti kimliklerinin önüne geçenler yapıyor bunu” şeklinde bir paylaşım yaptı.
Şaşırdık mı?
Elbette hayır.
CHP’de bu tür bel altı vuruşlar ata sporu âdeta!
Hatırlarsanız, geçen sene Cumhurbaşkanı adaylığında Muharrem İnce’ye de iğrenç bir videoyla kumpas kurulmuş ve adaylıktan çekilmek zorunda kalmıştı.
CHP’li Mustafa Sarıgül de yakın zamanda benzer şekilde operasyon yedi ve itibarı sıfırlandı.
Yani FETÖ ve CHP içindeki klikler işbaşında!
Belli ki birileri ‘yargı yoluyla mağdur gösterilmeye çalışılan’ kişiyi genel başkanlığa ve cumhurbaşkanlığına taşımak niyetinde.
Bunun için de önlerindeki son engeli, yani Özgür Özel’i ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.
Siyasette ‘normalleşme’, dış politikada ‘millîleşme’, milletin meclisinde saygıyı inşa etme üzerine politika gütmesi kliklerin canını fena sıkmış.
Bu tavır, Meclis’te Cumhurbaşkanı’nı ayakta karşılama esnasında da bariz ortaya çıkmıştı zaten.
Dikkat çekeceğim bir başka husus, bu operasyona sırf CHP’ye vurma hevesiyle hükûmete yakın medya kuruluşlarını alet etme gayreti.
Tam da CHP’de yıllardır arzu ettiğimiz ‘millî duruş’ için Özgür Özel çaba harcarken, başta Cumhurbaşkanı’mız ve Bahçeli ‘iç cephede birlik-beraberlik’ çağrıları yaparken…
Üstelik gözle görmediğin şeye suizan ve iftira etmenin günahını bilirken…
Şunca yıllık tecrübeden sonra bu tür tuzaklara karşı çok daha dikkatli olmalıyız.
Türkiye gazetesi
Yorumlar2