Yenilen pehlivan doymaz, Ali Koç bırakmaz!
- GİRİŞ05.02.2024 09:17
- GÜNCELLEME08.02.2024 09:02
Yıldırım Ali Koç…
Rahmi Koç’un en küçük oğlu.
Ufakken ona “dedesi Vehbi Koç’un kopyası’’ denirmiş.
18 yaşına kadar ailesinden ve ülkesinden uzakta, yatılı okudu.
Üniversiteyi Amerika’da bitirdikten sonra Harvard’da “işletme master”ı yaptı.
Türkiye’ye geldiğinde, “Patron daha iyi bilir anlayışını anlamıyorum” diyerek ezber bozdu.
Koç ailesine ait şirketlerin profesyonellerce yönetilmesi gerektiğini söyleyerek, “50 yaşında bu şirketlerde çalışıyor olmak istemem” ifadelerini kullandı.
Ardından 1997 yılında, “Koç Holding Yeni İş Geliştirme Koordinatörü” olarak holding bünyesinde çalışmaya başladı.
Bu sıfatla yaptığı bir konuşmada, “Türkiye’nin kötü yönetim nedeniyle geri kaldığını” söyledi.
Sonra ne denli “yenilikçi(!)” bir yönetici olduğunu ispatlamak için 4 milyon dolar ödeyerek 50 metre boyunda, 20 metre genişliğindeki bir “zeplin” aldı.
Zeplini güya Koç Holding’e bağlı şirketlerinin tanıtım faaliyetlerinde kullanılacaktı.
Ali Koç’un zeplini, Cumhuriyet’in 75. yılı kutlamalarında “Atam izindeyiz” yazısını taşıdıktan kısa bir süre sonra akşam vakti çıkan şiddetli poyrazın etkisiyle bağlı bulunduğu ipi kopararak kayıplara karıştı.
Zeplin, şirketlerin tanıtımını yapamadı ama Ali Koç’u tüm Türkiye’ye reklam etti.
Derken…
Çok geçmeden Ali Koç, ailesine ikinci şoku yaşattı.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yetkilileri, İller Bankası Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen bilgisayar alımına ilişkin ihalede “usulsüzlük” yapıldığı ve ihaleye ilişkin işlemlere fesat karıştırıldığı iddiasıyla Ali Koç’a bağlı “Koç Sistem Bilgi ve İletişim Hizmetleri A.Ş.”nin kamu ihalelerine girişini 1 yıllığına yasakladı.
Ali Koç daha sonra Türk Telekom ile Bulgar Telekom’un özelleştirme ihaleleriyle gündeme gelse de, bu ihalelerde de başarısız oldu.
2005 yılında gerçekleşen “Tüpraş” ihalesi ise Ali Bey’in kariyerini şekillendiren en önemli olay oldu.
Dönemin Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı merhum Mustafa Koç, “Tüpraş’ı aldık, gururluyuz” derken…
İhaleden sonra salona giren Ali Koç, ıslıkla “Yaşa Fenerbahçe” marşını çalıyordu.
Bu olaydan sonra Ali Koç’un Fenerbahçe Kulübü’ne başkan olacağı dillendirilmeye başlandı.
1979 yılında ismi Galatasaray “başkanlığı” için anılan enişteleri İnan Kıraç’a, “Takım yenilince Koç’a küfrederler” diye izin vermeyen Koç ailesi, sıra Ali Koç’a gelince bu kuralı bozdu.
Yıllar evvel,
‘‘Sadece zengin çocuğu olmak başkanlık için yeterli midir?” diye sorgulayan Ali Koç, sadece zengin olduğu için bir anda kendini Fenerbahçe Yönetim Kurulu’nda buldu.
Yaklaşık 20 yıl süren bu “başkanlığa hazırlık” evresinin arından tarihler 4 Haziran 2018’i gösterdiğinde, Aziz Yıldırım’ın “20 yıllık tahtını” 4 katı oyla, ezici bir şekilde devirdi.
“24 Haziran Genel Seçimleri”nden sadece 20 gün önce gelen bu zafer, futbolu da aşarak muhalefeti de hayal kurmaya sevk etti.
“Futbolla” işi olmayan ve “Hayatım boyunca Türkiye ve İngiltere'de 2-3 defa maça gittim. Her iki ülkede de stadyumda o kadar küfür işittim ki bir daha gitmedim” diyen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bile Ali Koç’un zaferini “dip dalgası” olarak değerlendirerek…
Bu “dalga”nın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarını vuracağını öne sürdü.
Ertesi yıl Ekrem İmamoğlu’nun malum ittifak sonucu İBB Başkanı seçilmesiyle tüm muhalefette aynı beklenti oluştu.
Fakat çok geçmeden Temel Abi dâhil tüm muhalifler fena halde yanıldı.
Tıpkı seçim öncesi cami cami dolaşan ve iftardan iftara koşan İmamoğlu gibi…
Göreve gelir gelmez “taraftarlar namaz kılsın” diye Şükrü Saraçoğlu’na “mescid” açan Ali Koç özellikle futbolda hiçbir varlık gösteremedi.
Ailesine yaşattığı şoklardan daha beterlerini Fenerbahçe taraftarlarına yaşatan Ali Koç yönetimindeki Fenerbahçe, 2018-19 sezonunda “küme düşme tehlikesi” atlattı.
Geçen sene aldığı Ziraat Türkiye Kupası’nı ve bu seneki mücadelesini saymazsak, Fenerbahçe 5 yılda futbolda sıfır çekti.
“Ekonomi” derseniz, tam bir fecaat örneği.
Tıpkı İBB’yi borç alamaz hale getiren Ekrem İmamoğlu gibi…
Ali Koç da Fenerbahçe’nin 3 milyar TL olan borcunu 2023 Ağustos ayı itibariyle tam 11 milyar 466 milyon liraya çıkardı.
Mescit açarak göreve başlayan Ali Koç yönetimindeki Fenerbahçe dibe battıkça, takımda çöküşü perdelemek isteyenler “Kemalist” söylemlere sarıldı.
“Resai Ersoy” adlı bir kongre üyesi yaptığı skandal konuşmasında, “Atatürk ile sorunu olanlar gitsin Mekke Medine sporu tutsun” diyerek, İslam dininin kutsal şehirleri Mekke ve Medine’ye dil uzattı.
Resai Ersoy’un rezil sözleri hafızalardaki yerini korurken…
“Ülker Stadyumu Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksinin” ismini “Atatürk” olarak değiştirmek için kongreden yetki alan ve Fenerbahçe’yi 5 kuruşa muhtaç eden Ali Koç, para bulmak için Galatasaray ile oynayacakları Süper Kupa Finali maçının Arabistan’da oynanmasını teklif etti.
Fakat Riyad’da bir kez daha Atatürkçülüğü depreşince, maçın oynanacağı gün sahaya “Atatürk” tişörtleri ve “Yurtta sulh, cihanda sulh” pankartı ile çıkmakta ısrar ederek, oradan aldığı paradan da oldu.
Şimdi Suudi Arabistanlı yetkililer, Fenerbahçe’ye verdikleri 1.6 milyon doları geri istiyor.
Sürekli değişen hocalar, başarısız transferler ve esamisi okunmayan şampiyonluklarla son derece başarısız 6 yıl geçiren Ali Koç…
Önceki gün gerçekleşen Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu toplantısında, “Haziran ayında gerçekleşecek seçimde aday olmayacağını” söyledi.
Yıllar evvel iş hayatına adım atarken, “50 yaşında bu şirkette çalışıyor olmak istemem” diyen ve 56 yaşını doldurduğu halde hala Koç Holding bünyesinde çalışmaya devam eden Ali Koç’un açıklaması nedense bana hiç inandırıcı gelmedi.
Öyle ya!
Bugüne kadar “yenilen pehlivanın güreşe doyduğu” nerede görülmüş?
Bakın…
13 yılda girdiği her seçimi kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu bile tekrar koltuğa oturabilmek için 31 Mart'ta Ekrem İmamoğlu’nun sandığa gömülmesini bekliyor.
Seçimi kaybedeceğini gören Ekrem İmamoğlu’nun ise şimdiden yeni parti için kolları sıvadığı öne sürülüyor!
***
Not: Tedavi gördüğü hastanede ruhunu Rahman’a teslim eden ve dün ebediyete uğurlanan Kanal7 İdari İşler Müdürü Şentürk Kaplan'a Yüce Allah’tan rahmet, Kanal 7 camiasına, ailesine ve sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyorum.
Zekeriya Say /Haber7
Yorumlar50