2009 yerel seçimlerinde CHP’nin İBB adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu, “seçmen kaydı”nı İstanbul’a aldırmak için Kâğıthane’den bir ev kiralamıştı.

Fenerbahçe taraftarı olan Kılıçdaroğlu, dış cephesi sarı kırmızıya boyanmış 5 katlı binanın üçüncü katındaki 100 metrekarelik daireyi o günün rakamlarıyla 850 TL’ye kiraladığını ve bir yıllık kontrat imzaladığını söylemişti.

Ayaklarına galoş geçirme şartıyla evine buyur ettiği gazetecilerin, CHP’nin kalesi konumundaki Beşiktaş, Şişli, Kadıköy dururken “Neden Kâğıthane’de ev kiraladığına?” yönelik sorularına…

“İstanbul’da konut sorunumu acil olarak çözmem gerekiyordu” şeklinde cevap veren ve İstanbul’un her yerini çok iyi bildiğini ima eden Kılıçdaroğlu, o günden sonra bir daha Kağıthane Gürsel Mahallesi Bahçeler Caddesi’nde bulunan o mütevazi daireye hiç uğramamıştı…

Hani; “Allah’ın sopası yok” derler ya…

Kılıçdaroğlu da sözde “halkçı” görünmek için “Kağıttepe” diye bildiği Kâğıthane’ye aldırdığı “seçmen kaydı” yüzünden, 12 Eylül 2010’daki referandumda oy kullanamayarak rezil-rüsva olmuştu.

*

Kemal Bey’in İBB adayı olduğu 2009 yerel seçimlerinde halefi Özgür Özel de CHP’den Manisa Belediye Başkan adayı olmuş fakat kaybetmişti.

2014 yerel seçimlerinde yeniden Manisa’nın “şehremini” adayı olan Özel, bir kez daha hezimete uğramıştı.

Kendi memleketinde iki kez sandığa gömülmesine rağmen “Manisa siyasetine hâkim olduğunu” söylemekte beis görmeyen Özel de iddiasından vuruldu.

Manisa'nın Saruhanlı ilçesinin mevcut belediye başkanı ve adayı Zeki Bilgin ile meclis üyeleri, Özgür Özel sonrası partide baş gösteren otorite boşluğu ve lakaytlık nedeniyle aday listesini yasal süre içerisinde teslim edemeyerek CHP’den aday gösterilme hakkını kaybettiler.

Eski ortakları Saadet Partisi el uzatmasa, CHP’li Özel’in adayları kendi memleketinden seçime giremiyordu.

*

CHP’yi kendi aklıyla değil de “yapay zeka” ile yöneten Özgür Özel’in partisinden bihaber olduğunu gözler önüne seren bir örnek de geçtiğimiz hafta İzmir’de yaşandı.

Seçim çalışmaları kapsamında Bergama ilçesinde halka hitap eden Özel, konuşmasından sonra CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay'ın elini havaya kaldırmak isterken, başka bir partilinin elini kaldırdı.

Benim asıl dikkatimi çeken ise CHP’li Özel'in, “Tüm dünyadan kaynak bulan, sorunları gören, hızla çözen benim çok güvendiğim bir adayım var. Aday burada Cemil Tugay" diye göklere çıkardığı Tugay’ın geçmişi oldu.

Nasıl Kılıçdaroğlu İstanbul’u, Özgür Özel de Manisa halkını tanımıyorsa, İzmirliler de Cemil Tugay’ı tanımıyormuş. 

Tugay’ın 5 yıl boyunca belediye başkanlığı yaptığı İzmir Karşıyaka halkı, yıllar evvel bir yangında dumandan etkilenerek ölen kedi “Duman’ın, CHP’nin adayı Cemil Tugay’dan daha fazla tanındığını öne sürüyor.

İzmir’in mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de 31 Mart 2019 seçimlerinden sadece 4 gün sonra yaptığı açıklamada; “Tanıdıkça hayran oluyorum” diyerek, Tugay hakkında yeterli bilgisi olmadığını itiraf ediyor.

*

Bendeniz de uzun yıllar İzmir’de “Plastik Cerrahi uzmanı” olarak görev yapan ve belediye başkanı olduktan sonra Alsancak’ta faaliyet gösteren muayenehanesini kapatan Dr. Cemil Tugay’ın “kim” olduğunu araştırmak için arşivlere göz attım.

Meğer Dr. Cemil Tugay siyasete atılmadan yıllar önce ulusal gazetelere verdiği ilk ve tek beyanatında;

“Emzirmenin göğüsleri sarkıttığı”na yönelik şayiayı çürüterek uzmanlığını konuşturmuş.

“Göğüs güzelliğini korumak için uygun sutyen takmalı, sigara içmemeli ve çok kilo almamaya dikkat etmelisiniz” diyen CHP’li Tugay, göğüsleri büyütüp sarkmalarına neden olan şeyin “kilo” olduğuna dikkat çekmeyi de ihmal etmemiş.

Henüz aday belirlemede “yapay zeka” dönemini başlatmamış olan CHP yönetimi de bu parlak beyini alıp paraşütle Karşıyaka Belediye Başkanı seçtirmiş.

Cemil Tugay, başkanlık koltuğuna oturduktan birkaç ay sonra Karşıyaka Belediyesi iştiraki Kent A.Ş. çalışanlarının Toplu İş Sözleşmesi'nden doğan farklarını yatırmak yerine kendisine ve eşine lüks makam aracı aldığı iddiasıyla gündeme gelmiş.

Göreve gelir gelmez işçilerin maaşlarını geciktiren Tugay, henüz bir hafta önce, aylardır maaş alamadıkları için eylem yapan Karşıyaka Belediyesi çalışanlarını, “AKP'nin ekmeğine şu anda yağ sürüyorsunuz" sözleriyle, idari işlem yapmakla tehdit ederken suçüstü oldu.

Bir de Kemal Kılıçdaroğlu’nun yakın kurmayı Eren Erdem’in, Cemil Tugay’ın Cengiz İnşaat ile olan ilişkisini gözler önüne seren açıklaması var.

Arşivlerde başkaca bir kayıt da yok.

Evet!..

Bırakın İzmir halkını, CHP yönetimi ve parti teşkilatı bile kendi adayları Cemil Tugay’ı tam olarak tanımıyor.

İşte bu süreçte dün İzmir’den gelen ilginç bir video gündeme boma gibi düştü.

Cumhur İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ’ın, sadece İzmir’in mahallelerini, caddelerini, sokaklarını değil insanlarını bile tek tek ezberlediği ortaya çıktı.

CHP’nin “yapay zekâsı” sürekli arıza çıkarırken, AK Partili Hamza Dağ’ın daha önce karşılaştığı bir genç ile nerede görüştüklerini, neler söylediklerini, hatta paylaşımının altına yaptığı yorumu da hatırlaması resmen akıllara durgunluk veriyordu.

Bir başka videoda ise Hamza Dağ’daki potansiyelin farkında olan fakat bir türlü İzmir’i lağım kokan modern bir köy haline getiren CHP’den vazgeçmek istemeyen bir seçmen de;

“Hamza Dağ, CHP’ye geçse de oy versek!” diyordu.

Ne kadar ilginç değil mi?

Çözümü görüyorlar ama çözümsüzlük için direniyorlar…

Hamza Dağ orada dururken tek meziyeti “sarkık göğüsler” hakkında fikir yürütmek olan birine İzmir’i teslim etmeye hazırlanıyorlar…

Şaka gibi!