U.S yazan kaşıktan, İncil’den okunan pasaja!

  • GİRİŞ25.10.2024 09:22
  • GÜNCELLEME27.10.2024 10:59

Ergin Saygun…

Sadece Müslümanların hedef alındığı 28 Şubat postmodern darbesi sırasında, “Tuğgeneral” rütbesiyle Kars’ta bulunan 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı’nda görev yaptı.

1997 yılının Ağustos ayında gerçekleşen YAŞ toplantısında “Tümgeneral” rütbesine terfi ederek, Genelkurmay Strateji Daire Başkanlığı’na getirildi.

30 Ağustos 2001’de korgeneralliğe, 30 Ağustos 2005’te orgeneralliğe terfi etti.

1. Ordu Komutanı iken Ağustos 2009 şûrasında orgeneral rütbesinden emekliye sevk edildi.

Saygun’un ismi muvazzaf olduğu dönemlerde sık sık milli iradenin temsilcilerine yönelik karanlık senaryolar ile gündeme geldi.

2003 yılının Mart ayında, 1. Ordu Komutanlığı’nda yapılan “Balyoz Güvenlik Harekâtı Planı” seminerine katılanlardan birisiydi.

O dönem 3. Kolordu Komutanlığı görevini yürüten Saygun’un buradaki konuşmasında, “İçinde bulunulan durum EMASYA’nın çok ötesinde özel tedbirlerin alınmasını gerektiren bir boyuta ulaşmıştır” diyerek, sıkıyönetim ilan ettirilmesi için yapılması gerekenleri sıraladığı iddia edildi.

2007 yılında ise “Anayasa Mahkemesi başkanına suikast” ve “50 kişinin öldüğü bombalı saldırılar” gibi Türkiye ile ilgili felaket senaryolarının tartışıldığı Hudson Enstitüsü’ndeki skandal toplantıya “Genelkurmay 2. Başkanı” sıfatıyla katıldığı öne sürüldü.

Saygun’u davet eden Zeyno Baran, “Onun söylediklerinden çıkardığım en önemli nokta, kesinlikle askerin herhangi bir darbe yapmak istemediği” diyerek Paşa’yı akladı.

Aynı yıl, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın yaptığı “Laikliğe sözde değil özde bağlı cumhurbaşkanı istiyoruz” açıklaması ile 27 Nisan gecesi yayınlanan e-muhtıranın arkasındaki “kurmay aklın” da Saygun olduğu ifade edildi. Bu iddialara ilişkin somut bir delil ise gösterilemedi.

Fakat!..

Ergin Saygun, 27 Nisan e-Muhtırasından sadece iki ay sonra ilginç bir çıkış yaptı.

“İslâm’ın şiddet yanlısı bir din olduğu yolundaki iddialar” ile “İslâmi terör” söyleminin yanlış bir anlayış ve ifade olduğunu vurgulayan Saygun, “Din, Allah ile kul arasındaki bir inanç ve gönül bağıdır. Bu bağı başka maksat ve beklentiler için kullanırsanız, o din olmaktan çıkar, eklediğiniz sıfatın hüviyetini kazanır” dedi.

İslâm’ın “ılımlı, siyasal, radikal, demokratik, siyasî” gibi sıfatlar eklenerek tanıtılmak istenmesine karşı çıktı.

15 Ekim 2007 tarihli bir belgeye göre ise Orgeneral Ergin Saygun’un emriyle harekete geçen Genelkurmay İç Emniyet Müdürlüğü’nün,  Fethullah Gülen’le ilgili Londra’da düzenlenen bir konferansı takip ettiği…

Ayrıca Gülen’le ilgili adli süreci de yakın takibe aldığı ortaya çıktı.

Sonrası malum…

Ergin Saygun emekli olduğu halde “Balyoz Darbe Planı” soruşturmasına dâhil edilerek gözaltına alındı.

“TC icra vekilleri heyetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etme suçu”ndan 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Balyoz’dan hüküm giyen ve sık sık kalp rahatsızlığı yaşayan Saygun, 7 Şubat 2013 tarihinde ise tam 9 saat süren kritik bir açık kalp ameliyatı geçirdi.

O dönem “Başbakan” olan Tayyip Erdoğan, aynı gün saat 20.15 sıralarında Saygun’un ailesini arayarak “geçmiş olsun” dileklerini iletti.

9 Şubat’ta da Halkalı’daki Mehmet Akif Ersoy Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne giderek Saygun Paşa’yı bizzat hasta yatağında ziyaret etti.

Ziyaret sırasında Saygun’un elini avucuna alarak bir de kameralara poz verdi.

Gündeme bomba gibi düşen ziyarete ilişkin değerlendirmede bulunan Erdoğan,

“Bu bir insani görevdi. Bu insani görevi yerine getirdim” derken…

Bazı muhalif gazeteler, ziyareti “Reklam kokan hareketler” başlıklarıyla sulandırmaya çalıştı.

“Ziyaretin sembolik anlamını gözden kaçırmak mümkün değil” diyen Financial Times gazetesinin İstanbul muhabiri Daniel Dombey ise…

Başkan Erdoğan'ın, kendisini devirmeye yönelik darbe planından hüküm giyen emekli Orgeneral Ergin Saygun'u tedavi gördüğü hastanede ziyaret etmesini değerlendirdiği yazısında, hem de 17-25 Aralık sürecinden aylar önce;

“AK Parti ile FETÖ terör örgütü arasındaki kavganın artık gün yüzüne çıktığını” duyurdu.

*

Aradan geçen 11 yılın ardından dün ibretlik bir sahne yaşandı…

FETÖ’cüler tarafından hapse atıldığında Tayyip Erdoğan’ın bizzat hastaneye kadar giderek ziyaret ettiği…

Vazifesi boyunca ve sonrasında başta S/İHA'lar olmak üzere milli savunma ürünlerinin geliştirilmesi için büyük destek harcayan Emekli Orgeneral Ergin Saygun Paşa, SAHA EXPO Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı'nda;

“Askeri yardım malzemesi kullanmanın mahcubiyetiyle, can sıkıntısıyla büyüdük hep...

Askerimizin üzerine U.S yazan battaniye örttük, U.S yazan tabaktan U.S yazan kaşıkla yemek yedirdik. Kolunda Alman bayrağı olan elbiseleri dağıttılar, bunları giyin dediler. Şimdi bakıyorum 5 buçuk 6 milyar dolar ihracat yapılıyor. Bunları yaşamamışsanız, şuranın ne anlama geldiğini takdir etmek biraz zor. Kıbrıs Barış harekâtında roketlerinizi dışarıdan almak zorunda kalmamışsanız Roketsan’ın balistik füzelerinin kıymetini bilemezsiniz” diyerek…

Türkiye'nin askeri teknoloji gücünün geldiği noktayı takdir ettiği sırada…

Tayyip Erdoğan tarafından terör örgütü çökertilen FETÖ elebaşı Fethullah Gülen…

Yıllarca “Hocaefendi” sıfatını kullandığı halde;

Tekbir getirmenin yasaklandığı, helallik verilmesinin gerek görülmediği, tabutu başında bir Kardinal tarafından İncil’den pasajların okunduğu, cenazeye katılanların yüzlerini maskelerle gizlediği ve İngilizce konuşmaların yapıldığı bir cenaze töreni ile “vatansız bir hain” olarak ABD’deki çukuruna gömüldü.

*

Aynı gün yaşanan iki olay bile aslında Tayyip Erdoğan’ın nasıl bir “insan sarrafı” olduğunu…

Geçmişte bazı hataları olsa da her zaman nasıl “milli” olanın yanında durduğunu özetliyordu!

Yorumlar28

  • Nur 2 hafta önce Şikayet Et
    Bilmiyordum
    Cevapla
  • Pala Remzi 3 hafta önce Şikayet Et
    O zaten sümûklü kardinal diye biliniyormuş haberim yoktu benim yalan yok yeni öğrendim
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Şüheda 3 hafta önce Şikayet Et
    Mükemmel bir tespit....,.
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • Mustafa YENİÇER 3 hafta önce Şikayet Et
    O zaten gizli papaz değil miydi..
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • Kerim 3 hafta önce Şikayet Et
    Ne belli o yüzü maskelilerin fetö mensupları olsuğu belkide papanın gönderdiği papazlar
    Cevapla Toplam 10 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat