Kim ne derse, desin…

AK Parti’nin en belirgin özelliklerinden biri de liyakate önem vermesi.

Başkan Erdoğan partisini kurduğunda, “şeffaflık temelinde, liyakat sistemi bazında yeni bir siyasi hareket” olduklarını dile getirmişti.

3 Kasım 2002 seçimleri öncesi üyelerine hitaben yaptığı konuşmada,

“Listeler açıklandığında adaylar kendilerini bekledikleri yerlerde göremezlerse duygusal reaksiyonlar göstermekten kaçınmalıdır” diyerek, ayrıcalık beklememeleri gerektiğini vurgulamıştı. 

Seçim zaferinden sonra ise teşkilatlardan gelen “işe adam sokma taleplerine” tepki göstererek…

“Partideki hiç kimse bir yerlere adam sokarım diye düşünmesin. Biz çalışmaya, liyakate göre atama yaparız” diyerek, bu tür partizanca taleplerin önüne geçmişti.

“Yaptığımız her atamanın arkasındayız. Başarısız olanlar yerlerinde bir gün kalamazlar” şeklindeki uyarısını da daha en başından yapmıştı.

Buna rağmen, soldan çarklı partiler ve güdümlü medyası atılmadık iftira bırakmadı.

Atanan insanların eğitim durumuna, akademik kariyerine ve partiye verdiği emeğe bakmayan bazı kalemşörler;

“Şoförü, milletvekili oldu, sınıf arkadaşı, içişleri bakanı oldu. Bir diğer arkadaşı, sağlık bakanı oldu. Okul arkadaşı, TBMM başkanı oldu. Avukatı, başbakan yardımcısı oldu. Tercümanı, spor bakanı oldu. Danışmanları, milli eğitim bakanı oldu, kültür ve turizm bakanı oldu, Avrupa Birliği bakanı oldu.” Şeklinde yazılar yazdı.

Gerçekte ise bu isimlerin tamamı AK Parti’nin kurucuları arasındaydı.

Ne yani?!. 

Onlar dururken, bakanlık kadrolarına CHP’liler mi getirilecekti?

Hoş!..

Başkan Erdoğan, onu da yaptı…

1992-1994 arasında CHP Genel Sekreterliği görevini yürüten ve 2004’te partiden ihraç edilen Ertuğrul Günay’ı, 60 ve 61’inci hükümetlerde “Kültür ve Turizm Bakanı” olarak kabinesine aldı.

Sonuçta amaç ülkeye hizmet edilmesiydi.

Buna rağmen kalemini ve ruhunu kiraya veren bazı muarızlar;

“Uzay mekiğimiz olsa, il başkanını astronot yapar bunlar…” diyerek, yine de AK Parti’ye çamur atmaktan geri durmadılar.

*

2019 yılında ise Türkiye, esasında kimlerin “liyakati” değil “partizanlığı” esas aldığına yakından tanık oldu. 

AK Parti, Türkiye’nin ilk astronotunu kendi il başkanlarından seçmedi ama…

CHP’liler, ele geçirdikleri belediyelerde benzeri görülmemiş bir kıyıma imza atarak, kadroları kendi partizanları ile doldurdu. 

Belediyelerin eş, dost, akraba çiftliğine döndüğüne ve birinci dereceden akrabalar atanarak nepotizm bataklığına saplandığına hep birlikte tanık olduk. 

O dönem “CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı” olan Özgür Nas ise medyaya sızan görüntülerinde, “Çoğu arkadaşımız ilçe başkanlarımız biliyor ama... Atıyorum, bir işe 100 kişi alınıyorsa işte 35 CHP, 15 İYİ Parti, 15 diğerleri, 20-25 de İBB kariyer üzerinden giriyor” diyerek, sadece kendilerine oy verenleri işe aldıklarını açıkça itiraf etti.

Dahası..

Zillet İttifakı paydaşları, 14-28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi yaptıkları açıklamada…

“20 bin kişilik atama listesini henüz sandıklar kurulmadan hazırladıklarını” açıklamakta sakınca görmedi.

CHP’li belediyeler işte bu haldeyken, liyakatin esamisi okunmazken, dün ibretlik görüntüler CHP’li İzmir Buca Belediyesi’nden geldi…

Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sırasında kendilerine düşük ücret dayatıldığı için grev kararı alan Buca Belediyesi personelinin eylemi sürerken…

CHP’li Buca Belediye Başkanı Görkem Duman’ın,  “Başkan Yardımcısı” olarak atadığı ve…

“İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, Fen İşleri Müdürlüğü, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Kentsel Tasarım Müdürlüğü, Plan Proje Müdürlüğü, Veteriner İşleri Müdürlüğü, Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü ve Harita Müdürlüğü olmak üzere sekiz birimin sorumluluğunu yüklediği Filiz Yurtkoru’nun, personel açlıktan inlerken…

Sosyal medyadan “Tarot falı” baktığı ortaya çıktı. 

Buca Belediyesi işçileri, “Grev, isyan, direniş”, “Sadaka değil toplu sözleşme” ve “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganları ile hak arayışlarını sürdürürken, CHP’li Başkan Yardımcısı Filiz Yurtkoru, sosyal medyadan “neyse halin çıksın falın” diye DM’den gelen soruları cevaplıyormuş…

Merak edip CHP’li Filiz Yurtkoru’nun uzmanlığına baktım..

Kişisel profilinde;

“Yoga eğitmeni”, “Usui Reiki Eğitmeni” ve “Maya ile inka Şamanizm”i konusunda uzman olduğunu gördüm…

Daha ne olsun…

Sırf, “Game of Thrones” dizisinin “Daenerys Targaryen” karakterine benzediği için Melek Mızrak Subaşı’nı Bilecik Belediye Başkanı seçtiren CHP…

Falcı ablamızı, Belediye Başkan Yardımcısı yapmış çok mu?

Bu arada…

Belediyedeki kaynaklarım, atamanın arka planı ile ilgili mide bulandırıcı şeyler anlattı ama belgesiz konuşmak bize yakışmaz!

*

Yazıyı, fala bakıp geleceği gören CHP’lilere ait bir cümle ile bitirelim: 

“Dürüst ve ehil insanlar yönetmeye başlayınca derhal ayağa kalkacak bu ülke.”

Yeni Akit