Genelev işletmecisinin torunu Gazze’yi ‘satılık’ sanıyor!

  • GİRİŞ10.02.2025 09:06
  • GÜNCELLEME11.02.2025 09:13

Donald John Trump…

Almanya’da doğan dedesi Friedrich, 1885 yılında, henüz 16 yaşında iken ABD’ye geldi.

Friedrich berberdi ancak Amerika’ya gelince genelev işleterek kadın satıcılığı yaptı.

1905 yılında doğan babası Fred ise genç yaşta ticarete atılarak emlak işleriyle uğraştı.

İnşa ettiği evleri siyahlara satmayacak kadar ırkçı bir adamın çocuğu olarak 1946’da dünyaya gelen Donald Trump ise haylaz bir çocukluk, tembel bir öğrencilik dönemi geçirdi.

Ahlaksızlığını dedesinden, ırkçılığını babasından, şımarıklığını ise servetinden alan Trump, Amerika’ya başkan olmak için her yolu mübah saydı.

Henüz aday iken, 2015 yılının son günlerinde İsrail'i ziyaret ederek o dönem de Başbakan olan Benjamin Netanyahu ile görüştü.

O dönem İsrail parlamentosu Knesset’te yer alan Filistin asıllı milletvekili Basil Gattas, “Trump İsrail'e dostlarını ziyarete geliyor. Netanyahu ve Trump birbirinden farklı değil, her ikisi de ırkçı” diyerek, ikilinin aynı kafada olduğunu söyledi.

Zaten..

Trump o günlerde, “Ülkemizin kapılarını Müslümanlara kapatalım” yâvesini literatüre dahil ederken…

Netanyahu da “Ülkemizi Osmanlılardan kurtardığınız için size borçluyuz” diyerek, Avustralya Başbakanına teşekkür ediyordu.

Netanyahu bu görüşmeden birkaç ay sonra iade-i ziyaret için ABD’ye gittiğinde ise “ABD Cumhuriyetçi Parti başkan adayı” sıfatıyla konuşan Trump, seçilmesi halinde “Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyacağı”nın sözünü verdi.

Trump seçimi kazandığında ise tebrik mesajı yayınlayan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, “Trump, İsrail’in gerçek dostudur. Bölgenin güvenliği, istikrarı ve barışı için birlikte çalışacağız” ifadelerini kullanarak, Ortadoğu’yu bekleyen tehlikenin ilk sinyalini çaktı.

“Bibi” lakaplı Netanyahu’nın dediği gibi de oldu.

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, henüz koltuğa oturmadan…

2016’nın Aralık ayında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde kabul edilen ve işgal altındaki Filistin topraklarında inşa edilen Yahudi yerleşim birimlerinin “derhal ve tamamen” durdurulmasını talep eden BM kararını eleştirerek, Netanyahu’ya, “Güçlü kal İsrail, 20 Ocak yaklaşıyor” diyerek “Benim gelmemi bekleyin” mesajı gönderdi.

Koltuğa oturduğu gün de ilk aradığı kişi olan Netanyahu’ya “İsrail’in güvenliğini kayıtsız şartsız destekleyeceğini” belirtti.

Sadece başkanlığının ilk yılında “2 bin 140 kez yalan söyleyen” Trump, sıra haydut devlet İsrail’e geldiğinde, ne dediyse yaptı.

Trump’ın karısı Melania Trump, Netanyahu’nun eşi Sara Netanyahu'nun kalçasına dokunarak, mahremini ihlal ederken…

Başkan seçilmeden önce “İki devletli çözümün daha iyi olacağını düşünüyordum” diyen Trump da “Eğer İsrail mutlu olacaksa onların tercihi ne ise ben de onu kabul ederim” sözleriyle Filistin’in mahremine uzanacak her Siyonist plana açık destek verdi.

Hatta!

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun, “İki devletli çözüm yerine Filistinlilerin Sina Yarımadası'na yerleştirilmesi projesini" daha ilk görüşmede Trump’a kabul ettirdiği öne sürüldü.

Mayıs 2017’de, ilk resmi yurtdışı gezisini İsrail’e yaparak bu alanda ABD Başkanları arasında bir ilke imza atan Trump, görevdeki ilk yılında, henüz aday iken verdiği sözü tutarak üç din için kutsal kabul edilen Kudüs’ü, 6 Aralık 2017’de “İsrail’in başkenti” olarak tanıdı.

Netanyahu, Kudüs kararı için “sonsuza dek minnettar kalacağını” söylerken...

“Hiçbir yerde daha iyi bir arkadaşımız yok” diyen Trump, 14 Mayıs 2018’de, tüm dünyayı karşısına alarak İsrail Büyükelçiliği’ni, Müslümanların kutsal kenti Kudüs’e taşıdı.

Trump sayesinde hayallerine bir bir kavuşan Netanyahu, 2019 yılının Nisan ayında gerçekleşen seçimler öncesi Tel Aviv sokaklarına Trump ile birlikte gülümseyerek el sıkıştıkları fotoğrafları asarak propaganda yaptı.

Trump da fotoğraflarının asılmasının yetmeyeceğini düşünmüş olmalı ki; seçimlere 18 gün kala Suriye’ye ait işgal altındaki Golan Tepeleri’ni “terör devleti İsrail’in toprağı ilan eden” skandal başkanlık kararını imzaladı.

Böylece anketlerde ilk kez öne geçen Netanyahu, seçimi de birinci parti olarak bitirdi.

Netanyahu da seçim diyeti olarak işgal altındaki Golan Tepeleri’nde temelini attığı kaçak bir yerleşim birimine “Ramat Trump” diyerek, Trump’ın ismini verdi.

Temel atma töreninde konuşan Netanyahu, “İsrail’in ve şahsının kadim dostu Trump’ı onurlandırmak istediklerini” söyledi.

“ABD tarihinin en İsrail yanlısı kabinesi” olarak nitelenen Trump yönetimi,

2020 yılında ise “Yüzyılın Anlaşması” adını verdiği plan ile Filistin’i resmen yok etmek istediğini açıkladı.

“Filistin’in işgalini meşru gösteren” Trump, ülkesini satması karşılığında Filistin Devlet Başkanı Abbas’a 50 milyar dolar önerdi. Mahmud Abbas ise “Kudüs satılık değildir” diyerek bu çirkin teklifi reddetti.

Bu kirli planın ardından gerçekleşen seçimleri kaybeden Trump’ı ençok kızdıran olay ise Netanyahu’nun, “Ben bir Siyonist’im! Siyonist olmak için Yahudi olmak şart değil” diyen bir başka İsrail aşığı Joe Biden’ı tebrik için araması oldu.

İsrailli bir gazeteciye konuşan Trump, bir dönem elinde tasması ile karikatürleri çizilen Netanyahu için, “Bibi’yi severdim. Hâlâ da seviyorum. Fakat sadakati de severim” ifadelerini kullandı.

Ardından, “Gazze Kasabı” Netanyahu’yu “çok karanlık bir or… çocuğu” olarak niteleyen bir video paylaştı.

Trump’ın 2020’de Başkanlık seçimlerini kaybetmesiyle akamete uğrayan Netanyahu-Trump ittifakı” maalesef yeni seçimle birlikte tekrar hortladı.

20 Ocak’ta koltuğa ikinci kez oturan Trump şimdi de Siyonist alçakları sevindirmek için Gazze’ye göz dikti.

Dedesi kadın satıcısı, babası ise ırkçı bir emlakçı olan ABD Başkanı Donald Trump, dün bir kez daha “Bunu büyük bir gayrimenkul sitesi olarak düşünün ve ABD ona sahip olacak ve yavaş yavaş, çok yavaş bir şekilde” diyerek Gazze’ye çökmekte kararlı olduğunu söyledi.

Gazzelilerin topraklarına geri dönmesine izin vermenin büyük bir hata olacağını savunan Trump’a destek ise Netanyahu’dan geldi.

İsrail Başbakanı Netanyahu, Trump’ın Gazze'de etnik temizlik öngören ve Filistinlileri zorla yerinden etme planını “devrimci ve yaratıcı” olarak nitelendirdi.

Eh!..

Bütün felsefesi pragmatizm üzerine kurulu bir “kadın satıcısının torunu” Trump ile onun “karanlık bir o.. çocuğu” olarak nitelediği insan kasabı Netanyahu’dan da başka ne beklenirdi ki?

Yorumlar31

  • ülkeci 1 ay önce Şikayet Et
    dayca bi yazı olmuş zekeriya , teşekür..
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Yaşasın hamas 1 ay önce Şikayet Et
    İstedikleri kadar zırvalasınlar bizim için hiç bir anlamı yok gazze filistinlilerindir ve kıyamete kadar öyle kalacaktır emeğine sağlık zekeriya abi
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Ali Hoca 1 ay önce Şikayet Et
    Kusur bizde maalesef.Biz müslüman gibi hareket etseydik bunlar başımıza gelmezdi. Özet olarak durum bu.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • Hasan Eren 1 ay önce Şikayet Et
    Müslümanlar birlik olup bu mel'un ABD ve İsrail'e rest çekmedikçe,Filistin'i tamamen yok edecekler.Şöyle düşünüyorum,kim mani olacak bunlara.Ancak Allahütealâ mani olabilir.
  • Şüheda 1 ay önce Şikayet Et
    Kendi tuzaklarında bogulsunlar inşallah.Şüphesiz ki Allah'ın tuzağı çetindir.........
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • Mustafa Öz 1 ay önce Şikayet Et
    Fevkalade bir yazı. Teşekkürler...
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat