sorunlara rasyonel ve realist yaklaşım 2. geçtiğimiz yaz pikniğe giderken yolum bir köyden geçti.yoldan geçen traktörleri kullananlar kadınalardı,bazen araba süren köylü kadınlara da denk geliyordum..kimse durumdan şikayetçi gözükmüyordu...zaman geldi geçti o köyden bir kadın soba zehirlenmesi vakasını takip etmek için gelmişti,sorunlarıyla alakalı işlemleri yaparken sizin traktörleri hep kadınlar mı sürer dedim.."evet beylerimiz sanayide çalışıyor bizlerde traktörle işlerimizi yaparız.tarlayı eken de bizleriz hasadını yapanda" dedi imrendim..şeker pancarı,domates biber,patlıcan gibi her nevi bağ bostanın yeşerdiği kızılırmak kıyısında ki o köy,güzelliğini,yeşilliğini ihtiyar kadınına kadar tarım aletlerini kullanabilen o kadınlara borçlu idi..erkekleri de sanayide veya kentin başka bir yerinde işlerinin koşuşturması ile meşgullerdi...şunu söylemek istiyorum sorun nedir ve çözüm nedir?nimetleri külfet olarak görmeyelim.

kmse bozulmasın ama 4. ha bu arada pamuk tarlasındaki kadın çalışan kadın sınıfından sayılmıyodu di mi, bürolarda çalışmaya başlayınca kadın, söz sahibi , yetki sahibi,imza sahibi,makam sahibi olmaya başlayınca problem olmuştu di mi. erkeklere dönüp kadınlarınıza yazık değil mi tozda toprak da tarlada çalıştırıyosunuz oları, siz kahvehanelerde otururken, yada kadın evinde olmalı ne işi var tarlada denilmiyo deil mi, kadının tarlada çalışıyo olması hiç sıkıntı değil ne hikmetse de, büroda ya da mecliste yada okulda olunca o sıkıntı. yemişim böyle iki yüzlü erkekliği ben,hadi ordan be ben daha erkeğim!

kimse bozulmasın ama3. ya da isterse bozulsun, bu kadıların hesabı mahşere kalmıştır, erkekleşmeyi onlar da istememişlerdir, kadınlıklarını yaşamayı kadın muamelesi görmeyi çok istemişlerdir doğu masallarındaki gibi, evet hassas ve narin varlıklardır,peygamber onlar için kristal demiştir ve sakın ha demiştir kristalleri kırmayasınız. ama dert değil, kadınlıklarını yaşayamadan ölsünler,zira onurlu yaşam çok daha önemlidir,zira bu dünyanın ötesi de vardır,zira mertlik yarışında dindarlık yarışında kadınlar şu anda sırf penisi var diye kendini erkek zanneden insan müsveddelerinin hepsinden açık ara öndedirler,zira cennet bu ucuz değildir,zira yeri gelir kadınlığından da fedakarlık edersin,çünkü zira cennet fedakarlıkla kazanılır. bu dünyanın mutluluğu isteyenin olsun zira nerde nasıl mutlu olacağını başkasından talim edecek kadar kıt akıllı değilim, zira kadınsam da ben de bir kulum.

kimse bozulmasın ama2. sonra bu çileli annelerini gören kızlar okudu,çünkü hep bu nasihatle büyüdü,elin oğluna avuç açmamak için,aşk kırıntısıyla beslenmektense sofradan aç kalkmayı,onurlu kalmayı seçtiler,sonra birileri çıkıp niye kadınlar çalışıyo demeye başladı(ulan sanki başka çıkar yol bıraktınız adama),kadınların bu ülkedeki çileli tarihine bu sosyolik gerçeğe zerre aldırmadan,ortalık da sanki eşini/kadınını mutlu etmeyi amaç edinen gerçek erkek var mış gibi. bu insanlar lütfen doğu kadının çilesinin anlatıldığı belgeseli izlesinler,pamuk tarlasında tozlu elleriyle gözyaşını silerken içten gelen ağlayışını bastırmaya çalışarak"erkeklerden artık ümit kesiyosun,sırf kızlarım okusunlar diye çocuklarım için yaşıyorum"diyen kadını

kimse bozulmasın ama1. önce erkeklerimiz bozuldu,e kadınlarımıza da haliyle bozulmak düştü.kadınlarımız erkekleşti (mecburen)çünkü ortalıkta erkek namına kimse kalmadı(cinsiyeti kastedmiyorum,adamlığı mertliği kastediyorum)dünyaya bir penisle geldiği için kendini üstün sayan,kadınını(çalışsa da çalışmasa da)adam sınıfından saymayan,onu her türlü sömürmeyi marifet bilen,ona kadın olmanın güzelliklerini zerre yaşatmayan,hırpalayan ve o yıprandıkça gözü çıtırlara kayan(e çıtırlar da para için gönüllüler tabi)vs vs

Yazmıştım da yayınlanmadı şimdi yayınlanır mı bilmiyorum. Biz yorumcuların el öpmeleri için bayramların ikinci günü öğleden sonra Eyüp Camisinde yakalarımızda rumuzumuzla (gerçek adlar yine gizli kalsın) toplanalım.Sessiz giderek.

Sayın turgut1 altı marttaki Sayın Hacer AYDIN'ın yazısına 4.5.6.yorumu bugüne de yansıyor. Resmi olmayan iyi niyetli çalışmaların toplumumuza olan manevi gücü kazandırması da küçümsenemez.Espri yazayım;Sayın ferfecir evliya ablalarla görüştüğünden yazmıyor.(yorumunda belirtmişti)

Toplumda adını bilmediğimiz sapkınlıklar bile türedi!. Önceki gün bir çok gazetede karısıyla eskort kadın ve erkeklerle anlaşan bir karı kocanın iğrenç hikayesi vardı. Gün olmuyor ki bu tip hikayeler gündeme düşmesin. Şimdi o çok bilmiş, her şeşe at gözlüğüyle siyasi tepkiler veren zevat anlatsın yirmi sene önce cinsel içerikli suçlar bu şekilde miydi? Polis kayıtları her şeyi açıklıyor kimse kimseyi kandırmasın, bu milletin vebaline de girmesin vesselam. Yazar ablacığım verin ellerinizi öpeyim. allah razı olsun.

Yakup sabrı çok haklı. Türkiye'de şu an madden ferahlamış olabiliriz ama manen diplerde geziniyoruz. hiç bu kadar büyük bir ahlaki çöküntü yaşamamıştık. yazarın tespitlerini okudukça başımı salladım ve içim sızladı. tepeden tırnağa doğıru tespitler. Ancak herşeye siyasi bakan birtakım kimseler bu doğrulara bile kulp bulurlar ya şaşkınlıkla, hayretle ve hikmetle seyrediyorum. Allah büyüktür!

Ahmet Yılmaz toz pembe bir tablo var mı?. Ne bekliyorsıunuz ki? Yazarı, düşünürün görevi tespit etmek. Çözüm siyasinindir. Hiç kimse kusura bakmasın ama tablo çok daha kötü... İşinize gelmiyor ama gerçekler pplis kayıtlarında.

çok kötümser bir yazı. ve çözüm önerisi de sunmuyor. biliyoruz bu eksiklikleri de sonuç ne?

Özür dilerim kendinizi ruhen hep onsekiz yaşında hissedin. Fazlası bence düşünülmese...

Çok güzel ve içten bir yazı. Yüreğinize sağlık. Harika bir yazıydı. Sabah sabah çok uzaklara götürdü beni. Şimdiki hasta ruhlu insanlara kapak olsun.

süheyla teyze rüya görüyorsun uyan. dediğin gibi şeyler toplumumuzda olmadı,olduysa enderdi..ve kimsen yoksa hiç kimseydin.