Bu millet apo ile görüşmeleri bile içine sindirmiş millet.. 3-5 çapulcunun provakasyonu ile sokağa inmez.Biz demokrasiyi de konuşma hakkını da karşı tarafın canını korumayı da hatta her dakika tahrik eden cahil düşmanları da sindirmiş bir Milletiz.7 ay sonra sandıkta görüşüp siz yönetilmeye,bizler de yönetmeye devam edeceğiz İnşallah.

siyaset.... paranın makamın ve gücün en çok olduğu yerde şeytan en çok olur/dolaşır haliyle buralarda ahlak/iman çok daha fazla lazımdır. .Allah cc ister ki bizler yeryüzünün önderleri olalım ve bizim elimizle insanlık huzur,sükun bulsun..siyaseti ibadet kastıyla ve bir amaca yönelik bir araç olarak ifa edenlere selam olsun,yol kazasına uğrayıp ta istikametinde sapma oluşanlara,gömleğini önden yırtanlara da Allah istikamet versin..tenkit etmek kolaydır,kimse sınanmadığı günahın kabadayısı olmasın, az bucuk makamınızda insanlar müdürüm başkanım dediğinde arada bir acayip oluyorsunuz ya öylesi makamlardakiler...zor iş efenim..selametle

turgut1. ''..içinizde marufu( genelin menfaatine olanı) emreden/yaygınlaştıran ve kötülüğü( ortak kötüyü) neyheden,azaltan bir camia,topluluk olsun'' diyor mevla.dünyanın bir imtihan alanı olduğu,insanın negatif taraflarının hep var olacağı ve bu menfiyat üfleyen yanalar oldukça nefsin yanlışa hep meyledebileceği,Allah cc ın yeryüzünde sadece iman ehli olmasını murad etmediği zira bunun ''...biz dileseydik....'' ile sabit olduğu...vb üzere birileri biteviye aktif iyi olmak,her daim tamir ve tashih üzere olmak durumunda.mutlak adalet ve mutlak şefkat zaten muhal! insanın/insanlığın öyle de bir marazi tarafı var..söz konusu siyaset ise şöyle düşünürüm; bu alan müslümanın girmemesi gereken tehlikeli bir alan ve fakat müslümandan başkasına bırakılmaması gereken fevkalade de önemli bir zemim.hal bu iken nasıl olacak bilmem.Allah dünyaya meylettirmesin,şaşırtmasın, sırattan ayırmasın.

sayın anarşist ben adaleti bu dünyada göreceğimi düşünmüyorum ve beklentim yoktur. fakat ehveni şer dediğimiz kötünün iyisi vardır...doğru olsam ok gibi yabana atarlar beni,eğri olsam yay gibi elde tutarlar ezgisini dememde ondandır...

innallahe ye'murukum en tueddul emaneti ila ehliha:muhakkak ki allah emaneti ehline. iade etmenizi ve "ve iza hakemtum beynen nasi en tahkumu bil adl:ve insanlar arasında adaletle hükmetmenizi istiyor.muhakkak ki allah,onunla size ne güzel öğüt veriyor.ve muhakkak ki allah en iyi işiten ve en iyi görendir" nisa 58..ve yine cuma hutbesi başlangıcında "innallahe yemuru bil adli vel ihsane" diye başlayan bir ayet var yani allah adlle ihsan sahibi olmanızı ister.....emanetin ehline verilmesi ile sendikal ve cemat baskısı arasında ters ilişki var..yani sendikal ve cematsel,örgütsel isteklere göre yetkiler dağıtılınca,başlar ayak ve ayaklar baş oluyor ve adalet ve emanet ilkesi bertaraf edilmiş oluyor..düşünün, bir kurumda sen falanlarla konuşuyorsun diye tecrit edilmiş insanların varlığını.ve o insanlara vurulan sekdeleri..veya mobbingleri...

anarşist sözlerin bana bir ezgiyi hatırlattı ben yazıyım hemde söyledim farzet. Doğru olsam ok gibi/Yabana atarlar beni/Eğri olsam yay gibi/Elde tutarlar beni*** Hiç keder elem etme/Boş yere matem etme/Düşmanlarını tanı/Uzak dur sitem etme********valla anarşist durum beyleyken beyle***köprü başlarını öyle uyanıklar,su başlarını öyle uyanıklar tutuyor ki adeta deli dumrul misali...bunda hükümetlerin baskı unsurları olan,sendikalar,cematler,siyasi erke yakın unsurlar,basın yayın etkilerini düşünürsek,hükümete gidinceye kadar bu baskı unsurları kanadımızı kırabilir:))..akp hükümeti parti isminin önüne Adalet ilkesini koymuş yani esmaül hüsnadan EL ADL ismi..fakat bu esmanın tecellisi olan adalet yok edilirse yerini ZUL alır,zillet alır,izzet kaybolur..emanetlerin ehline verilmeyişi zulün başlangıcıdır..

iktidar ahlakı... hz ali bize muhteşem bir örneklik sunuyor; hariciler üstelik yer yer de silahlı bir muhalefete giriştiklerinde hz ali onlardan bir temsilci topluluğu çağırır ve şöyle der; 1- siz bize saldırmadığınız sürece size saldırmayız 2- beytül malden hakkınızı vermeye devam edeceğiz 3- mescitleri / kamu ortak malını kullanmanızda bir kısıtlamaya gitmeyeceğiz

her sevenimiz bizden her eleştirenimiz onlardan değildir!. devletin dini adalettir ve adaletin ana aksı şefkattir..iktidar iseniz muhalefetin her türlüsüne hazırsınız demektir,bu hazır olma durumu her ışık gördüğünüzde yangın var diye tulumbalarla koşmak olmamalıdır! iktidarı birileri sarsmalı,kendine getirmeli zira etraflarındaki yalakalardan,menfaatçilerden,incinmekten ve incitmekten ürken dostlardan dolayı paranın,makamın ve gücün merkezinde olanlar kendi hata,eksik ve ölçüsüzlüklerini göremeyebiliyorlar haliyle islam literaturundeki istiğna yani ''ben bana yeterim'' taşkınlığı bir ruh hali olarak idarecilerimizde tezahür edebiliyor yer yer! gezi olayları böyle de bir faydaya vesile oldu.her eleştiren elbette yapıcı değildir,işi anarşist bir boyuta taşıyanları ayıklamak devletin asli görevidir; içinde taş var diye bir çuval princi atamazsınız..insanoğlu sınırlı,limitli bir varlıktır,muhalefet biraz da bunu hatırlatmalı..

tutuklamalar olmalı mı?. tutuklama yoksa suçta yoktur...ana avrat düz gidenlere yeşil ışık yakmaktır..tutuklama var ise telefondan,internetine kadar ve işletmesinden uğraşına kadar kişinin varlığının yandısıdığı alanlar mercek altına alınmalı..tutuklama var ise adliyeye,tutuklananlar kadar dosya demektir ki,koca bir iş yükü çıkar ve şimdiden kendilerine kolay gelsin derim...

düşman bir yere girince enerji ve haberleşme araçlarını devre dışı bırakır. yollar tutulur ve bölge opere edilir.

geziyi okumak. aslı amacı gezi parkı olmayan,fakat ilk hareket noktası,başlangıç yeri ve noktası gezi olan bir eylemdir..yurt içi ve yurt dışı ekonomik ve medyatik bağlantılar ve kusursuz denilebilecek bir yapılanma...ülkemizin varlığına kasdedecek düşmanların her hangi bir askeri operasyon düzenlemesine gerek yok...ülkem insanı yeter ki dış mihraklar istesin,ülkemi 20 tl yevmiye ile parçalamaya hazırlar...bu komplo ülkeyi yok etmeye değil,ekonomik ve teknolojik istikrarsızlığa sürükleme ve türkiyenin dünya imajını bozmaya yönelikti...bu eylemin ülkeye kazandırdıkları ise eylemin güzel okunarak "komplo teorileri geliştirme,komplo tiyatrolar yazma ve komplolara karşı tedbirlerin geliştirilmesi ve bertaraf edilmesine yönelik" sistemin kendi içinde harp oyunları yaparak dinamizmini güçlendirmesine yönelik güvenlik tedbirleri geliştirme olmalıdır..başka bir gün yine benzer olaylar olabilir

provakasyon ve komplo arasında ne fark var. provakasyon:kışkırma,kızıştırma................komplo:ana teması halktan gizlendirilmiş ve olayların arkasında ki gizli güçleri ifade eder yani olayların perde arkasıdır...provokasyon,komplonun kullandığı bir araçtır...gezi provokatörleri çok farklı unsurlardı,legal partiler,illegal marjinal örgütler,ve illegal partilerdi...komplocular ise gizli servislerdi..özetleyecek olursak gizli servislerin ağında ki legal ve illegal parti ve örgütler komploya provakatif destek vermişlerdir...provakasyonlar neticesinde işletmeler,kamu malları ve türkiye devletinin dışardaki pozitif imajı hasar görmüştür...

Rica ederim Hacer hanım... "Yaşam biçimlerine dokunmayın..!.."

herkesin korkusuna saygımız vardır fakat bizler bu kişilerin isimlerini duymaktan oha olduk yani. elbise mevzuna gelince kişi giyinik olduktan sonra şekil sorun değil:))))